MÜSNED-İ HANBEL |
TEHECCÜD VE VİTR |
14- Vitir Namazında kunut Duası
1- Hz. Hasan ile Hüseyin (r.anhuma)
6430 (1) Hz. Hasan b. Ali der ki: Resulullah {Sallallahu aleyhi ve
Sellem) vitirde okuyacağım duayı bana öğretti: "Allahümme'hdini fimen
hedeyt, ve-afini fimen afeyt, ve-tevelleni fimen tevelleytı ve-barik li fima
a'tayt, ve-kıni şerre ma kadayt, fe-inneke takdi ve-la yukda aleyk, inneha la
yezillu men valeyt tebarekte rabbena ve-tealeyt (=Allahım! Hidayet verdiklerinin
arasmda bana da hidayet ver. Afiyet verdiklerinin arasında bana da afiyet ver.
Beni, işlerini üzerine aldıkların arasına koy. Verdiğini benim için bereketli
kıl. Takdir ettiğin şeylerin şerrinden beni koru. Şüphesiz ki ancak Sen
hükmedersin ve Sana hükmedilmez. Kimi dost edinirsen zelil olmaz. Rabbimizı
mübarek ve yücesin).''
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Darimi (1591) ve İbn Huzeyme (2347, 2348)
rivayet ettiler.
6431 (2)- Başka bir kanalla bu hadisin aynısı rivayet
edilmiştir.
[-Sahihtir-]
6432 (3)- Ebu'l-Havra es-Sa'di der ki: Hasan b. Ali'ye:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den ne hatırlıyorsun?" diye
sorduğumda şöyle cevap verdi: Sadaka hurmalarından bir hurma alıp ağzıma
attığımda onu çekip aldı ve hurmaların arasına attı. Bir adam: "Bu hurmayı
yeseydi ne olurdu ki?" deyince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Biz sadaka yemeyiz'' cevabını verdi.
Yine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şüpheli
bulduğun şeyi bırak, şüphe duymadığın şeye bak. Doğruluk gönül rahatlığı, yalan
ise şüphe doğurur'' derdi.
Yine bize şu duayı öğretirdi: ''Allahım! Hidayet
verdiklerinin arasında bana da hidayet ver. Afıyet verdiklerinin arasında bana
da afiyet ver. Beni, işlerini üzerine aldıkların arasına koy. Verdiğini benim
için bereketli kıl. Takdir ettiğin şeylerin şerrinden beni koru. Kimi dost
edinirsen zelil olmaz. '' Bazen: ''Rabbimizl mübarek ve yücesin'' derdi.
[-Sahihtir-]
6433 (4)- Ebu'l-Havra. der ki: Hasan b. Ali'ye:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den ne hatırlıyorsun?" diye
sorduğumda şu karşılığı verdi: Zekat hurmalarından bir hurma alıp ağzıma
attığımda onu çekip aldı ve hurmaların arasına attı. "Şu çocuk bu hurmayı
yeseydi ne olurdu ki?" denilince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Biz Muhammed ailesine sadaka (zekat) helal değildir'' cevabını
verdi.
Yine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şüpheli
bulduğun şeyi bırak, kuşku duymadığın şeye bak. Doğruluk gönül rahatlığı, yalan
ise şüphe doğurur'' derdi.
Yine bize şu duayı öğretirdi: ''Allahım! Hidayet
verdiklerinin arasında bana da hidayet ver. Afiyet verdiklerinin arasında bana
da afiyet ver. Ben,~ işlerini üzerine aldıkların arasına koy. Verdiğini benim
için bereketli kıl. Takdir ettiğin şeylerin şerrinden beni koru. Şüphesiz ki
ancak Sen hükmedersin ve Sana hükmedilmez. Kimi dost edinirsen zelil olmaz. ''
Şu'be der ki: Zannedersem:
''Rabbimizl mübarek ve yücesin'' sözünü de söyledi. Şu'be:
Bunu bana ondan duyan bir kişi nakletti, deyip bu hadisi nakletti. (Muhammed b.
Cafer der ki) Şu'be: "Bunu, Ebu'l-Havra'yı duyan bir kişi bana
nakletti" deyip bu hadisi babasının vefatından sonra Mehdi'ye dayandırarak
''Rabbimizl mübarek ve yücesin'' sözünü zannedersem ibaresini zikretmeden
nakledince, ben: "Hadisin bu kısmından emın misin?" diye sordum,
Şu'be: "Eminim" cevabını verdi.
[-Sahihtir-]
6434 (5)- Ebu'l-Havra, Hüseyin b. Ali der ki: "Dedem
-veya Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), vitirde okuyacağım duayı bana
öğretti ... " deyip aynı hadisi nakletti.
[-Sahihtir-]
2- Hz. Ali
6435 (1) Hz. Ali'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) vitrin sonunda şöyle derdi: ''Allahümme inni euzu bike bi-rıdake min
sahatik. ve-euzü bi-muafatike min ukubetik, ve-euzu bike minke, la uhsi senaen
aleyke, ente kema esneyte ala nefsik (=Allahım! Öfkenden rızana,
cezalandırmandan bağışlamana sığınırım. Senden yine sana sığınırım. Sana
hakkıyla senada bulunamam. Sen kendini övdüğün gibisin)''
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Ebu Davud (1427) ve Tirmizi (3566) rivayet
ettiler.
6436 (2)- Hz. Ali'nin bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) vitrin sonunda şöyle derdi: ''Allahım! Öfkenden
rızana, cezalandırmandan bağışlamana sığınırım. Senden yine sana sığınırım.
Sana hakkıyla övgüde bulunamam. Sen kendini övdüğün gibisin.''
[-Sahihtir-]
6437 (3)-Z Ali b. Ebi Talib'in bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) vitrin sonunda şöyle derdi: ''Aflahım! Öfkenden rızana,
cezalandırmandan bağışlamana sığınırım. Senden yine sana sığınırım. Sana
hakkıyla övgüde bulunamam. Sen kendini övdüğün gibisin.''
[-Sahihtir-]