musannef

Abdurrezzak

Diyetler

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Dişlerde Diyet

 

17488- Abdullah b. Ebi Bekr, babasından, o da dedesinden bildirir: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize gönderdiği mektupta her dişte diyet olarak beş deve ödenir."

 

 

17489- Hişam b. Urve bildiriyor: "Babam (Urve), dişleri diyette birbirlerine eşit tutardı."

 

 

17490- İbn Tavus, babasından (Tavus'tan) bildirir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dişlerden her biri için diyet olarak beş deveye hükmetti. Ancak bilirkişi ile mütehassısların da görüşleri doğrultusunda bazı dişler diğerlerinden üstün tutulabilir."

 

 

17491- İbn Tavus bildiriyor: Babama: "Diyeti almaya hangi dişlerden başlanır?" diye sorduğumda: "Dişlerin en üstünü olan ön kesici dişlerden" cevabını verdi.

 

 

17492- Hz. Ali der ki: "Dişlerin her biri için diyet olarak beş deve vardır."

 

 

 

17493- Şureyh bildiriyor: Ömer bana: "Dişler diyette birbirlerine eşittirler" şeklinde bir mektup yazdı.

 

 

 

17494- Ma'mer'in bildirdiğine göre Zühri ile Katade şöyle demiştir:

"Dişlerin her biri için diyet olarak beş deve vardır. Bu konuda ağzın alt ve üst dişleri ile alt ve üst azı dişleri birdir."

 

 

 

17495- Ebü Gatafan bildiriyor: Mervan azı dişlerinde diyet konusunu sormak üzere beni İbn Abbas'a yolladı. İbn Abbas: "Azı dişlerde diyet olarak beşer deve vardır" dedi. Mervan bu cevabı duyunca beni İbn Abbas'a geri yolladı ve: "Ön dişlerin diyetini azı dişlerin diyetiyle eşit mi kılıyorsun?" diye sormamı istedi. İbn Abbas cevaben: "Her ne kadar sen bu eşitliği sadece parmaklarda görüyor olsan da dişlerde de diyet aynıdır" dedi.

 

 

 

17496- Hz. Ömer'in azatlısı Eslem'in bildirdiğine göre Hz. Ömer: "Azı dişlerinde diyet olarak birer deve vardır" demiştir.

 

 

 

17497- İbn Şübrüme bildiriyor: "Ömer b. el-Hattab azı dişlerinde diyeti beşer deve kıldı."

 

 

 

17498- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Dişlerin diyeti nasıldır?" diye sorduğumda şu cevabı verdi: "Kesici dişler, köpek dişleri ve azı dişleri için diyet olarak beşer deve vardır. Diğer dişler için de ikişer deve vardır. Bu konuda üst dişler ile alt dişler arasında fark yoktur. Üst azı dişleri ile alt azı dişleri arasında da fark yoktur."

 

 

 

17499- Abdullah b. Amr der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) diyet konusunda parmaklar ile dişlerin kendi aralarında birbirlerine eşit olduğuna hükmetti."

 

Tahric: Ebu Davud (4564); Nesai (8/55); İbn Mace (2653) ve Ahmed, Müsned (2/182) rivayet ettiler.

 

 

 

17500- Muhammed b. Raşid der ki: Mekhül'un: "Diyet konusunda parmaklar kendi aralarında, dişler de kendi aralarında eşittirler" dediğini işittim.

 

 

 

17501- İbn Cüreyc der ki: "ibn Ebi Necih'in bana bildirdiğine göre kendisi de bu konuda Ata (b. Ebi Rebah) gibi düşünmektedir."

 

 

 

17502- Amr b. şuayb'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Her bir dişte diyet olarak beş deve ya da aynı değerde altın veya gümüş veya koyun vardır" buyurmuştur.

 

Tahric: Ebu Davud (4563, 4564); Nesai (8/55, 58) ve Ahmed, Müsned (2/217) rivayet ettiler.

 

 

 

17503- İbn Ebi Müleyke der ki: Alkame'nin yanındayken dişlerin diyeti konusunda Haris b. Abdillah b. Ebi Rabia bana muhalefet ederek: "Muaviye diyet konusunda azı dişlerini diğer dişlere üstün tuttu" dedi. Ben ise: "Hayır! Şayet dişler arasında üstünlük alacaksa ön kesici dişlerin diğerlerine üstün tutulması gerekirdi" karşılığını verdim.

 

 

 

17504- Süleyman b. Musa der ki: Ömer b. Abdilazız'e ait bir mektupta:

"Dişlerde diyet olarak beşer deve vardr" yazılıdır.

 

 

 

17505- Tavus der ki: "Üstteki köpek dişleri ile alttaki köpek dişleri diyette azı dişlere üstün tutulurlar. Azı dişlerinde ise diyet yaşı küçük develerden verilir."

 

 

 

17506- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Kadının bütün dişlerinin dökülmesinde diyet ne kadardır?" diye sorduğumda: "Elli devedir" cevabını verdi.

 

 

 

17507- Said b. el-Müseyyeb der ki: Ömer b. el-Hattab, ağzın üst ve alt tarafında bulunan ön dişler için diyet olarak beş genç deveye, azı dişler için ise birer deveye hükmetti. Muaviye, kendi döneminde azı dişlerinden yaralanınca: "Ben, dişler konusunu Ömer'den daha iyi biliyorum" dedi ve azı dişlerinden her biri için diyet olarak beşer deveye hükmetti. Hz. Ömer'in hükmüne göre ağzın tümü yaralansa diyet azalır. Oysa Muaviye'nin hükmüne göre böylesi bir durumda diyet daha da artar. Ben olsam azı dişlerden her biri içi diyet olarak ikişer deveye hükmederdim. Bu şekilde ağzın tümü yaralanacak olsa tam diyet verilmiş olurdu. 

 

Tahric: Malik, Muvatta, Yahya b. Said' den kısa bir metinle rivayet etti.

 

 

 

17508- Ezher b. Muharib der ki: iki adam (kadı) Şureyh'in huzurunda davalaştılar. içlerinden biri diğerinin ön kesici dişlerinden birini kırmış, diğeri ise onun azı dişini kırmıştı. Şureyh: "Ön dişlerin güzelliği ile azı dişlerin faydasını düşünecek olursak dişe karşı diş olmuş" hükmünü verdi.

 

Sevri der ki: Şureyh'ten başkası ise bu konuda: "Ön dişe karşı ön dişte, azı dişe karşı da azı dişte kısas yapılır" demiştir.

 

 

 

Dişin Çatlaması

 

17509- Zeyd b. Sabit der ki: "Darbe alan dişte (diyeti belirlemek üzere) bir yıl beklenir. Şayet bu süre içinde siyahlaşırsa tam diş diyeti ödenir. Aksi takdirde sadece siyahlaşan kısım için bu oran üzerinden bir hesap yapılıp diyet ödenir."

 

 

 

17510- Başka bir kanalla (kadı) Şureyh'ten aynısı rivayet edilmiştir.

 

 

 

17511- ibrahım(-i Nehai) der ki: "Darbe alan dişte (diyeti belirlemek üzere) bir yıl beklenir. Şayet bu süre içinde siyahlaşırsa tam diş diyeti ödenir. Aksi takdirde hükümeı-i adl vardır."

 

 

 

17512- Abdulazız b. Ömer bildiriyor: Ömer b. Abdilazız'in mektuplarından birinde Ömer b. el-Hattab'ın şöyle dediği yazılıdır: "Dişte diyet olarak beş deve ya da aynı değerde altın veya gümüş vardır. Diş kırılmayıp siyahlaşırsa tam diş diyeti ödenir. Şayet bir kısmı kırılıp siyahlaşırsa aynı oran üzerinden kırığın miktarı hesaplanıp diyeti ödenir. Kadının dişinde de aynı şey geçerlidir."

 

 

 

17513- Katade der ki: "Darbe alan dişte (diyeti belirlemek için) beklenir.

Şayet bir yıl içinde siyahlaşırsa tam diş diyeti ödenir."

 

 

 

17514- Katade der ki: "Şayet diş kırılır da siyahlaşmazsa kırık miktarınca hesaplanıp diyeti ödenir. Kırılan ön dişte de kırık miktarı hesaplanıp diyeti ödenir."

 

 

 

17515- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "Darbe alan dişin yerinden çıkması, sallanması veya siyahlaşması hükümde birdir."

 

 

 

17516- Abdulkerım bildiriyor: Darbe alan diş konusunda Hz. Ali:

"Siyahlaşması durumunda tam diş diyeti ödenir" dedi.

 

 

 

17517- Davud b. Ebi Asım der ki: "Abdulmelik (b. Mervan) darbe alan dişin siyahlaşması durumunda tam diş diyetine hükmetti."

 

 

 

17518- İbn Cüreyc der ki: "ibn Şihab'ın bana bildirdiğine göre darbe alıp siyahlaşan dişte tam diş diyeti ödenir."

 

 

 

17519- Abdulaziz b. Ömer der ki: "Ömer b. Abdilaziz'e (alimler tarafından) gelen mektuplarda, darbe alan diş çatlar da beyaz ve sağlam olarak kalıp parçalanmazsa çatladığı için bir diş diyetinin yarısının ödeneceği konusunda ittifak edilmiştir."

 

 

 

17520- Abdulkerim bildiriyor: Ebu Said -sanırım Hz. Ali'den naklen- şöyle dedi: "Darbe alıp da siyahlaşmasından endişe edilen diş için bir yıl beklenir. Şayet bu süre içinde siyahlaşırsa tam diş diyeti ödenir. Siyahlaşmaması durumunda ise herhangi bir bedel vermek gerekmez."

 

Abdulkerim der ki: "Darbe almasının üzerinden bir yıl geçtikten sonra dişin siyahlaşması durumunda herhangi bir bedelin verilmesi gerekmediği de söylenmiştir. "

 

 

 

Darbe Alan Siyah (Çürümüş) Dişin Diyeti

 

17521- Katade der ki: Ömer b. el-Hattab, siyah dişin kırılmasında, görmeyen ama gözbebeği sağlam olan gözde ve sakat olan elin yaralanması durumunda organın tam diyetinin üçte birine hükmetti."

 

 

 

17522- İbn Abbas da Hz. Ömer'den aynısını rivayet etmiştir.

 

 

 

17523- ibrahım(-i NehaI) der ki: "Siyah dişin kırılması durumunda hÜkÜmet-i adı vardır."

 

 

 

17524- ibnu'I-Müseyyeb der ki: "Darbe alan diş siyahlaşırsa tam diş diyeti ödenir. Siyahlaştıktan sonra bir daha darbe alması durumunda yine tam diş diyeti ödenir."

 

 

 

17525- İbn Cüreyc der ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Siyahlaşmış diş çıkarılır mı?" diye sorduğumda: "Siyah da olsa bir güzellik katar ve boşluk bırakmaz" cevabını verip bu konuda kendisine bir şeyin ulaşmadığını ifade etti. Ona: "Daha önceden diyeti alınmış siyah dişin yeniden darbe alması durumunda diyet ödenir mi?" diye sorduğumda: "Evet!" cevabını verdi.

 

 

 

17526- Mücahid: "Siyahlaşan ve sallanan dişin darbe alıp düşmesi durumunda, daha önceden diyeti alınmış olsa dahi yine de diyetinin yarısı ödenir" demiştir.

Abdurrezzak der ki: Ma'mer ise İbn Ebi Necih'ten bunu aktarırken Mücahid'in: "Siyahlaşmış dişin darbe alması durumunda tam diyetinin dörttebiri ödenir" dediğini zikreder.

 

 

 

17527- Davud b. Ebi Asım bildiriyor: "Abdulmelik (b. Mervan) darbe alıp siyahlaşan dişte tam diş diyetinin ödeneceğine hükmetti. Daha sonra aynı dişin darbe alıp düşmesi durumunda da tam diş diyetinin ödeneceğine hükmetti. "

 

 

 

17528- Ömer b. el-Hattab der ki: "Darbe ile çıkarılan siyahlaşmış dişte tam diyetin üçtebiri vardır."

 

 

 

17529- Abdulazız b. Ömer bildiriyor: "Ömer b. el-Hattab, siyahlaşmış dişin kırılması durumunda tam diş diyetinin üçtebirine hükmetti."

 

 

 

Fazlalık Olan Dişin Diyeti

 

17530- Zeyd b. Sabit der ki: "Fazlalık olan dişte tam diş diyetinin üçtebiri ödenir."

 

 

 

17531- Abdurrezzak başka bir kanalla aynısını bildirir.

 

 

 

Sallanan Dişin Diyeti

 

17532- Abdurrezzak bildiriyor: Ma'mer'e, bir adamın sallanan dişine vurup onu düşüren kişinin durumu sorulunca: "Diyet olarak yirmibeş dinar öder" dedi.

 

 

 

17533- Abdurrezzak bildiriyor: Ma'mer'e, darbe alan, ancak düşüp kırılmayan sadece iltihaplanan dişin durumu sorulunca: "Sararması halinde hükümet-i adl vardır" dedi.

 

 

 

Süt Dişleri Dökülmemiş çocuğun Dişlerinde Diyet

 

17534- Sevri bildiriyor: Şa’bi, süt dişlerini dökmemiş çocuğun dişleri konusunda: "Diyet olarak herhangi bir şey yoktur" dedi. Başkası ise:

"Hükümet-i adı vardır" dedi.

 

 

 

17535- Amr b. Malik bildiriyor: "Ömer b. el-Hattab, süt dişlerini dökmemiş çocuğun her bir dişi için bir deveye hükmetti."

 

 

 

17536- Ebu Hanıfe: "Süt dişlerini dökmemiş çocuğun dişlerinde hükümet-i adı vardır" dedi. Zeyd b. Sabit ise: "Her diş için on dinar vardır" dedi.

 

 

 

17537- İbn Sırın bildiriyor: Abıde(tu's-Selmanı), süt dişlerini dökmemiş çocuğun dişlerinde diyet olarak bir şey hüküm kıldı, ancak ne olduğunu hatırlamıyorum."

 

 

 

17538- Mekhul der ki: "Süt dişlerini dökmemiş çocuğun her bir dişi için genç bir deve vardır ve diyette bütün dişleri eşittir."

 

 

 

17539- Ömer b. Abdilazız der ki: "Süt dişlerini dökmemiş çocuğun dişi darbe aldığı zaman bir yıl beklenir. Şayet bu bir yıl içinde yerine diş çıkarsa diyet gerekmez. Çıkmaması halinde kısas yapılır."

 

 

 

17540- İbn Cüreyc bildiriyor: Çocuğun, süt dişlerini dökmemiş bir çocuğun dişini kırması konusunda İbn Şihab (ez-Zühri): "Yargıcın takdir edeceği bir miktarı ona öder" dedi.

 

 

 

17541- Ma'mer bildiriyor: "Küfe'nin alimlerinden biri, süt dişlerini dökmemiş çocuğun her bir dişi için bir deveye hükmetti. Başkası ise her bir diş için tam diş diyetinin beştebirinin ödeneceğini söyledi."

 

 

 

Kişinin, Kısasla Sökülen Dişini Yerine Takması

 

17542- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "Kişi kısas ile sökülen dişini geri yerine takıp da bu dişi tuttuğu zaman bir sakıncası olmaz."

Abdurrezzak der ki: "süfyan ise bu dişin geri sökülmesi gerektiğini söyledi."

 

 

 

17543- ibnu'I-Müseyyeb der ki: "Şayet kısasta diş kökten sökülmemişse bu dişin bir daha sökülmesi gerekmez. Bu da birinin elini kıran kişinin kısas olarak elinin kırılması, ancak kısasla eli kırılan kişinin eli iyileşirken, kısasa sebep olan kişinin elinin sakat kalması gibidir."

 

 

 

17544- Ma'mer bildiriyor: Ata el-Horasanı de Ata (b. Ebi Rebah)'ın sözünün aynısını söyledi. Bana bildirilene göre ibnu'l-Müseyyeb: "Diş kısas olarak sadece bir defa sökülebilir" demiştir.

