musannef Abdurrezzak |
Diyetler |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
El ve Ayakta Diyet
17677- Ata (b. Ebi
Rebah) der ki: "Elin pazudan kesilmesi durumunda diyet olarak elli deve
vardır. Ayağın kesilmesi durumunda da aynı diyet vardır. "
17678- Zühri der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) iki elde tam diyete, iki ayakta
da tam diyete hükmetti."
Tahric: Ebu Davud,
Merasil (279), Abdurrezzak kanalıyla rivayet etti.
17679- Abdullah b. Ebi
Bekr, babasından, dedesinden bildirir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bizlere, içinde: "Elde diyet olarak elli deve, ayakta da diyet olarak elli
deve vardır" yazan bir mektup gönderdi.
Tahric: Bu mektubu
Beyhakı (8/81), başka bir kanalla zikretti.
17680- Hz. Ali der ki:
"Tek elde yarım diyet, tek ayakta da yarım diyet vardır."
17681- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah): "Kesilen elde diyet olarak elli deve
vardır" dedi. Ona: "Nereden kesilen elden? Pazudan kesilende mi,
yoksa bilekten kesilende mi?" diye sorduğumda: "Pazudan kesilen
elde" dedi.
17682- İbn Tavus der ki:
Babamın yanında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarafından gönderilen
bir mektup vardı ve içinde: "Tek elde yarım diyet. tek ayakta da yarım
diyet vardır" yazılıydı.
17683- Amr b. Şuayb'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Bir elde yarım diyet. bir ayakta da yarım diyet vardır ki bu da elli deve
ya da ayni değerde olan altın veya gümüş veya sığir veya koyundur. "
17684- Ömer b. el-Hattab
der ki: "Bir elde yarım diyet (elli deve), bir ayakta da yarım diyet (elli
deve) ya da aynı değerde olan altın veya gümüş ödenir."
17685- Ma'mer
bildiriyor: Katade: "iki elde tam diyet, iki ayakta da tam diyet
vardır" dedi. Bir başkasının ise: "Ayaktan bir parmak kesilmesi
halinde ayak diyetinin beştebiri, iki parmak kesilmesi halinde ayak diyetinin
beşteikisi, üç parmak kesilmesi halinde ise ayak diyetinin beşteüçü
ödenir" dediğini işittim.
17686- Katade der ki:
"El, pazudan bileğe kadar nereden kesilirse kesilsin diyeti aynıdır. Aynı
şekilde ayak da uyluktan topuğa kadar nereden kesilirse kesilsin diyeti
aynıdır."
17687- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Elin, dirsekten aşağı ortadan
kesilmesinin diyeti hakkında ne dersin?" diye sorduğumda: "Elli deve
ödenir" dedi. Ona: "Daha sonra aynı elin bir kısmı daha
kesilirse?" diye sorduğumda da şu cevabı verdi: "Bu kesilen kısım
sanırım (tedavisi karşılanan) yara hükmünde sayılır. Tabi ki bu konuda daha öncekilerden
aksi bir sünnet (uygulama) yoksa."
17688- Katade der ki:
"Topal olan ayak, üzerine basılamayacak kadar kesilirse tam ayak diyeti
vardır. Daha hafıf olan kesiklerde de kesiğin miktarına göre diyeti hesaplanıp
ödenir."
17689- Mücahid der ki:
"El bilekten kesildiği zaman diyet olarak elli deve vardır. Daha sonra
aynı el tamamen veya dirseğe kadar veya dirseğin yarısına kadar kesilirse bir
el diyetinin yarısı yani yirmibeş deve vardır. Bilek kesildikten sonra ikinci
kez dirseğin yarısına kadar veya dirseğe kadar kesilmesi durumunda bir el
diyetinin yarısı yani yirmibeş deve vardır. Bundan sonrasının tekrar kesilmesi
ise artık tedavisi üstlenilen yaralamadan sayılır."
ibn Cüreyc der ki: Bunu
Ata (b. Ebi Rebah)'a aktardığımda: "Ben de bunun tedavisi üstlenilen yara
hükmünde olacağını düşünüyordum" dedi.
17690- Zühri, Katade ve
ikrime: "Sakat kalan elde tam el diyeti vardır" dediler.
17691- İbn Şubrume der
ki: "Bir ayağın diğer ayaktan eksikliği olursa eksiklik miktarınca diyeti
öder veya sağlam ayağın diğerinden fazlalığı oranınca diyetten düşersin."
17692- Hz. Ömer der ki:
"El veya ayakta eksiklik meydana geldiği zaman bu eksikliğe göre diyet
hesaplanıp ödenir."
Parmaklarda Diyet
17693- Hz. Ali der ki:
"Her bir parmakta diyet olarak onar deve vardır."
17694- Abdullah b. Ebi
Bekr b. Muhammed, babasından, o da dedesinden bildirir: Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) bizlere, içinde: "El ve ayaklarda bulunan her bir parmak
için diyet olarak on deve vardır" yazan bir mektup gönderdi.
Tahric: Malik ve onun
kanalıyla Beyhakı (8/91) rivayet ettiler.
17695- İbn Tavus der ki:
Babamın (Tavus'un) yanında bulunan ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
tarafından gönderilen mektupta: "Her bir parmakta diyet olarak onar deve
vardır" yazılıdır.
17696- Amr b. Şuayb der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Parmaklarda her bir parmak
için diyet olarak onar deve ya da aynı değerde altın veya gümüş veya koyun
vardır. Diyet konusunda parmaklar arasında bir fark yoktur" buyurdu. Ömer
b. el-Hattab da parmaklarda her bir parmak için onar deveye hükmetti.
Tahric: Mana olarak
aynısını Beyhakı (8/92) rivayet etti.
17697- Ömer b. el-Hattab
der ki: "Vücutta bulunan her bir parmak için diyet olarak on deve ya da
aynı değerde altın veya gümüş vardır. Erkek veya kadında olsun, el veya ayakta
olsun kesilen veya sakat kalan her bir parmak kemiği için diyet olarak o
parmağın diyetinin üçtebiri ya da aynı değerde olan altın veya gümüş vardır.
Kadının da her bir parmağının kemiği için diyet olarak o parmağın diyetinin
üçtebiri ya da aynı değerde olan altın veya gümüş vardır."
17698- Said b.
el-Müseyyeb bildiriyor: Hz. Ömer, başparmakta diyeti onbeş deve, şehadet
parmağında on deve, orta parmakta on deve, yüzük parmağında dokuz deve, serçe
parmağında da altı deve olarak belirlemişti. Daha sonra Hazm ailesinin yanında
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarafından gönderilen bir mektup
bulduk. Mektupta: "Diyet konusunda parmaklar eşittir" yazılı olduğu
görülünce Hz. Ömer de parmakların diyetinde buna göre hüküm vermeye
başladı.
Tahric: Beyhaki (8/93),
Cafer b. Avn kanalıyla Yahya b. Said'den rivayet etti.
17699- İbn Mes'üd der
ki: "Diyet konusunda dişler kendi aralarında, parmaklar kendi aralarında, gözler
kendi aralarında, eller kendi aralarında, ayaklar kendi aralarında ve hayalar
kendi aralarında eşittirler."
17700- Şureyh
bildiriyor: Hz. Ömer bana: "Diyet konusunda parmaklar eşittir"
şeklinde bir mektup yazdı.
17701- Muhammed b. Raşid
der ki: Mekhül'ün şöyle dediğini işittim:
"Parmaklarda her
bir parmak için diyet olarak on deve, dişlerde her bir diş için diyet olarak
beş deve vardır. Diyet konusunda parmaklar ile dişler kendi aralarında
birbirlerine eşittirler."
17702- Abdullah b. Amr,
Resülullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) naklen yukarıdakinin aynısını
rivayet etmiştir.
17703- Şa’bi der ki:
Şehadet ederim ki Mesrük ile (kadı) Şureyh:
"Parmaklar diyette
birbirlerine eşittirler ve her bir parmak için on deve vardır" dediler.
17704- ibrahım(-i Nehai)
der ki: "Başparmak dışında her bir parmağın boğumunda bir parmak diyetinin
üçtebiri vardır. Başparmak iki boğumlu olduğu için onun her bir boğumu için bir
parmak diyetinin yarısı vardır."
17705- ikrime'nin
bildirdiğine göre Ömer b. el-Hattab: "Her parmak ucunda o parmağın
diyetinin üçtebiri vardır" demiştir.
Başka bir kanalla yine
ikrime'nin bildirdiğine göre Hz. Ömer: "Parmak ucunda diyet olarak üç genç
deve ile bir genç devenin üçtebiri vardır" demiştir.
17706- ibnu'l-Müseyyeb
der ki: Önceleri Ömer b. el-Hattab her bir parmak için farklı bir diyet
belirlemişti. Daha sonra Hazm ailesinin yanında Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) tarafından gönderilen ve içinde: "Vücutta bulunan parmaklarda
her bir parmak için diyet olarak on deve vardır" yazılan bir mektuptan
haberdar olunca kendi belirlediği miktarı bırakıp bu mektuba göre hüküm vermeye
başladı.
Tahric: Nesai (8/56) ve
Beyhaki, es-SÜnenu'I-KÜbra (8/93) rivayet ettiler.
17707- Hişam b. Urve, babasından
(Urve'den) bildirir: "Başparmak ile şehadet parmağı birlikte kesildiği
zaman tam diyetin yarısı ödenir. Ancak bu parmaklardan sadece biri kesildiği
zaman on deve ödenir."
17708- Süleyman b. Musa
der ki: Ömer b. Abdilazız'in bölge yöneticilerine gönderdiği mektupta şöyle
yazılıydı: "Başparmak dışında her bir parmağın kesilen veya sakat kalan
kemiği için bir parmak diyetinin üçtebiri vardır. Başparmak iki kemikli olduğu
için onun her kemiği için bir parmak diyetinin yarısı vardır.''
Tahric: Beyhaki (8/93),
farklı kanallardan rivayet etti.
Sakat Elde Diyet
17709- Ata (b. Ebi
Rebah) der ki: "Kesilen sakat elde kattığı güzellikten dolayı bir bedel
alınır."
17710- Mücahid der ki:
"Sakat elde bir el diyetinin üçtebiri vardır."
17711- ibnu'I-Müseyyeb
der ki: "Ömer b. el-Hattab sakat elin kesilmesinde bir el diyetinin
üçtebirine, sakat ayağın kesilmesinde bir ayak diyetinin üçtebirine
hükmetti."
17712- İbn Şihab
(ez-Zühri) bildiriyor: "Hz. Ömer, sakat elin kesilmesinde bir el diyetinin
üçtebirine, sakat ayağın kesilmesinde bir ayak diyetinin üçtebirine
hükmetti."
17713- Katade der ki:
"Bir eli sakat olan kişinin sağlam elinin kesilmesi durumunda kendisine
iki el diyeti ödenir."
17714- Katade der ki:
"Ömer b. el-Hattab, sakat elin kesilmesinde bir el diyetinin üçtebirine
hükmetti."
17715- İbn Abbas
kanalıyla Hz. Ömer' den aynısı rivayet edilmiştir.
Tahric: Hişam
ed-Destuvai, Katade' den rivayet etti. Bak: el-Muhalıd (10/441).
17716- Hz. Ömer der ki:
"Sakat elde, siyahlaşmış dişte ve görme özelliği olmayan ama gözbebeği
sağlam olan gözde diyet her bir organın diyetinin üçtebiridir. "
17717- ibrahim(-i Nehai)
der ki: "Görme yetisi olmayan gözde, siyahlaşmış dişte, sakat elde,
hadımın erkeklik organında ve dilsizin dilinde hükümet-i adl vardır."
17718- Zühri der ki:
"Sakat elin kesilmesinde bir el diyetinin yarısı vardır."
Fazlalık Olan Parmakta
Diyet
17719- Zeyd der ki:
"Fazlalık olan parmakta bir parmak diyetinin üçtebiri vardır. "
17720- İbn Cüreyc der
ki: Alimlerin şöyle dediğini işittim: "Fazlalık olan parmağın veya
fazlalık olan dişin kesilmesi veya sökülmesinde diyet olarak bir şey yoktur.
Ancak sökülen veya kesilen yerde bir sakatlık bırakıyorsa diyeti ona göre
hesaplanır."
17721- Ma'mer der ki:
"Bana ulaşana göre fazlalık olan diş ile fazlalık olan parmakta normal
parmak veya diş diyetinin üçtebiri vardır."
Süfyan der ki:
"Fazlalık olan parmakta hükümet-i adı vardır."
