musannef Abdurrezzak |
KİTABU’L-CAMİ Ma’mer
b. Raşid el-Ezdi |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Kıyametin Alametleri
20780- Hasan(-ı BasrI)
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Dağlar yerlerinden oynamadıkça
ve daha önce görmediğiniz büyük alameti görmedikçe kıyamet kopmayacaktır"
buyurdu.
Tahric: Taberani, Semure
kanalıyla merru olarak rivayet etti. Taberani'nin senedinde zayıf olan Ufeyr b.
Ma'dan bulunmaktadır. Bak: Heysemi (7/326).
20781- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ayakkabıları kıldan ve
yüzleri dövülmüş kalkanlar gibi olan bir kavim sizinle savaşmadıkça kıyamet
kopmayacaktır" buyurdu.
Tahric: Buhari (4/52) ve
Müslim (2912), Zühri kanalıyla ve Tirmizi (3/226) rivayet ettiler.
20782- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sizler, Arap olmayan
topluluklardan olan yüzleri kırmızı, burunları basık, gözleri küçük, yüzleri
dövülmüş kalkanlar gibi ve ayakkabılan kıldan olan Huz ve Kirman halkıyla
savaşmadıkça kıyamet kopmayacaktır" buyurdu.
Tahric: Buhari (6/395),
Yahya kanalıyla Abdurrezzak'tanrivayet etti.
20783- Hasan(-ı BasrI)
der ki: "ilmin ortaya çıkıp tüccarların çoğalması ve Müslümanların, ayakkabıları
kıldan, yüzleri dövülmüş kalkanlar gibi olan bir kavimle savaşması kıyametin
alametlerindendir."
20784- Zühri der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bir kavim. koyun meralığında
yere batmadıkça. malı ve çocukları çok olan bir adam da yere batmadıkça kıyamet
kopmayacaktır" buyurdu.
20785- İbn Mes'ud der
ki: "(Hicretten sonra) otuz beşinci yılda büyük bir olay vaki olacaktır.
Helak olursanız bu doğal bir şeydir. Ancak kurtulursanız yetmişinci yılda
hoşunuza gitmeyecek şeyler göreceksiniz.''
Tahric: Ebu Davud başka
bir lafızla rivayet etti.
20786- Muaz der ki:
"Üç şey gerçekleşmeden önce Yemen'den çıkınız. (insanları önüne katıp
sürecek) ateş çıkmadan, aradaki bağlar kesilmeden ve ahalisinin yiyeceği sadece
çekirgeler olmadan önce."
20787- İbn Tavus
babasından (Tavus'tan) bildirir: "(Kıyamet kopmadan önce) Yemen'den
insanları önüne katıp süren bir ateş çıkacaktır. O, sabah akşam insanları
önünde sürecek ve dinlendirecektir."
20788- Zühri der ki:
"Hicaz topraklarında Basra'daki develerin boyunlarını aydınlatan bir ateş
çıkacaktır."
Tahric: Buhari ve
Müslim, Ebu Hureyre kanalıyla merru olarak rivayet ettiler.
20789- Katade der ki:
"Doğudan bir ateş çıkacak ve insanları bulut yığınları gibi batıya doğru sürecektir.
Onlar nerede dinlenirlerse onlarla birlikte dinlenecek ve onlar nerede
gecelerse onlarla birlikte geceleyecektir. Geride kalanları da yiyecektir.''
Tahric: Buhari, Enes
kanalıyla merru olarak ve Mecmau'z-Zevaid'de (8/12) geçtiği üzere Ahmed, Bişr
es-Sülemı hadisinden aynısını rivayet ettiler.
20790- Şehr b. Havşeb
der ki: Yezid b. Muaviye'ye biat etme (emri) zamanı gelince (kendi kendime):
"Şam'a giderek bu biatın şerrinden kurtulsam" dedim ve Şam'a gittim.