 

 

 

17545- Sevri der ki: "Kişi birinin ön kesici dişlerinden birini darbe ile bir daha çıkmayacak şekilde söktüğü zaman kısas uygulanır. Kısasla sökülen dişin yerine başka bir diş çıkmasına da izin verilmez. Kişi ön dişlerinden birini söken kişinin kısasla dişini söktükten sonra yerine yeni bir diş çıkması halinde onu da sökme hakkı vardır."

 

 

 

17546- Ya'la b. Umeyye der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Zorluk Ordusu içinde savaşa çıktım. Bu savaş benim en sağlam amellerimden biridir. Bir işçim vardı ve bu işçi başka biriyle kavga etti. içlerinden biri diğerinin elini ısırdı. ısırılan kişi elini sert bir şekilde çekince ısıran kişinin ön dişlerinden biri yerinden söküldü. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiklerinde dişi sökülen adamın bu dişini heder saydı. Sanırım o zaman ısıran adama: "Devenin ısırması gibi ısırman için elini ağzında mı bıraksaydı!" buyurmuştu.

 

Tahric: Buhari (3/116, 4/65) ve Müslim 23 (1674) rivayet ettiler.

 

 

 

Isırılan Elin Çekilmesiyle Dişin Sökülmesi

 

17547- Mücahid der ki: Ya'la b. Umeyye'nin işçisi bir adamın elini ısırmış, adam elini sert bir şekilde çekince işçinin ön dişlerinden ikisi yerinden sökülmüştü. Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldiklerinde: "Kişi kardeşinin elini deve gibi ısırmışken bir de diyet mi isteyecek!" buyurdu ve dişler için diyete hükmetmedi. 

 

Tahric: Nesai (8/29, 30), Mücahid kanalıyla rivayet etti.

 

 

 

17548- imran b. Husayn der ki: Adamın biri birinin elini ısırdı. Adam da elini sert bir şekilde çekince ısıran adamın ön dişlerinden biri söküldü. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) dişi kopan adama diyet vermedi ve ona: "Deve gibi sen de kardeşinin elini parçalamak mı istiyorsun!" diye çıkıştı. 

 

Tahric: Müslim (2/58); Buhari (9/19); Tirmizi (2/314) ve Ahmed, Müsned (4/430) rivayet ettiler.

 

 

 

17549- Abdurrezzak başka bir kanalla aynısını bildirir.

 

 

 

17550- Katade bildiriyor: Böylesi bir durumda Hz. Ali, dişi sökülen adama: "istersen kendi elini ısırması için adamın ağzına koy, sonra da sert bir şekilde çek" dedi ve diyet olarak bir şey vermedi.

 

 

 

17551- İbn Ebi Muleyke bildiriyor: Adamın biri birinin elini ısırmış, ısırılan adam da elini sert bir şekilde çekince ısıran adamın ön dişlerinden biri sökülmüştü. Dişi sökülen adam dava için Hz. Eba Bekr'e gelince: "Onun da sağ eli ısırılacak" dedi.

 

 

 

17552- (Kadı) Şureyh: "Isıran şeyin ağzından elini çekip kurtar" demiştir.

 

 

 

17553- Ma'mer bildiriyor: Birinin ısırmasından dolayı parmağı sakat kalan kişi hakkında Zühri şöyle dedi: "Isıran kişiye kısas uygulanır. Kısas sonunda onun da parmağı sakat kalırsa kısas tamamlanmış olur. Kısas sonunda parmağı sakat kalmaz iyileşirse bu durumda parmağı sakat kalan kişiye bir parmak diyeti öder. Kendisine kısas yapılan kişinin bunun sonucunda eli sakat kalırsa ölümüne sebep olsa dahi bunda sadece el diyeti ödenir. Zira kısası emreden Yüce Allah'tır. Kısası yapan kişi bunu yaparken karşı tarafa gelebilecek her türlü zararda sadece diyet öder. Ancak kısası yaparken aşırıya kaçıp kısas yapması gerekenden fazlasını yaparsa bu durumda diyet ödemek yerine ona da kısas yapılır."

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Dilde Diyet