MÜSNED-İ HANBEL

ABDEST

 

52- Ğuslederken Örtünmek

 

1. İbn Abbas (r.a.)

 

2286 (1) İbn Abbas, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'den bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ali'ye emretti ve Ali ona gusletmesi için su getirdi. Sonra Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona bir giysi verip: ''Bana bir perde çek ve sırtını dön'' buyurdu. [zayıf]

 

 

 

2. Enes b. Malik (r.a.)

 

2287 (1) Enes b. Malik der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Musa b. İmran suya girmek istediği zaman avret yeri (görülmeyecek şekilde) suya girinceye kadar giysisini çıkarmazdı'' buyurdu.

 

3888 (1)' de tekrar edecektir.

 

 

 

3. Ya'la b. Umeyye

 

2288 (1) Ya'la b. Umeyye der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Allah, utanma duygusunu ve örtünmeyi sever'' buyurdu.[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Ebu Davud (4012) rivayet etti.

 

 

 

2289 (2) Ya'la b. Umeyye der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Şüphesiz ki Allah haya sahibidir ve (kusurları) örtücüdür. Bu sebeple biriniz gusledeceği zaman bir şeyle örtünsün'' buyurdu.[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: Ebu Davud, gusül 1/200 (4012) ve Beyhaki, el-Esma ve's-Sıfat (91) rivayet ettiler.

 

 

 

4. Ümmü Hani' (r.anha)

 

2290 (1) Ümmü Hani' binti Ebi Talib'in azatlısı Ebu Murra, Ümmü Hani'den bildiriyor: Mekke'nin fetih gününde Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) gittim ve onu guslederken buldum. (Kızı) Fatıma bir giysiyle onu gizlemişti. Onlara selam verdim. Bu, kuşluk vaktinde olmaktaydı. Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem):

 

''Bu kimdir?’’ diye sorunca: "Ümmü Hani" dedim. Sonra: "Ey Allah'ın Resulü! Annemin oğlu benim eman vermiş olduğum filan oğlu Hubeyre'yi öldüreceğini söyledi" dedim. Bunun üzerine Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): ''Ümmü Hani'nin eman vermiş olduğu kişiye biz de eman verdik'' buyurdu. Sonra Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) gusletmeyi bitirince bir giysiye bürünmüş bir şekilde sekiz rekat namaz kıldı.[-Sahihtir-]

 

2293 (4)'te tekrar edecektir.

 

 

 

2291 (2) Ümmü Hani' binti Ebi Talib'in azatlısı Ebu Murra, Ümmü Hani'den bildiriyor: Mekke'nin fethedildiği yıl Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittim ve onu guslederken buldum. Kızı Fatıma bir giysiyle onu gizlemişti. Onlara selam verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

 

''Bu kimdir?’’ diye sorunca: "Ben, Ümmü Hani' binti Ebi Talib'im" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ümmü Hani'ye merhaba’’ dedi. Gusletmeyi bitirince bir giysiye bürünmüş bir şekilde sekiz rekat namaz kıldı. Sonra gideceği zaman:

 

"Ey Allah'ın Resulü! Annemin oğlu benim eman vermiş olduğum filan oğlu Hubeyre'yi öldüreceğini söyledi" dedim. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey Ümmü Hani! Eman vermiş olduğun kişiye biz de eman verdik’’ buyurdu. Bu, kuşluk vaktinde vaki oldu.

 

 

 

2292 (3) Abdullah b. el-Haris, Ümmü Hani'den bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) fetih gününde gün yükseldikten sonra geldi. Emri üzerine bir giysiyle kendisine örtü yapıldı ve gusletti. Sonra kalkıp sekiz rekat namaz kıldı. Bu namazın kıyamı mı, rükusu mu yoksa secdesi mi daha uzun bilmiyorum. Hepsi uzunluk olarak birbirine yakındı. Daha önce ve daha sonrasında öyle namaz kıldığını görmedim.

 

 

 

2293 (4) Ümeyr b. Ubeydillah'ın azatlısı bildiriyor: Ümmü Hani'nin azatlısı Ebu Murra: "Ümmü Hani' binti Ebi Talib'in fetih gününde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e gittiğini işittim ... " dedi ve Abdurrahman'ın ilk rivayetini (no. 2290) zikretti.

 

2290 (1)'de geçti.

 

 

 

5. Ebu Hurayra (r.a.)

 

2294 (1) Ebu Hureyre bildiriyor: Hz. Eyyub'un üzerine bol miktarda altından çekirgeler gönderildi. Eyyub onları avuçlayıp elbisesinin içine bırakıyordu. Kendisine: "Ey Eyyub! Sana verdiklerimiz yetmedi mi?" denilince: "Ey Rabbim! Senin fadlından kim müstağni olabilir ki" karşılığını verdi.[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric: İbn Kesir, Tarih (1/224) rivayet etti.

 

 

 

2295 (2) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: ''Hz. Eyyub'un üzerine bol miktarda altından çekirgeler gönderildi. Eyyub onları toplamaya başlayınca, (Allah): «Ben sana yetecek kadar mal vermedim mi?» buyurunca, Eyyub: «Ey Rabbim! Senin rahmetinden"- veya- fadlından kim doyar ki» karşılığını verdi." [-Sahihtir-]

 

 

 

2296 (3) Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Bir gün Eyyub çıplak bir şekilde yıkanırken üzerine altından çekirgeler dökülmeye başladı. Bunun üzerine Eyyub onları giysisine toplamaya başladı. Rabbi ona: «Ey Eyyub! Ben seni görmüş olduğun şeyden müstağni kılmadım mı?» diye nida edince: «Evet, ey Rabbim! Ancak senin bereketinden müstağni olamam» karşılığını verdi.''[-Sahihtir-]

 

Diğer tahric:  Buhari, Fethu'l-Bari (1/64, 1/331, 4/151, 6/300, 9/143, 12/389) rivayet etti.

 

 

 

2297 (4) Ebu Hureyre (r.a.) bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''İsrail oğulları çıplak olarak ve birbirlerinin edeb yerine baka baka yıkanırlardı. Fakat Hz. Musa yalnız yıkanırdı. İsrailoğulları: «Vallahi, Musa’yı bizimle birlikte yıkanmaktan meneden şey, mutlaka hayalarının şişkin olmasıdır» dediler. (Musa) bir defasında yıkanmaya gitti ve giysisini bir taşın üzerine koydu. Ancak taş giysisini alıp kaçtı. Bunun üzerine Musa: «Giysimi ver ey taş! Giysimi ver ey taş!» diyerek hızlı bir şekilde taşın arkasından koştu. Ta ki İsrail oğulları Musa'nın edeb yerini görünceye kadar. Bunun üzerine İsrail oğulları: «Vallahi Musa'da bir kusur yokmuş» dediler. Musa tamamen görünmüş olduktan sonra taş durdu. Musa giysilerini alıp taşı dövmeye başladı. '' Vallahi, Musa'nın vuruşlarından dolayı hala o taşın üzerinde altı veya yedi iz bulunmaktadır.

 

 

 

2298 (5) Abdullah b. Şakik der ki: Ebu Hureyre ile Medine'de bir yıl kaldım. Bir gün Aişe'nin odası yanındayken bana şöyle dedi: "Kaba, adi ve yırtık abalardan başka giysilerimiz yoktu. günler geçtiği halde birimiz kendini ayakta tutacak kadar yemek bulamıyor ve hatta karnımıza taş bağlıyorduk. Sonra ayakta durabilmek için giysilerimizi üzerine giyiyorduk. Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aramızda hurma taksim etti. Kişi başına yedişer kötü hurma düşmüştü. Onların yerine bende bir tane iyi hurma olması, beni daha fazla mutlu ederdi." Ona:

"Niçin?" dediğimde: "O açlığımı giderir" karşılığını verdi. Sonra: "Sen nereden geldin?" diye sordu: "Şam'dan" cevabını verdiğimde: "Orada Musa'nın taşını gördün mü?" dedi. "Musa'nın taşı da nedir?" dediğimde şöyle anlattı: "İsrailoğulları Musa'nın giysisi altındaki edeb yeri hakkında konuştular. Musa yıkanacağı zaman giysilerini bir taşın üzerine bıraktı. Ancak giysileri yürümeye başladı. Kendisi de giysilerinin peşi sıra giderek: "Ey taş! Giysilerimi bırak, ey taş! Giysilerimi bırak" demeye başladı. Taş giysilerle İsrailoğullarının yanına kadar gelince, İsrail oğulları Musa'nın kusursuz ve güzel yaradılışlı olduğunu gördüler. Musa taşa üç darbe vurdu. Ebu Hureyre'nin canı elinde olana yemin olsun ki eğer o taşa baksaydın onda Musa'nın darbe izlerini görürdün."

 

 

 

2299 (6) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) şöyle buyurmuştur: "İsrail oğulları çıplak olarak yıkanırlardı. Fakat Allah'ın elçisi Musa haya sahibi ve örtünen biri idi. O yıkandığı zaman örtünürdü. İsrail oğulları avret yeri hakkında kötü konuştular. Bir gün Allah'ın elçisi Musa yıkanırken giysilerini bir taşın üzerine bıraktı. Taş, Musa’nın giysileriyle kaçmaya başladı. Allah'ın elçisi ona asasıyla vurarak: «Giysilerimi ver ey taş! Giysilerimi ver ey taş!» demeye ve ardından gitmeye başladı. Taş İsrail oğullarından bir toplumun ortasına kadar gelip öyle durdu. Bunun üzerine Musa giysilerini aldı. Ancak İsrailoğulları kendisine baktığında yaradıliş ve suret olarak insanların en güzeli olduğunu gördüler. Bunun üzerine: «Allah, İsrail oğullarının yalancılarını kahretsin» dediler. Böylece Allah, Musa’yı onların iftiralarından temizledi.''[-Sahihtir-]

 

 

 

2300 (7) Ebu Hureyre bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ey iman edenler! Siz Musa'ya eziyet eden kimseler gibi olmayın. Nihayet Allah onu onların dediklerinden temize çıkarmıştı. Musa, Allah katında itibarlı bir kimse idi"[Ahzab Suresi 69.] ayetini açıklarken şöyle buyurdu:

 

''Musa utangaç ve örtünen biri idi. Utancından dolayı cildinden bir şey göstermezdi. İsrail oğullarından bazıları: «(Musa) cildinde olan bir kusurdan dolayı bu şekilde örtünmektedir. Onda ya alaca hastalığı vardır ya da hayaları şişkindir» diyerek onu rahatsız ettiler. '' -Revh'in rivayetinde: ‘‘Hayalarında şişkinlik ya da bir kusur olduğunu söylediler’’ ibaresi geçmektedir- Allah, Musa’yı onların iftiralarından temizlemek istedi. Musa bir gün yalnız kalıp giysisini taşın üzerine koyarak yıkanmaya başladı. Yıkanmayı bitirip giysisini almak için yaklaştığında taş giysileriyle kaçmaya başladı. Musa asasını alıp taşın peşine düştü ve: «Giysilerimi ver ey taş! Giysilerimi ver ey taş!» demeye başladı. Taş İsrail oğullarından bir toplumun yanına gelip durdu. O toplum Musa’yı yaradılmış en güzel bir kişi olarak gördü. Böylece Allah, Musa’yı onların iftiralarından temizledi. Musa giysilerini alıp taşı dövmeye başladı. Vallahi! Musa’nın vuruşlarından dolayı hala o taşın üzerinde üç veya dört veya beş iz bulunmaktadır.''

 

 

 

2301 (8) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "İsrail oğulları çıplak olarak yıkanırlardı. Fakat Allah Resulü Musa haya sahibi ve utangaç biri idi. O yıkandığı zaman örtünürdü. İsrail oğulları avret yeri hakkında kötü konuştular, Bir gün Allah Resulü Musa yıkanırken giysilerini bir taşın üzerine bıraktı. Taş, Musa'nın giysileriyle kaçmaya başladı. Allah Resulü ona asasıyla vurarak: ''Giysilerimi ver ey taş! Giysilerimi ver ey taş!'' demeye ve ardında gitmeye başladı. Taş İsrail oğullarından bir toplumun ortasına kadar gelip öyle durdu. Bunun Üzerine Musa giysilerini aldı. Ancak İsrail oğulları kendisine baktığında yaradılış ve suret olarak insanların en güzeli olduğunu gördüler. Bunun üzerine o toplum: ‘‘Allah İsrailoğullarının yalancılarını kahretsin'' dediler. Böylece Allah, Musa’yı onların iftiralarından temizledi. '' [-Sahihtir-]

 

 

SONRAKİ