MÜSNED-İ HANBEL |
ABDEST |
13- Kolları Dirseklere
Kadar Yıkayarak Abdest Uzuvlarının Nurunu Çoğaltmak ve Parmakları Hilalleyip
Ovmak
1- Ebu Hureyre (r.a.)
1723 (1) Ebu Zür'a anlatıyor: Ebu Hureyre ile beraber Mervan b.
el-Hakem'in evine girdim. Ebu Hureyre, yapılmakta olan heykeller görunce:
"Yüce Allah: «Benim yarattığım gibi yaratmaya kalkışan kimseden daha zalim
kim olabilir? Haydi, bir zerre yahut bir dane ya da bir arpa yaratsınlar»
buyuruyor" dedikten sonra abdest almak için su istedi. Abdest alıp
kollarını dirseklerini aşacak şekilde yıkadı. Ayaklarını yıkayınca da
topuklarını aşacak şekilde yıkadı. Ben: "Bu nedir?" diye sorunca:
"Buraları, (abdest suyunun ulaştığı ve bu sebeple) nurla süslendiği
yerdir" cevabını verdi. [-Sahihtir-]
Diğer tahric: Müslim
(2/163) ve Buhari (13/446) muhtasar olarak rivayet ettiler.
1724 (2) Ebu Hazim anlatıyor: Ebu Hureyre abdest alırken ben
arkasında duruyordum. Kollarını yıkarken suyu koltuklarına kadar yetiştirince:
"Ey Ebu Hureyre! Bu abdest te nedir?" diye sordum. Ebu Hureyre şöyle
karşılık verdi: "Ey Ferruh oğulları! Siz burada mıydınız? Eğer burada
olduğunuzu bilseydim bu şekilde abdest almazdım. Dostum Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in: «mu'minin süsü; abdest suyunun yetiştiği yere kadar ulaşır»
buyurduğunu duydum." [-Sahihtir-]
Diğer tahric: Müslim,
taharet 1/319 (250) ve Nesai, taharet 1/93 (149) rivayet ettiler.
1725 (3) Fuleyh b. Süleyman, Nuaym b. Abdullah el-Mucmir'den
bildiriyor: Nuaym, mescidin üzerinde abdest almakta olan Ebu Hureyre'nin yanına
çıktı. Ebu Hureyre kollarını sıvadıktan sonra bana dönerek dedi ki: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu duydum:
''Ümmetimin kıyamet günü
abdest uzuvları nurlu olacaktır. Sizden kimin nurunu artırmaya gücü yetiyorsa,
yapsın '' Nuaym der ki: "Sizden kimin parlaklığını artırmayagücü
yetiyorsa, yapsın" sözü Resulullah'ın mı (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yoksa Ebu Hureyre'nin mi bilmiyorum."
1726 (4) Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kıyamet günü sizlerin abdest azalarınız nurlu
olacaktır. Sizden kimin parlaklığını artırmaya gücü yetiyorsa, yapsın.''
1727 (5) Nuaym b. Abdullah el-Mucmir der ki: Ebu Hureyre ile mescidin
üzerine çıktım. Ebu Hureyre'nin gömleğinin altında şalvar vardı. Şalvarı
çıkardıktan sonra abdest alıp yüzünü ve kollarını yıkadı ve yıkarken de suyu
dirseklerinden yukarıya ulaştırdı, ayaklarını ise baldırlarına kadar
yetiştirdi. Sonra: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): «Ümmetimin
kıyamet günü abdest azaları nurlu olarak geleceklerdir. Sizden kimin nurunu
artırmaya gücü yetiyorsa, yapsın» buyurdu" dedi. [-Sahihtir-]
Diğer tahric: Buhari 6)
ve Müslim, taharet (35) rivayet ettiler.
1728 (6) Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
mezarlığa çıkıp ölülere selam vererek: ''Selam size ey mu'minler diyarı!
İnşaallah biz de size katılacağız. Kardeşlerimizi görmeyi isterdim'' dedi.
Sahabe: "Biz senin kardeşlerin değil miyiz, ey Allah'ın Resulü?" diye
sorunca, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz benim arkadaşlarımsınız.
Benim kardeşlerim henüz gelmediler. Ben onları (Kevser) havzında bekleyeceğim''
cevabını verdi. Onlar: "Ey Allah'ın Resulü! Ümmetinden henüz gelmeyenleri
nasıl tanıyacaksın?" diye sordular. Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Düşününl bir adamın siyah atlar arasında alnı beyazı ayaklarında seki olan
bir atı olsa o atını tanımaz mı?'' karşılığını verdi. Onlar: "Evet, tanır
ey Allah'ın Resulü" cevabını verince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''İşte onlar (benden
sonra gelecek kardeşlerim) abdest sebebiyle, kıyamet günü alınları ve abdestte
yıkadıkları uzuvları parlayarak gelecekler -bu sözü üç defa söyledi-. Ben ise
onları havuz başında bekleyeceğim. Dikkat edin! Birtakım kimselerı yabancı
devenin sürüden kovulup uzaklaştırıldığı gibi benim havuzumdan kovulacaklar.
Ben onlara: «Buraya gelin!» diye sesleneceğim, fakat bana: «Onlar Senden sonra
hallerini değiştirdiler.'' denilecek. Bunun üzerine ben de: «Uzak olsunlar,
uzak olsunlar!» diyeceğim'' buyurdu. [-Hasendir-]
Diğer tahric: Müslim,
taharet 1/218 (249) rivayet etti.
9005 (3)'te tekrar
edecektir.
1729 (7) Ala b. Abdirrahman, babasından, o da Ebu Hureyre'den:
"Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem) mezarlığa gitti ... " deyip
mana olarak aynı rivayette bulundu.
9004 (2)'de tekrar
edecektir.
1730 (8) Fuleyh, Nuaym b. Abdullah'tan bildiriyor: Nuaym, mescidin
üzerinde olan Ebu Hureyre (r.a.)'in yanına çıktı ve abdest aldığını gördü. Ebu
Hureyre kollarını sıvadıktan sonra bana dönerek dedi ki: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in şöyle buyurduğunu duydum: «Ümmetimin kıyamet
günü abdest azaları nurlu olacaktır. Sizden kimin nurunu artırmaya gucu
yetiyorsa, yapsın»" Nuaym der ki: "Sizden kimin parlaklığını
artırmaya gücü yetiyorsa, yapsın" sözü Resulullah'ın mı (Sallallahu aleyhi
ve Sellem), yoksa Ebu Hureyre'nin mi bilmiyorum." [-Sahihtir-]
2- İbn Mes'ud (r.a.)
1731 (1) İbn Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e: "(Kıyamet günü) Ümmetinden seni görmeyenleri nasıl
tanıyacaksın?" diye sorulunca: ''Onlar, abdest almalarından dolayı abdest
uzuvları nurlu olanlardır'' cevabını verdi. [-Hasendir-]
Diğer tahric: İbn Mace
(1/63) ve Ebu Ya'la (5300) rivayet ettiler.
1732 (2) Abdullah b. Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! Kıyamet günü
ümmetinden seni görmeyenleri nasıl tanıyacaksın?" diye sorulunca: ''Onlar,
abdest almalarından dolayı abdest uzuvları nurlu olanlardır'' cevabını verdi.
[-Hasendir-]
1733 (3) Abdullah b. Mes'ud'un bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e: "Ey Allah'ın Resulü! (Kıyamet günü)
ümmetinden seni görmeyenleri nasıl tanıyacaksın?" diye sorduklarında:
''Onlar, abdest almalarından dolayı abdest azaları nurlu olanlardir’’ cevabını
verdi. [-Hasendir-]
3- Ebu Umame
1734 Ebu Umame'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Kıyamet günü ümmetimden tanımayacağım kimse olmayacak''
buyurunca, sahabe: "Ey Allah'ın Resulü! Hem (dünyadayken) gördüklerini,
hem görmediklerini mi?" diye sordular. Bunun üzerine Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hem gördüklerimi, hem görmediklerimi, abdest
almalarından dolayı, abdest uzuvlarının nurundan tanıyacağım'' buyurdu.
[-Sahihtir-]
Heysemi (1/225)
ravilerinin güvenilir olduğunu söyledi.
27772 (1)'de tekrar
edecektir.
4- Abdullah b. Busr
1735 Abdullah b. Busr'un bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): ''Kıyamet günü ümmetimden tanımayacağım kimse olmayacak''
buyurunca, sahabe: "Ey Allah'ın Resulü! Bu kadar kalabalık mahlukat
arasında nasıl tanıyacaksın?" diye sordular. Nebi (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): ''Düşün, senin siyah atlar arasında alnı beyaz, ayaklarında seki olan
bir atın olsa o atını tanımaz mısın?'' cevabını verdi. Sahabe: "Evet
tanırım" karşılığını verince Resulullah (sallallahu aleyhi ve sellem): ''O
gün ümmetimı abdest almalarından dolayı abdest azaları nurlu olacaktır'' buyurdu.
[-Sahihtir-]
Heysemi (1/225)
ravilerinin güvenilir olduğunu söyledi.
Diğer tahric: Tirmizi
(607) rivayet etti.
5- Laklt b. Sabira
1736 (1) Asım b, Lakit b. Sabira, babasından bildiriyor: Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in yanına gittiğimde: ''Abdest aldığın zaman
parmaklarını hilalle (parmak aralarını iyice yıka’’ buyurdu. [-Sahihtir-]
Diğer tahric: Tirmizi
1/56 (38), Nesai 1/79 (114), İbn Mace 1/35 (448) ve Darimi 1/191 (705) rivayet
ettiler,
1737 (2) Asım b. Lakit b. Sabira, Muntefik oğullarının elçisi olan
babasından veya dedesinden bildiriyor: Bir arkadaşımla Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in yanına geldik, ama onu evde bulamadık. Hz. Aişe bize hurma
ikram edip bulamaç yaptı. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sert ve
hızlıca geldi ve:
''Size bir şey yedirildi
mi?'' diye sordu. Biz: "Evet ey Allah'ın Resulü!" cevabını verdik. Bu
sırada elinde bir yavru olan çoban, sürüyü ağıla sürüyordu. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Koyun yavruladı mı?’’ diye sordu. Çoban:
"Evet" deyince, Nebi (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Öyleyse onun yerine
bize bir koyun kes'' dedi ve bize dönüp: "Sakın bunu senin için
kestiğimizi zannetme. Bizim yüz koyunumuz var ve sayının bunun üzerine
çıkmasını istemiyoruz. Çoban bize bir yavru doğurumca, ona emrederiz ve doğan
yavrunun yerine bize bir koyun keser'' dedi. Ben: "Ey Allah'ın Resulü!
Bana abdestten bahset" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
''Abdesti güzelce al,
parmakların arasına suyu eriştir. Oruçlu değilsen burnuna suyu iyice çek,
buyurdu. Ben: "Ey Allah'ın Resulü! Bir hanımım var (deyip hanımının
dilinin uzun ve ağzının bozuk olduğunu söyledi)" dedim. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''O’nu boşa’’ buyurunca, ben: "Onunla
aramızda bir hukuk ve çocuk var" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Ona, diline sahip olmasını emret -veya söyle- eğer onda hayır
varsa dediğini yapar. Karını, cariyeni döver gibi dövme'' buyurdu.
Müsned'i tertip eden der
ki: Hadis daha önce geçmiştir.
25891 (1)'de tekrar
edecektir.
6- Ebu Eyyub (r.a.)
1738 Ebu Eyyub ile Ata'nın bildirdiğine göre Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Su ile parmaklarının arasını hilalleyenlere
aferin'' deyince:
"Parmaklarının arasını
hilalleyenler kimlerdir?" diye sorulunca: ''Abdest alırken ve yemekten
sonra parmaklarını hilalleyenlerdir'' dedi. [Zayıf]
Heysemi (1/235) zayıf
olduğunu söylemiştir. İbn Ebi Şeybe (1/12) ve Taberani 4/177 (4062)
rivayetettiler.
7 - Abdullah b. Zeyd
(r.a.)
1739 Abbad b. Temim der ki: Amcam Abdullah b. Zeyd:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) abdest aldı deyip: "Abdest
alırken (abdest organlarını) şöyle ovalıyordu" dedi. [-Sahihtir-]
Diğer tahric: Ebu Davud
1/37 (1148) rivayet etti.
1622 (11)'de geçti.