Nevf'in durduğu yeri öğrendim ve oraya gittim. Oraya vardığımda üzerinde dört
köşe siyah bir aba bulunan gözleri bozuk bir kişi gördüm. Bu kişi Abdullah b.
Amr b. el-As idi.. Nevf onu görünce sustu ve anlatmaz oldu. Abdullah:
"Anlattığın şeye devam etsene" deyince, Nevf: "Sen Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) sahabisisin ve bu sebeple anlatmakta benden daha
fazla hak sahibisin" karşılığını verdi. Abdullah: "idareciler bizi
anlatmaktan men etti" deyince, Nevf: "Alah için Resulullah'tan
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) işittiğin bir şeyi bize anlatmanı istiyorum"
dedi. Bunun üzerine Abdullah başladı anlatmaya: Resulullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Hicretten sonra bir hicret
daha olacaktır. İnsanların en hayırlıları, Hz. İbrahım'in hicret ettiği yere yönelecek
ve yeryüzünde insanların en kötüleri kalacaktır. Yeryüzü onları dışarı (öbür
dünyaya) fırlatacak ve Allah'ın zatı onları hoş karşılamayacaktır. Büyük bir
ateş onları maymun ve domuzlarla bir araya toplayacaktır. Onlar nerede
dinlenirlerse onlarla birlikte dinlenecek ve onlar nerede gecelerse onlarla
birlikte geceleyecektir. Geride kalanları da yiyecektir. ''
Yine Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Doğu tarafından
ümmetim içinden birtakım insanlar çıkacak. Onlar Kur'an'ı okuyacaklar da
kalplerine inmeyecektir. Onlardan ne zaman bir nesil çıksa arkası kesilecek.
Onlardan ne zaman bir nesil çıksa arkası kesilecek." Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onlardan her bir nesil çıktıkça arkası kesilecek"
sözünü on defadan fazla tekrar etti ve: "Sonunda. onların kalıntıları
içinden Deccdl çıkacaktır" buyurdu.
Tahric: Ahmed,
Müsned'inde; Ebu Davud; Hakim; İbn Cerir; Hakim, Müstedrek'te (4/510, 511),
20791- İbn Tavus
babasından (Tavus'tan) bildirir: "Kıyamet kopmadan önce on alamet
belirecektir. Bunlar, Güneş'in batıdan doğması, Duhan'ın (dumanın) çıkması,
Decdl'ın çıkması, Dabbe'nin çıkması, isa'nın inmesi, insanları mahşere sürecek
bir ateşin çıkması, Yecüc ve Mecüc'un çıkması ve Arap yarımadasının yere batmasıdır.''
Tahric: Müslim (2/393),
Huzeyfe b. Useyd hadisinden merru olarak ve Ebu Davud (s. 592) rivayet ettiler.
20792- Rabia el-Cureşi
der ki: "Kıyamet kopmadan önce on alamet belirecektir. Bunlar, batıda bir
yerin batması, doğuda bir yerin batması, Arap yarımadasında Hicaz topraklarının
batması, dördüncüsü Decdl'in çıkması, beşincisi Hz. isa'nın (yeryüzüne) inmesi,
altıncısı Dabbetu'l-Arz'ın çıkması, yedincisi Duhan'ın (dumanın) çıkması,
sekizincisi Yecuc ve Mecuc'un çıkması, dokuzuncusu, Allah'ın kendisiyle
müminlerin ruhunu alacağı serin bir rüzgarın çıkması ve onuncusu Güneş'in
batıdan doğmasıdır. ''
20793- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kişi (Müslüman) kardeşinin mezarına
rastlayınca: ''Keşke senin yerinde ben olsaydım'' demedikçe kıyamet
kopmayacaktır" buyurdu.
Tahric: Buhari (13/60),
A'rec kanalıyla Ebu Hureyre'den ve Müslim (2/394), Ebu Hazım kanalıyla Ebil
Hureyre'den rivayet ettiler.
20794- Katade der ki:
Bize ulaşana göre belalar o kadar çoğalacak ki kişi (Müslüman) kardeşinin
mezarına rastlayınca: "Keşke senin yerinde ben olsaydım" diyecektir.
Kişi bunu Allah'a olan arzusundan dolayı söylemeyecektir. Ancak maruz kaldığı
sıkıntılardan / belalardan dolayı söyleyecektir.
Tahric: Müslim (2/394),
Ebu Hureyre'den merfu olarak başka bir lafızla rivayet ettiler.
20795- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Zu'l-Halasa'nın etrafında
Devs kadınlarının kıçları titremedikçe kıyamet kopmayacaktır" buyurdu.
Zü'I-Halasa, Cahiliye devrinde Devs kabilesinin taptıkları Tebale'de bulunan
bir puttur.
Ma'mer der ki: Zühri'den
başka birinin: "O taşın üzerinde şimdi bir ev inşa edilmiştir"
dediğini işittim.
Tahric: Müslim (2/394),
Abdurrezzak kanalıyla ve Buhari (13/61) Şuayb kanalıyla rivayet ettiler.
20796- Enes b. Malik
bildiriyor: Güneş zeval vaktini geçtikten sonra Resülullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) dışarı çıkıp öğle namazını kıldırdı. Selam verdikten sonra minbere
çıkıp kıyameti zikretti ve ondan önce de büyük şeyler vaki olacağını anlattı.
Sonra: "Kim bir şey hakkinda sormak isterse sorsun. Vallahi bu yerimde
olduğum sürece sorduğunuz şeyleri size cevaplayacağım" buyurdu. insanlar
Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) böyle dediğini görünce ağlamaya
başladı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de hep: "Bana sorun,
bana sorun" diyordu. Bunun üzerine bir kişi kalkıp (kendini kastederek):
"Ey Allah'ın Resülü! Bu kişi nereye girecektir?" diye sordu. Allah
Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Cehenneme (girecektir)"
buyurdu. Sonra Abdullah b. Huzafe kalkıp: "Ey Allah'ın Resülü! Benim babam
kimdir?" diye sordu. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Senin baban Huzafe'dir" karşılığını verdi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) daha da: "Bana sorun" diyordu. Hz. Ömer
dizleri üzerine çöküp: "Biz Rab olarak Allah'ı, din olarak islam'ı ve elçi
olarak Muhammed'i (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kabul ettik" deyince,
Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir müddet sustu ve: "Canım
elinde olana yemin olsun ki ben namaz kilarken Cennet ve Cehennem bana şu
duvardan daha yakın bir şekilde gösterildi. Hayır ve şer hususunda bugün
gibisini asla görmedim" buyurdu.
Tahric: Buhari (1/136,
8/194) ve Müslim rivayet ettiler.
20797- Ubeydullah b.
Abdillah b. Utbe bildiriyor: Abdullah b. Huzafe'nin annesi: "Ben senden
daha asi bir çocuk görmedim. Sen, Cahiliye halkının zina ettiği gibi annenin de
öyle bir şey yaptığından kuşku mu duyuyorsun da halkın önünde onu (anneni)
rezil edip küçük düşürüyorsun?" deyince, Abdullah: "Vallahi (Hz.
Peygamber), beni siyah bir köleye nisbet etmiş olsaydı, ben onun çocuğu
olduğumu kabul ederdim" karşılığını verdi.
20798- İbn Mes'ud der
ki: "Türklerin, kulakları kesik kadana atlarıyla gelip onları Fırat nehri
kıyısına bağladıklarını görür gibiyim.''
Tahric: Hakim (4/475),
Abdurrezzak kanalıyla rivayet etti.
20799- Abdurrahman b.
Ebi Bekre bildiriyor: Abdullah b. Amr b. el-As: ''Kantura oğullarının sizi Irak
topraklarından çıkarması yakındır'' dedi. Ona: ''Oraya geri dönecek miyiz?''
diye sorduğumda: ''Bu senin istediğin bir şeydir. Oraya geri döneceksiniz ve
sizin için orada (güzel bir şekilde) yaşamanız için bıldırcın kuşları
olacaktır" karşılığını verdi.
Tahric: Farklı
kanallarla ve başka bir lafızla Hakim (4/475) rivayet etti.
20800- Yezid b. el-Esam
bildiriyor: Ebu Hureyre: "Araplar ilk topraklarına geri dönecekler. Orada
en güzel malları koyun ve develer olacaktır'' dedi. Yine Ebu Hureyre: ''Bir
veya iki su kabı, bir veya iki tulum edinecek olan güzel bir kadın bunların
dışındadır" dedi.
20801- Katade der ki:
liSize, benden sonra hiç kimsenin bildirmeyeceği bir hadisi rivayet edeyim.
Ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim:
Şüphesiz ki kıyametin alametlerinden bazıları ilmin kaldırılması, cehaletin
zuhur etmesi, içkinin içilmesi, zinanın yaygın olması ve elli kadına bakacak
bir erkek olacak kadar erkeklerin azalıp kadınların çOğalmasıdır.
Tahric: Buhari (1/131);
Müslim (2671), Katade kanalıyla ve İbn Mace (s. 303) rivayet ettiler.
20802- Ayyaş b. Ebi
Rabia der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Kıyametten önce
bir rüzgar çıkacak ve o rüzgarla her mümin kişinin ruhu alınacaktır"
buyurduğunu işittim.
20803- Abdullah b. Dinar
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kıyametten önce
aldatıcı kıtlık yılları gelecektir. Bu yıllarda emin kişilere itimad edilmezken
hain kişiler güvenilir muamelesi görecektir. Halkın işlerinde de Ruveybidalar
söz sahibi olacaktır" buyurdu. "Ey Allah'ın Resulü! Ruveybida
nedir?" denilince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem);
"insanların aşağılık kesimidir" karşılığını verdi.
20804- Ebu Hureyre der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Fırat nehrinin suyu. altından
bir dağı ortaya çıkaracaktır. insanlar onun üzerinde savaşacak ve her yüz
kişiden doksan" -veya- "doksan dokuz" dedi- "kişi
ölecektir. Hepsi de kendinin kurtulacağını düşünecektir" buyurdu.
Tahric: Kenz (7/172),
Müslim'i kaynak göstermiştir. Müslim (2/391) rivayet etti.
20805- Ebu Kılabe der
ki: Şimdi hatırlamadığım bir şey Allah Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanında zikredilmişti. Hatırladığım sadece Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi
ve Sellem); "Bu, Kur'an neshedildiği zaman olacaktır" buyurduğudur.
Bedevileri andıran bir kişi: "Ey Allah'ın Resulü! Kur'an'ın neshedilmesi
nasıldır?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir müddet
sustu. Sonra ellerini birleştirip deve (boynu) gibi işaret ederek uzattı ve:
"işte bunun gibidir. Ümmeti gidecek ve bunun gibi uzun boyunlular
kalacaktır" buyurdu. Oradakiler: "Biz onu çocuklarımıza ve eşlerimize
okuttuğumuz halde mi (bu dediğin olacak)?" deyince: "Tevrat ve
incil'i Yahudiler ve Hıristiyanlar da okumuştu" buyurdu.
Tahric: İbnu'l-Mübarek
(s. 277), Cerir b. Hazım kanalıyla Eyyub' dan rivayet etti.
20806- Tavus:
"insanlara öyle bir zaman gelecek ki onların en güzel yerleşim yerleri,
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (oturmayı) yasakladığı çöller
olacaktır" dedi.
20807- Abdullah b. Amr
el-As der ki: "Şüphesiz ki denizde Hz.
Süleyman'ın bağlayıp
hapsettiği şeytanlar vardır. Bunların çıkıp insanlara Kur'an'ı okumaları
yakındır."
20808- Ebu Hureyre der
ki: Bir kurt gelip çobanın gütmekte olduğu sürüden birini kaptı. Çoban kurdun
peşinden giderek koyunu ondan kurtardı. Kurt tepeye çıkıp kıçı üzerine oturdu
ve dile gelerek: "Allah'ın bana verdiği rızkı ben aldıktan sonra sen onu
benden geri mi alıyor sun?" diye seslendi. Çoban: "Tallahi, ben böyle
bir gün görmedim, kurt konuşuyor!" dedi. Bunun üzerine kurt: "Bir
adam iki hurmalık ve iki kara taşlık arasında geçmişteki hadiseleri ve sizden
sonra olacak hadiseleri size haber veriyor" karşılığını verdi. Çoban
Yahudi biri idi. Allah Resülü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gidip
durumu kendisine anlattı. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu
doğruladıktan sonra: "Bu, kıyametten önce görülecek alametlerden biridir.
Yakın bir zamanda kişi evinden çıkacak, evine dönmeden ayakkabıları ve kırbacl,
kendisinden sonra ailesinin ne yaptığını kendisine anlatacaktır" buyurdu.
20809- Ebu'l-Kenud
bildiriyor: İbn Mes'ud: "Dünya bir sağeb gibidir" deyince, ona:
"Sağeb nedir?" diye sorduk. Bunun üzerine o: "Sağeb, duru suyu
alınıp da bulanık suyu kalmış olan bir sarnıçtır. Her mümin kişi de ölümü
sever" karşılığını verdi.
20810- Vehb b. Cabir
el-Hayavani der ki: Ben, Abdullah b. Amr b. elAs'ın yanında iken Şam'dan, onun hazine
işlerine bakan adamı geldi. Ramazan ayının bitmesine bir gece kalmıştı.
Abdullah ona: "Aileme yetecek kadar nafaka bıraktın mı?" diye
sorunca, adam: "Onlara sadece bir (günlük) nafaka bıraktım"
karşılığını verdi. Bunun üzerine Abdullah: "Yemin ederim ki geri dönüp
onlara yetecek kadar bir nafaka bırakacaksın. Zira ben Resülullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Kişiye, bakmakla yükümlü olduğu kimselere
nafakasını vermemesi günah olarak yeter'' buyurduğunu işittim" dedi. Sonra
bize şöyle anlatmaya devam etti: "Güneş battığı zaman selam verir ve secde
eder. Sonra (çıkacağı yere geri gelmek için) izin ister ve ona izin verilir.
Bir gün yine battıktan sonra selam verip secde edecek ve yine (çıkacağı yere
geri gelmek için) izin isteyecek. Ancak kendisine izin verilmeyecek. Bunun
üzerine Güneş: "Ey Rabbim! Gideceğim yer uzaktır ve gitmem için bana izin
verilmiyor" diyecek. Güneş bir zaman hapsedildikten sonra ona:
"Battığın yerden geri çık" denilecek. işte o zamandan kıyamet gününe
kadar "Önceden inanmamış ya da imanında bir hayır kazanmamış olan kimseye
artık imanı bir fayda sağlamaz. ''[En'am, 158]
Abdullah, Yecuc ve
Mecuc'u da zikrederek şöyle dedi: "Onlardan erkek kişi, sulbünden bin
çocuk çıkmadan ölmeyecektir. Onlardan sonra da sayılarını sadece Allah'ın
bildiği üç ümmet var olacaktır: Biri Mensik, biri Tavil ve diğeri
Te'vis'tir.
Tahric: Hakim (4/490),
bu Davud (1692) ve farklı kanallarla Hakim (4/512, 519) merfu olarak rivayet
ettiler. Hakim: "Senedi sahihtir" dedi.
20811- Hasan(-i Basri) der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanınizdaki kölelerin tümü
Acemlerden olacak, sonra onlar aslanlar gibi sizin boyunlarınızı vurup
fey'inizi (savaşsız ganimetlerinizden) yiyeceklerdir" buyurmuştur.
Tahric: Farklı
kanallarla Hakim (4/519) rivayet etti.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: