MÜSNED-İ HANBEL |
NAMAZ’IN KILINIŞI |
DEVAM: 65- Namazda Yapılması Mekruh ve Mubah Olan Şeyler
Namazda Konuşmanın Yasaklanması
4- Muaviye b. el-Hakem es-Sülemi
5511 (1) Muaviye b. el-Hakem es-Sülemi anlatıyor: Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile namaz kılarken bir adam hapşırınca ben:
"Yerhamukellah (=Allah sana merhamet etsin)" dedim. Bunun üzerine
oradakiler bana bakmaya başlayınca ben: "Analarınız sizi kaybetsin! Neden
bana öyle bakıyorsunuz?" dedim. Cem aat in elleriyle bacaklarına vurup
beni susturmaya çalıştığını görünce sustum. Anam babam Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e feda olsun. Namazı bitirince beni ne azarladı, ne sövdü, ne
de dövdü. Ondan ne önce, ne de sonra onun gibi güzel öğreteni görmedim. Nebi
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu namazda insan sözünden bir şey konuşmak
caiz değildir. Namazda, ancak tesbih, tekbir ve Kur'an okunur'' veya buna
benzer bir şey söyledi. Ben: "Ey Allah'ın Resulül Biz cahiliyetten yeni
kurtulup İslam'ı kabul etmiş bir topluIuğuz. Ama bizden öyle kimseler var ki
hala kahinlere gidiyorlar" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Onlara gitmeyiniz'' karşılığını verdi. Ben: "Bizden kimileri de
kuşların ötmesini ve sağa sola uçmasını uğursuzluk sayıyorlar" deyince
Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bul insanlık hali kalplerde bulunabilen
zan gibi bir duygudurı bu his ve zan onları yapacakları işlerinden
alıkoymasın'' buyurdu. Ben: "Aramızda kumlar üzerine çizgi çizerek
bunlardan hüküm çıkaranlar (remil atanlar) da var" deyince, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Geçmiş peygamberlerden biri de (kumda) çizgi
çizerdi, kim onun gibi çizgi çizebiliyorsa işlemiş olduğu günah olmaz''
buyurdu. Benim, Uhud ve Cevvaniyye tarafında koyun güden bir cariyem vardı. Bir
gün çıkıp yanına vardığımda kurdun, koyunlardan birini alıp götürdüğünü gördüm
ve insan olmam hasebiyle kızarak cariyeye bir tokat attım. Bu durumu gidip
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e anlattığımda, yaptığımın büyük hata
olduğunu söyledi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Cariyeyi azad edeyim mi diye
sorunca: ''Onu bana getir'' buyurdu. Cariyeyi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e getirince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Allah
nerede?'' diye sordu. Cariye: "Göktedir" cevabını verince, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ben kimim?'' diye sordu. Cariye: "Sen
Allah'ın Resulü'sün" cevabını verince Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Onu azad et. Çünkü O, mümin biridir'' buyurdu ve ben de eariyeyi azad ettim.
[-Sahihtir-]
Diğer tahric: Müslim, mesacid 1/382 (537), Ebu Davud, salat
1/244 (930), Nesai 3/14 (1218) ve Darimi 1/422 (1502) rivayet ettiler.
13893 (1)'de tekrar edecektir.
5512 (2)- Ata b. Yesar'ın bildirdiğine göre Muaviye b.
el-Hakem, kendisine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den hıfzettiği üç
hadis anlattı ve şöyle dedi: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e:
"Ey Allah'ın Resulü! Biz cahiliyetten yeni kurtulup İslam'ı kabul etmiş
bir topluluğuz. Aramızda kumlar üzerine çizgi çizerek bunlardan hüküm
çıkaranlar da var" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Geçmiş
peygamberlerden biri de (kumda) çizgi çizerdi, kim onun gibi çizgi
çizebiliyorsa işlemiş olduğu günah olmaz'' buyurdu. Ben: "Bizden kimileri
de kuşların ötmesini ve sağa sola uçmasını uğursuzluk sayıyorlar" deyince
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bul insanlık hali kalplerde
bulunabilen zan gibi bir duygudurı bu his ve zanı sizi yapacağınız işlerinden
alıkoymasın'' buyurdu. Ben: "İçimizden bazıları hala kahinlere
gidiyorlar" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onlara
gitmeyiniz'' karşılığını verdi. (Hadisin birisi budur.)
Benim koyunlarım vardı ve bir cariyem bunları Uhud ve
Cevaniyye taraflarında otlatırdI. Bir gün yanına gittiğimde kurdun koyunlardan
birini alıp götürdüğünü gördüm ve insan olmam hasebiyle buna üzülerek cariyeye
bir tokat attım. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gidip: "Benim
koyunlarım vardı ve bir cariyem bunları Uhud ve Cevaniyye dolaylarında
otlatırdI. Bir gün yanına gittiğimde kurdun koyunlardan birini alıp götürdüğünü
gördüm ve insan olmam sebebiyle buna üzülerek cariyeye bir tokat attım"
dedim. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yaptığımın büyük bir yanlış olduğunu
söyleyince: "Ey Allah'ın Resulü! Cariyeyi azad edeyim mi?" diye
sorunca: ''Onu bana getir'' buyurdu. Cariyeyi Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'e getirince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona: ''Allah nerede?''
diye sordu. Cariye:
"Allah göktedir" cevabını verince, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ben kimim?'' diye sordu. Cariye: "Sen,
Allah'ın Resulü'sün" cevabını verince Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Onu azad et. O, mümin biridir'' buyurdu ve ben de cariyeyi azad ettim. (Bu
ikinci hadistir) Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında
namaz kılarken bir adam hapşırınca ben: "Yerhamukellah (=Allah sana
merhamet etsin)" dedim. Bunun üzerine oradakiler bana bakmaya başlayınca
ben: "Analarınız sizi kaybetsin! Neden bana öyle bakıyorsunuz?"
dedim. Cemaatin elleriyle bacaklarına vurup beni susturmaya çalıştığını görünce
sustum. Anam babam Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e feda olsun.
Namazı bitirince beni ne dövdü, ne azarladı, ne de sövdü. Ondan ne önce, ne de
sonra onun gibi güzel öğreteni görmedim. O şöyle buyurdu: ''Bu namazda insan
sözünden bir şey konuşmak caiz değildir. Namazda, ancak tesbih, tekbir ve
Kur'an okunur. '' Veya buna benzer bir şey söyledi. (Bu da üçüncü hadistir).
[-Sahihtir-]
5513 (3)- Ata b. Yesar kanalıyla Muaviye b. el-Hakem' den
anlam olarak aynı olan bir rivayette bulunulmuş ve hadisin sonunda da
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in: "Namazda, ancak tesbih,
tekbir ve Kur'an okunur" buyurduğu veya buna benzer bir şey söylediği
bildir''miştir.
[-Sahihtir-]
5514 (4)- Muaviye b. el-Hakem anlatıyor: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile namaz kılarken bir adam hapşırınca ben:
"Yerhamukellah (=Allah sana merhamet etsin)" dedim. Bunun üzerine
oradakiler bana bakmaya başlayınca ben: "Analarınız sizi kaybetsin! Neden
bana öyle bakıyorsunuz?" dedim. Cemaatin elleriyle bacaklarına vurup beni
susturmaya çalıştığını görünce sustum. Anam babam Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'e feda olsun. Namazı bitirince beni ne azarladı, ne sövdü, ne de
dövdü. Ondan ne önce, ne de sonra onun gibi güzel öğreteni görmedim. O şöyle
buyurdu: "Bu namazda insan sözünden bir şey konuşmak caiz değildir.
Namazda, ancak tesbih, tekbir ve Kur'an okunur.'' Veya buna benzer bir şey
söyledi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Biz cahiliyetten yeni kurtulup İslam'ı
kabul etmiş bir topluluğuz, bizden öyle kimseler var ki hala kahinlere
gidiyorlar" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onlara
gitmeyiniz'' karşılığını verdi. Ben: "Bizden kimileri de kuşların ötmesini
ve sağa sola uçmasını uğursuzluk sayıyorlar" deyince Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bul insanlık hali kalplerde bulunabilen zan
gibi bir duygudurı bu his ve zan onları yapacakları işlerinden alıkoymasın''
buyurdu. Ben: "Aramızda kumlar üzerine çizgi çizerek bunlardan hüküm
çıkaranlar (remil atanlar) da var" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): ''Geçmiş peygamberlerden biri de çizgi çizerdi kim onun gibi çizgi
çizebiliyorsa işlemiş olduğu günah olmaz'' buyurdu. Cariyelerimden birisi Uhud
ve Cevvaniyye tarafında koyunlarımı güderdi. Bir gün çıkıp yanına vardığımda
kurdun, koyunlardan birini alıp götürdüğünü gördüm ve insan olmam hasebiyle
kızarak cariyeye bir tokat attım. Bu durumu gidip Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem)'e anlattığımda, yaptığımın büyük bir hata olduğunu söyledi. Ben:
"Cariyeyi azad edeyim mi?" diye sorunca: ''0nu çağır'' buyurdu. Onu
çağırması için bir adam gönderip cariye gelince, Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) ona: ''Allah nerede?'' diye sordu. Cariye: "Göktedir" cevabını
verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ben kimim?'' diye sordu.
Cariye: "Sen Allah'ın Resulü'sün" cevabını verince Nebi (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): lIOn u azad et. O, mümin biridir'' buyurdu ve ben de
cariyeyi azad ettim.
[-Sahihtir-]