17722- Hammad
bildiriyor: ibrahım(-i Nehai). parmakları sakat olan bir elin kasıtlı bir
şekilde kesilmesi durumuyla ilgili olarak: "Sağlam olan tarafın diyeti
ödenir, sakat olan parmaklar için de taraflar arasında anlaşma sağlanır"
dedi.
El veya Ayağın
Kırılmasında Diyet
17723- İbn Cüreyc der
ki: Ata (b. Ebi Rebah) bana: "Elin veya ayağın veya köprücük kemiğinin
kırılması ve tedavi edilip iyileştirilmesinde diyet olarak bir şey vardır,
ancak ne olduğu bana ulaşmış değildir."
17724- Ma'mer
bildiriyor: Katade: "Elin veya ayağın veya dirseğin veya uyluğun veya
pazunun veya bacağın kırılması ve tedavi edilip iyileştirilmesinde diyet olarak
her biri için yirmi dinar vardır" dedi. Bana ulaşana göre Katade bunu
Süleyman b. Yesar kanalıyla Hz. Ömer'den nakletmiştir. Ayrıca Katade:
"Şayet bu kırıklar iyileştikten sonra geriye bir sakatlık bırakırsa diyet
olarak kırk dinar ödenir" dedi.
17725- Abdurrezzak der
ki: (Kadı) Şureyh: "Kırık el veya ayak iyileştiği zaman diyet olarak bir
şey gerekmez" derdi. Bu da el veya ayağın eski gücüne kavuşması durumunda
geçerlidir.
17726- ikrime b. Halid
bildiriyor: Nafi' b. Alkame'ye kırılan bir ayak davası getirilince şöyle dedi:
Asım b. Süfyan, Süfyan b. Abdillah'ın Ömer b. el-Hattab'a mektup yazıp bu
konuyu sorduğunu; Hz. Ömer'in cevaben:
"Elde veya ayakta
olan kırıkta beş ukiyye ödenir" yazdığını bana bildirene kadar böylesi
davalarda diyet olarak beşyüz dirheme hükmediyorduk."
ibn Cüreyc der ki:
ikrime'ye: "(Beş ukiyyenin verilmesi için) tedavi sonrası ayak veya elde
bir sakatlık ile bir kusurun kalmaması gerek, değil mi?" diye sorduğumda:
"Evet!" dedi. Sonrasında Nafi' b. Alkame söz konusu davada diyet
olarak ikiyüz dirheme hükmetti.
17727- Hz. Ömer der ki:
"Bacak veya dirsek kırılır da tedavi edilip geriye herhangi bir sakatlık
kalmadan iyileşirse diyet olarak yirmi dinar veya iki tane dört yaşına girmiş
dişi deve verilir."
17728- Bişr b. Asım
bildiriyor: "Bir kölemiz Mekke'de işçi olarak çalışır, bir bahçenin
bekçiliğini yapardı. Bazı çocuklar bahçeye girince onları kovaladı. Çocuklardan
birine vurunca pazularından birini kırdı. Daha sonra çocuğun pazusu tedavi
edilip eski haline geldi ve geriye herhangi bir kusur ve sakatlık kalmadı. İbn
Alkame önce bu davada kölenin beşyüz dirhem ödemesine hükmetti. Ancak Amir(-i Şa'bi)'nin
bu konuda kendisine yazdığı ve içeriğini bilmediğim bir mektubun ardından İbn
Alkame bu meblağı ikiyüz dirheme indirdi."
17729- Asım b. Süfyan
bildiriyor: Hz. Ömer, Süfyan b. Abdillah'a:
"Kırılan ve tedavi
edilip geriye herhangi bir sakatlık kalmadan iyileşen kollardan her biri için
diyet olarak ikiyüz dirhem ödenir" şeklinde bir mektup yazdı.
17730- Ebu Bekr b.
Muhammed b. Amr b. Hazm der ki: "Mervan (b. elHakem), kırılan sonra da
tedavi edilip iyileştirilen bir ayakta diyet olarak iki genç deveye
hükmetti."
17731- Ömer b. Abdilaziz
der ki: Taif valisi Süfyan b. Abdillah, kırılan ayağın diyeti konusunu danışmak
üzere Hz. Ömer'e bir mektup yazdı. Hz. Ömer cevaben: "Şayet tedavi edilip sakat
kalmadan eski haline gelirse dört yaşında iki dişi deve ödenir" diye
yazdı.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: