MÜSNED-İ HANBEL

MESCİDLER

 

12- Evlerde Namazgah Edinme

 

1. Semure b. Gundub (r.a.)

 

3840 (1) Semure b. Cundub der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evlerimizde kendimize namazgah edinmemizi ve buraları temiz tutmamızı emretti.’’ [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Ebu Davud 1/123 (456), Tirmizi 2/490 (594), İbn Mace 1/250 (758) ve Beyhaki (2/440) rivayet ettiler.

 

 

 

3841 (2)- Ömer b. Abdillah b. Urve b. ez-Zübeyr, dedesinden, o da ashabdan birinden bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evlerimizde kendimize namazgah edinmemizi, buraları düzenli ve temiz tutmamızı söylerdi." [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Tirmizi 2/490 (594), Ebu Davud 1/124 (455) ve İbn Mace 1/250 (758) rivayet ettiler.

 

 

 

2. Hz. Aişe (r.anha)

 

3842 Hz. Aişe bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evlerde namazgahlar yapılmasını, bunların temiz tutulup güzelce kokulandırılmasını emretti.’’ [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Farklı yollardan Hişam'dan Ebu Davud (455), Tirmizi (594), İbn Mace (759) ve İbn Hibban (1634) rivayet ettiler.

 

 

 

3. İtban b. Malik (r.a.)

 

3843 (1) İtban b. Malik anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldim. "Gözlerim iyi göremez oldu. Mescid'le aramızda da şu vadi ile gece karanlığı bulunuyor" dedim ve evime gelip namaz kılmasını, namaz kılacağı yeri de kendime namazgah edineceğimi söyledim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu yapacağına dair bana söz verdi. Bir ara Ebu Bekr ve Ömer'le birlikte geldiler. Ensar onun geldiğini duyunca evimde toplandılar. Ancak Malik b. ed-Duhşun adında bir adam gelmedi ki münafık olarak görülen birisiydi. Eve gelenleri yemeğe kadar beklettim. Beklerken aralarında (Malik hakkında): "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in geldiğini bildiği halde buraya gelmemesi münafıklığından başka bir şeyden değildir" şeklinde konuşmaya başladılar. Bu arada Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namaz kılıyordu. Namazını bitirince: ''Yazık adama! Samimi bir şekilde Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet etmiyor mu? Allah bu şehadeti eden birine cehennem ateşini haram kılmıştır.'' buyurdu. [Zayıf]

 

 

 

3844 (2)- İtban b. Malik anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Vadideki seller kabilemin mescidine gitmeme engel oluyor. Evime gelip bir yerinde namaz kılmanı istiyorum ki namaz kıldığın yeri kendime namazgah edineyim" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Dediğini yapacağım'' karşılığını verdi. Sabah olunca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekr'in yanına gitti ve onu da yanında getirdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evime girdiği zaman: ''Nerede namaz kılmamı istersin?'' diye sordu. Evin bir yerini işaret ettiğimde Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) orada durdu. Biz de arkasında saf tuttuk. Bize orada iki rekatlık bir namaz kıldırdı. Namaz sonrası, yaptığımız çorbadan ikram etmek için onu evimizde beklettik.

Köy sakinleri Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanımda olduğunu öğrenince hızlıca gelmeye başladılar ve evimi doldurdular. İçlerinden biri: "Malik b. ed-Duhşum neden gelmedi?" diye sorunca, başka biri:

"O adam münafıklardan biri" karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu duyunca: ''Böyle demeyin! Adam sırf Allah rızası için ''La ilahe illallah'' diyor.'' buyurdu. Adam: "Ama biz davranışlarından ve sözlerinden onu bir münafık olarak görüyoruz" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Sen, onun Allah rızası için ''La ilahe illallah'' dediğini söylememiş miydin?'' diye sordu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Evet, söyledim" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kul kıyamet gününde Allah'ın huzuruna samimi bir şekilde ''la ilahe illallah'' demiş olarak çıkarsa Allah ona cehennem ateşini haram kılar'' buyurdu.

 

Ravi Mahmud der ki: Bu hadisi, içlerinde Ebu Eyyub'un de bulunduğu bir topluluğa rivayet ettiğimde, Ebu Eyyub: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in böyle diyeceğini sanmıyorum" karşılığını verdi. Ona:

 

"Geri döndüğümde İtban henüz hayatta ise bunu ona soracağım" dedim. Dönünce de İtban'ın yanına gittim. Gözlerini kaybetmişti ve kabilesine imamlık yapıyordu. Ona bu konuyu sorduğumda, ilk seferinde anlattığı gibi hadisi aynı şekilde bana aktardı. İtban da Bedir savaşına katılmış birisiydi. [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Buhari 1/519 (425) ve Müslim, mesacid 1/455 (33) rivayet ettiler.

 

 

 

3845 (3)- İtban b. Malik der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldim ve şöyle dedim: "Artık iyice göremez oldum ... " Sonrasında ravi bir öncekinin aynısını zikreder. Ancak "Malik b. ed-Duhşum" yerine "Malik b. ed-Duhşun" veya Malik b. ed-Duhayşin" ismini kullanır. Yine ''Allah ona cehennem ateşini haram kılar'' ifadesi yerine: ''Cehennem ateşi kendisine haram e dilir '' ifadesini kullanır. Ayrıca İ tban'ın Bedir savaşına katıldığını zikretmez. [-Sahihtir-]

 

 

 

3846 (4)- İtban b. Malik anlatıyor: Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Artık iyice göremez oldum. Vadideki seller kabilemin mescidine gitmeme engeloluyor. Evime gelip bir yerinde namaz kılmanı istiyorum ki namaz kıldığın yeri kendime namazgah edineyim" dedim. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''İnşaallah dediğini yapacağım'' karşılığını verdi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Bekr'in yanına gitti ve onu da yanında getirdi. Eve gelince girmek için izin istedi. Girdikten sonra henüz ayakta iken: ''Nerede namaz kılmamı istersin?'' diye sordu. İstediğim yeri ona gösterdim. Namaz sonrası, yaptığımız çorbadan ikram etmek için onu evimizde beklettik.

 

Köy sakinleri Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanımda olduğunu öğrenince hızlıca gelmeye başladılar ve evimi doldurdular. İçlerinden biri: "Malik b. ed-Duhşun (veya: Malik b. ed-Duhayşin) neden gelmedi?" diye sorunca, başka biri: "O adam Allah ve Resulünü sevmeyen münafık biri" karşılığını verdi. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu duyunca (münafık olduğunu söyleyen) adama: ''Sen, onun Allah rızası için ''La ilahe ilfallah'' dediğini söylememiş miydin?'' diye sordu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Biz davranışlarından ve sözlerinden onu bir münafık olarak görüyoruz" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine: ''Sen, onun Allah rızası için ''La ildhe illallah'' dediğini söylememiş miydin?'' diye sordu. Adam: "Ey Allah'ın Resulü! Evet, söyledim" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kul kıyamet gününde Allahim huzuruna samimi bir şekilde ''La ilahe illallah'' demiş olarak çıkarsa cehennem ateşi kendisine haram edilir'' buyurdu.

 

Ravi Mahmud der ki: Bu hadisi, içlerinde Ebu Eyyub'un da bulunduğu bir topluluğa rivayet ettiğimde, Ebu Eyyub: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in böyle diyeceğini sanmıyorum" karşılığını verdi. Ona: "Geri döndüğümde İtban'a gidip bunu ona soracağım" dedim. Dönünce de İtban'ın yanına gittim. Yaşlanmış, gözlerini kaybetmişti ve kabilesine imamlık yapıyordu. Yanına oturdum ve bu hadisi ona sordum. İlk seferinde anlattığı gibi hadisi aynı şekilde bana aktardı.

 

Ma'mer der ki: Zühri bu hadisi rivayet ettiği zaman: "Daha sonra farzlar ve başka emirler nazil oldu. Kişinin durumu da bunları yapıp yapmamasına bağlıdır. Artık kişi elinden geldiği kadar bu konuda aldanmamalıdır" derdi. [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Buhari, salat 11519 (425), Müslim, iman  (hno: 148, (33)), Nesai, Amelu'l-yevm ve'l-leyle kitabında (1107), İbn Huzeyme, salat 2/232 (1231) ve İbn Mace, mesacid 11249 (754) rivayet ettiler.

 

 

 

3847 (5)- Mahmud b. er-Rabi' bildiriyor: İtban b. Malik'le karşılaştığımda ona: "Senden bana ulaşan şu olay nedir?" diye sordum. İtban şöyle anlattı: Görmem biraz zayıflamıştı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile haber gönderip: "Evime gelip de namaz kılmanı, namaz kıldığın yeri kendime namazgah edinmeyi istiyorum" dedim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından bir grupla evime geldi. Kendisi namaza durunca ashabı da münafıklardan yana çektiklerini aralarında konuşmaya başladılar. Bu yönde sıkıntıların çoğunun Malik b. Duheyşin tarafından kaynaklandığını dile getirdiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in de ona beddua edip başına bir şeylerin gelmesini temeni ettiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Bu adam Allah'tan başka ilah olmadığına, benim de Allah Resulü olduğuma şehadet etmiyor mu?'' diye sordu. Ashab: "Ey Allah'ın Resulü! Bu yönde şehadet ediyor, ama içinden gelerek etmiyor" karşılığını verince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah'tan başka ilah olmadığına, benim de Allah Resulü olduğuma şehadet eden kişiye cehennem ateşi dokunmaz'' buyurdu. [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Müslim (33) rivayet etti.

 

 

 

3848 (6)- İtban b. Malik der ki: "Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına geldim ve şöyle dedim ... "

 

Sonrasında ravi bir öncekinin aynısını rivayet eder. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) için çorba yaptığını, köy ahalisinin Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in geldiğini duyunca İtban'ın evine doluştuğunu, içlerinden bir adamın: "Malik b. ed-Duhşun" veya: "Malik b. ed-Duhayşin nerede?" diye sorduğunu zikreder. [-Sahihtir-]

 

 

 

3849 (7)- Ebu Bekr b. Enes b. Malik der ki: Babamla birlikte şam'dan geldim. Mahmud b. er-Rabi ile karşılaştığımızda itban b. Malik'ten naklen babama bir hadis rivayet etti. Babam bana: "Evladım! Bu hadisi iyi aklında tut, zira bu hadis hadisin hazinelerinden biridir" dedi. Oradan ayrılıp Medine'ye geldiğimizde itban'ı sorduk. Henüz hayatta olduğunu, yaşlı ve kör biri olduğunu öğrendik. Yanına gittiğimizde bu hadisi sordum. itban: "Evet!" dedi ve şöyle anlattı:

 

Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında gözlerimi kaybettim. "Ey Allah'ın Resulül Artık göremiyorum, bundan dolayı da arkanda namaz kılmaya gelemeyeceğim. Evimde bir yerde namaz kılsan da ben orayı kendime namazgah edinsem olmaz mı?" dediğimde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Olur, yarın sabah yanına gelirim'' buyurdu.

İkinci gün namazı kıldırdıktan sonra evime geldi. Bana: ''Ey İtban! Nerede kılmamı istersin?'' diye sorunca ona bir yeri gösterdim. Gösterdiğim yerde de namazı kıldı. Daha sonra onu yemek için beklettik veya kendisi oturdu. Geldiğini işiten Ensar da yanıma gelip evı doldurdular. Gelenler münafıklardan, onlardan çektikleri sıkıntılardan, gördükleri kötülüklerden bahsettiler. Tüm bunların da özellikle Malik b. ed-Duhşum adında tek bir adamdan kaynaklandığını söylediler. Adamın da hakkında ileri geri konuşmaya başladılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) oturmuş onları dinliyordu. Ancak adam hakkında çok ileri gittiklerinde Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Adam, Allah'tan başka ilah olmadığına şehadet etmiyor mu?'' diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bunu üçüncü kez sorunca, ashab: "Evet, ediyor" dediler. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Beni hak ile gönderene yemin olsun ki şayet kalpten gelerek ve samimi bir şekilde bu şehadeti etmişse cehennem ateşi asla ona dokunamaz'' buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in bu sözüne sevindiğimiz kadar başka hiçbir şeye sevinmedik. [Hasen]

 

Diğer tahric: Hakim (3/590) rivayet etti.

 

 

 

3850 (8)- Enes b. Malik anlatıyor: şişman bir adam vardı ve gelip Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında namaz kılamıyordu. Bir defasında Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Gelip arkanda namaz kılamıyorum. Evime gelsen de namaz kılsan, ben de namazlarınıı senin kıldığın gibi kılsam olmaz mı?" dedi. Daha sonra adam yemek yaptı ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i davet etti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince adam evdeki hasırlardan birinin kenarına su serpti (yumuşattı). Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasırın üzerinde iki rekat namaz kıldı.

Carud ailesinden bir adam Enes'e: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kuşluk namazı kılar mıydı?" diye sorunca, Enes: "Bu namazı sadece o gün kıldığını gördüm" dedi. [-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Buhari, ezan 2/157 (670) ve Ebu Davud, salat 1/177 (657) rivayet ettiler.

 

 

 

3851 (9)- Enes b. Malik der ki: "Ensar'dan (şişman) bir adam vardı..." Sonrasında ravi bir önceki hadisin aynısını zikreder. [-Sahihtir-]

 

 

 

3852 (10)- Enes b. Malik der ki: Ensar'dan şişman bir adam vardı ve gelip Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında namaz kılamıyordu. Bir defasında Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Gelip arkanda namaz kılamıyorum" dedi. Daha sonra adam yemek yaptı ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i davet etti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince hasırlardan birine su serptiler. ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasınn üzerinde iki rekat namaz kıldı.

Carud ailesinden bir adam Enes'e: "ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kuşluk namazı kılar mıydı?" diye sorunca, Enes: "Bu namazı sadece o gün kıldığını gördüm" dedi. [-Sahihtir-]

 

 

 

3853 (11)- Enes b. Malik anlatıyor: Ensar'dan şişman bir adam vardı ve gelip ResuluIlah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in arkasında namaz kılamıyordu. Bir defasında Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Gelip arkanda namaz kılamıyorum" dedi. Daha sonra adam yemek yaptı ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'i davet etti. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince hasırlardan birine su serptiler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasınn üzerinde iki rekat namaz kıldı.

Carud ailesinden bir adam Enes'e: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kuşluk namazı kılar mıydı?" diye sorunca, Enes: "Bu namazı sadece o gün kıldığını gördüm" dedi. [-Sahihtir-]

 

Müsned'i tertip eden der ki: "Enes'ten buna benzer iki hadis daha önce şehadetleri söyleme ve bunları söyleyen kişinin canını güvenceye alması konusu işlenirken geçmiştir. Burada tekrardan dolıya vermiyoruz."

 

 

SONRAKİ