musannef Abdurrezzak |
Şahidlikler |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Suçlananın, Zulmedenin
ve Zanlının Şahitliği
15360 İbn Cüreyc der ki:
Amr b. Şuayb: "Yüce Allah iki adaletli şahit tutulmasını emretti"
dedikten sonra: "Şüphesiz, Allah'a verdikleri sözü ve yeminlerini az bir
karşılığa değişenler var ya, işte onların ahirette bir payı yoktur. Allah,
kıyamet günü onlarla konuşmayacak, onlara bakmayacak ve onları
temizlemeyecektir. Onlar için elem dolu bir azap vardır"[Al-i İmran, 77]
ayetini okudu. Sonra: "Kişi şahitlik edeceği şeye baksın ve şahitliğin
arkasında neler olduğunu düşünsün" dedi.
15361- Mansur der ki:
ibrahim(-i Nehai)'ye: "Müslümanlardan adil / dürüst olanlar
kimlerdir?" diye sorduğumda: "Haklarında şüphe edildiği görülmeyen
kişilerdir" karşılığını verdi.
15362- ishak b. Raşid,
babasından bildiriyor: Ömer b. Abdilazız (valilere) şöyle yazdı: "Ancak
itham edilmemiş adil kişilerin şahitliği kabul edilir. Bize ulaşana göre
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Hain erkeğin, hain kadının,
kardeşine karşı kin besleyen kişinin şahittiği ve İslam'da bid'at çıkaran
erkeğin ve kadının şahitliği kabul olunmaz'' buyurmuştur."
15363- Ömer b. Abdilazız
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hain erkeğin, hain
kadının, kardeşine karşı kin besleyen kişinin şahittiği ve İslam'da bid'at
çıkaran erkeğin ve kadının şahittiği kabul olunmaz" buyurmuştur.
15364- Amr b. Şuayb, babasından,
o da dedesinden bildirir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hain
erkeğin, hain kadının, kardeşine karşı kin besleyen kişinin ve kani'in Ehl-i
Beyte (veya aileye) şahittiği kabul olunmaz. Fakat başkaları için yaptıkları
tanıklık geçerlidir" buyurmuştur. (Ravi) der ki: Kani, Ehli-Beyt'in
(ailenin) kendilerine harcamada bulunduğu kişilerdir (hizmetçi ve işçilerdir).
Tahric: Ebu Davud (s.
506), Hafs b. Ömer kanalıyla Muhammed b. Raşid'den ve İbn Mace (2366) rivayet
ettiler.
15365- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hasmın ve zanlı kişinin
şahadeti caiz değildir" diye nida etmesi için bir münadiyi çarşıya
gönderdi. "Zanl, kişi kimdir?"
diye sorulunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): 'Dini açıdan suçlamaya
maruz kalmış kişidir" buyurdu.
Tahric: Beyhaki
(10/201), Muhammed b. Zeyd b. Muhacir kanalıyla Talha'dan mürsel olarak rivayet
etti. Ebu Davudı Merasil'inde (422)
rivayet etti.
15366- Abdurrahman b.
Ferruh bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Zanlı
kişinin (dini zayıf olanın veya soyunu gerçeğinden başkalarına nisbet edenin),
kişinin düşman olduğu kişiye karşı ve akılsız kişinin şahitliği caiz
değildir" buyurmuştur.
Tahric: Ebu Davud,
Merasil'inde (423), "İbn Ebi Zi'b-Abdurrahman b. el-A'rec" kanalıyla
mursel olarak rivayet etti.
15367- Amr b. şuayb der
ki: Allah ve Resulü: "Hain erkeğin, hain kadının ve hasmın kin beslediği
kişiye karşı şahittiği kabul olunmaz" diye hükmettiler.
Tahric: Beyhaki
(10/201), "Ka'nebi-A'rec" kanalıyla rivayet etti.
15368- ibrahım(-i
NehaI): "Talakta, ne zanlının ne de suçlayanın şahitliği caiz
değildir" dedi.
15369- ismail bir
kişiden bildirir: "Bir kişi (Kadı) Şureyh'in yanında şahitlik etti ve Şureyh
bu kişinin arkadaşının lehine hüküm verdi. Ancak hasım kalkıp Şureyh'e durumu
anlatmak isteyince şahitlik eden kişi onu geri çekti. 'Bunun üzerine Şureyh bu
kişinin şahitliğini geçersiz saydı."
Tahric: Veki',
Ahbaru'l-Kudatta (2/315)1 Habıb b. Ebi Sabit kanalıyla başka bir lafızla
rivayet etti.
15370- A'meş, Umare veya
Yahya kanalıyla bildiriyor: Kolları dar olan kaban giymiş bir adam (Kadı)
Şureyh'in yanında şahitlik etti. Şureyh bu kişiye: "Namaz kılabiliyor
musun?" diye sorunca, adam: "Evet" karşılığını verdi.
"Abdest alabiliyor musun?" diye sorunca, adam yine: "Evet"
karşılığını verdi. Şureyh: "Nasıl abdest almaktasın?" diye sorunca,
adam abest almak için ellerini kabanın kollarından çıkarmak istedi, ama çıkaramadı.
Bunun üzerine Şureyh bu kişinin şahitliğini kabul etmedi.
Tahric: Farklı
kanallarla Veki'ı Ahbaru'l-Kudat'ta (2/300, 368) rivayet etti.
15371- Muhammed (b.
Sirin) der ki: (Kadı) Şureyh'in şöyle dediğini işittim: "Hasmın, ortağın,
borcu ödeyecek kişinin, şahitliğiyle kar elde edecek kişinin ve şüphelinin
senin aleyhinde edecekleri şahitliği kabul etmem. (Hüküm verecek olan kişi
olarak) sen de getirilen şahidin durumunu sor. Şayet: "Nasıl biri olduğunu
Allah bilir" derlerse, doğrusunu Allah bilir, ama: "Durumu hakkında
şüphedeyiz" demekten çekindikleri için:
"Durumunu Allah
bilir" diyorlardır. Durumu şüpheli olan birinin de şahitliği geçerli
olmaz. Ancak şahit hakkında: "Bildiğimiz kadarıyla bu kişi adalet sahibi
ve kendisinden razı olunacak biridir" denilirse şahitlikleri kabul
edilir."
Tahric: Veki',
Ahbaru'l-Kudat'ta (2/341) Hammad b. Zeyd kanalıyla Eyyub'dan rivayet etti.
15372- (Kadı) Şureyh der
ki: "Karşı tarafın şahidinin kötü biri olduğunu söyleyen hasmın,
şahitliğiyle kar elde edecek kişinin, kölenin, işçinin, ortağın aleyhte
edecekleri şahitliği kabul etmem. (Hüküm verecek olan kişi olarak) Sen de
getirilen şahidin durumunu sor. Şayet: "Nasıl biri olduğunu Allah
bilir" derlerse, doğrusunu Allah bilir ama: "Durumu hakkında
şüphedeyiz" demekten çekindikleri için: "Durumunu Allah bilir"
diyorlardır. Durumu şüpheli olan birinin de şahitliği geçerli olmaz. Ancak
şahit hakkında:
"Bildiğimiz
kadarıyla dürüstlük sahibi bir müslümandır" derlerse inşaallah öyledir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: