musannef

Abdurrezzak

KİTABU’L-CAMİ Ma’mer b. Raşid el-Ezdi

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Servet Sahipleri

 

20028- Ebu Said el-Hudri der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizlere hutbe verirken: "İleride mal ve servetlerin önünüze serilmesinden, bunlar için sizden öncekilerin çekiştiği gibi çekişmenizden ve bundan dolayı sizden öncekilerin helak olması gibi sizin de helak olmanızdan endişe ediyorum" buyurdu. Bedevilerden bir adam kalkıp: "Ya Resulallah! Mal (hayır) da başımıza kötülükler getirir mi ki?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir süre sustu. Biz de vahiy nazil olduğu için susup cevap vermediğini zannettik. Biraz sonra Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) alnının terini sildi ve şöyle buyurdu: "Soruyu soran hala. burada mı? Mal kötülük getirmez, fakat baharla birlikte yetişip yeşeren (baZi bitkiler) bazen ölüme yol açar, bazen öldürmese de ölüme yaklaştırır. Ancak otla beslenenler bunun dışındadır, zira onlar doyana kadar yer, doyunca da yemeyi bırakıp güneşe döner, dışkısmı ve idrarmı yapar. En iyi mal sahibi, malından miskinlere, fakirlere ve yakınlarına veren kişidir. " Veya buna benzer bir şey söyledi. 

 

Tahric: Buhari (2/12, 149) ve Müslim 1052 (123), Yahya b. Ebi Kesır kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

20029- Ma'mer, bir arkadaşından bildirir: Ebu'd-Derda, Selman'a şöyle bir mektup yazıd: "Kardeşim! Kulların engel olamayacağı belalar üzerine inmeden, sıhhatinin ve boş vaktinin değerini biL. Belaya maruz kalanın da duasının kıymetini biL. Kardeşim! Mescit evin olsun. çünkü Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem); ''Mescitler takva sahibi her kişinin evidir. Yüce Allah, mescitleri ev edinenlere gönül huzuru ve rahat bir şekilde sırat köprüsünden Rabbinin rızasına geçme garantisi vermiştir'' buyurduğunu işittim.

Kardeşim! Yetime karşı şefkatli ol ve onu kendine yakın tut. Ona kendi yediğin yemekten yedir. Zira adamın biri Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip kalbinin katılığından yana şikayette bulununca Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem); ''Kalbinin yumuşamasını ister misin?'' diye sordu. Adam; ''Evet, isterim'' deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem); ''Yetimi kendine yakın tut ve başını

 

 

 

okşa. Ona kendi yemeğinden yedir. Bunu yapman kalbini yumuşatır ve sen de bu sıkıntını giderirsin'' buyurdu.

Kardeşim! Şükrünü eda edemeyeceğin malı biriktirme. Çünkü Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: ''Kıyamet günü Yüce Allah'a itaat eden mal sahibi getirilince malı da arkasında durur. Sırat'tan geçerken Sırat sağa sola sallanınca arkasında duran malı ona: "Devam et! Sen üzerinde olan hakları ifa ettin" der. Sonra malmı Yüce Allah'a itaat yolunda kullanmayan kişi getirilir. Malı omuzlarının üzerinde olduğundan (Sırat'tan geçerken) ayağı tökezleyip durur. Malı ona: "Yazıklar olsun sana! Malmı Allah'a itaat için kullansaydın ya!" der. Bu durum o kişinin feryat figan etmesine (cehenneme düşmesine) kadar devam eder.''

Kardeşim! Duyduğuma göre bir hizmetçi satın almışsın. Oysa Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kişi, kendisine hizmetçi edinmedikçe kendisi Allah'a, Allah da kendisine yakın olur. Fakat kendisine hizmetçi edinince artık bunun hesabını da verir'' buyurduğunu işittim. Ümmü'd-Derda da imkanlarımın iyi olduğu bir zamanda benden hizmetçi almamı istedi. Hesabını verememekten çekindiğim için ona hizmetçi almayı hoş görmedim. Kardeşim! Ben ve sen kim oluyoruz da kıyamet günü bunun' hesabını vermekten korkmayacağız? Kardeşim! Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabından biri olman seni aldatmasın. Zira ondan sonra uzun bir zaman yaşadık. Ondan sonra ne günahlar işlediğimizi de ancak Allah bilir. ''

 

Tahric: Ebu Nuaym, Hilye'de (1/214), Beşir b. el-Hakem kanalıyla Abdurrezzak'tanrivayet etti.

 

 

 

20030- İbn Tavus, babasından (Tavus'tan) bildirir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir şeyleri müzakare eden bir toplulukla karşılaştı. Onlara: "Neyi konuşuyorsunuz?" diye sorunca: "Dünya ve dünya dertlerini konuşuyoruz. Zira fakir düşmekten endişe ediyoruz" dediler. Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben fakir düşmenizden çok zengin olmanızdan endişe ediyorum" buyurdu. Onlar: "Ya Resülallah! Niye mal (hayır) beraberinde kötülüğü de getirir mi?" diye sorunca: "Niye mal hayır mı ki?" karşılığını verdi.

 

 

 

20031- İbn Tavus, babasından (Tavus'tan) bildirir: Kıyamet günü kişi malıyla karşı karşıya getirilir ve birbirleriyle çekişirler. Mal sahibi: "Ben seni fılan günlerde ve fılan zamanlarda biriktirmedim mi?" deyince, mal:

"Benimle fılan ihtiyacını giderdin. Falan yerde harcadın" karşılığını verir. Mal sahibi: "Bu saydığın şeyler benim elimi kolumu bağlayan şeylerdi" deyince, mal: "Niye ben Yüce Allah'ın sana emrettiği şeyleri yapmana engel mi oldum?" karşılığını verir.

 

 

 

20032- Ebü Kılabe'nin bildirdiğine göre Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: "Kişinin ihtiyacından fazla olan malı dağıtması kendisi için daha hayırlı, böylesi bir fazlalığı yanında tutması ise kendisi için kötüdür. Yüce Allah da kişiyi, yanında kendisine yetecek kadar mal tutmasından dolayı kınamaz. ''

 

Tahric: Tirmizi (3/268), Ebu Umame kanalıyla başka bir lafızla merfu olarak ve Müslim (1/332) rivayet ettiler.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Cevamiu'I-Kelim ve Diğer Şeyler