musannef

Abdurrezzak

Alışveriş

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Kişinin Borcundan Dolayı Hapsedilmesi

 

15309- İbn Sirın der ki: iki kişinin ödeme vakti gelmiş bir borç için (kadı) Şureyh'in yanında davalaştığına şahit oldum. Yanındakilerden biri: "Bu kişi zor durumdadır. Yüce Allah: ''Eğer borçlu darlık içindeyse, ona eli genişleyinceye kadar mühlet verin''[Bakara, 280] buyurmaktadır" deyince, Şureyh şu karşılığı verdi: "Bu ayet, faiz muamelesi hakkındadır. Ensar arasında faiz muamelesi yapılmaktaydı. Yüce Allah: ''Hiç şüphesiz Allah size, emanetleri ehline teslim etmenizi ve insanlar arasında hükmettiğiniz zaman adaletle hükmetmenizi emreder''[Nisa, 58] buyurmaktadır. Hayır, Vallahi Allah kendisine muhalefet edesiniz diye bir emir vermez. Borcunu ödeyene kadar onu şu direğin yanına hapsedin.''

 

Tahric: Veki' (2/260), Hammad b. Zeyd kanalıyla Eyyub'dan rivayet etti.

 

 

 

15310- İbn Sirin der ki: "(Kadı) Şureyh, borçlu hakkında hüküm kıldığı zaman borcunu ödeyene kadar onu mescitte hapsederdi. Ödemediği takdirde de hapse atılmasını emrederdi."

 

 

 

15311- Şa’bi der ki: "Böylesi bir durumda borcunu ödemeyen kişinin hapsedilmesine hükmetmeyecek olursam alacaklının hakkını yok saymış olurum."

 

 

 

15312- Cabir bildiriyor: Şa’bi: "Ödenmeyen borçtan dolayı hapiste didik vardır" dedi. Hz. Ali de borcunu ödemeyen kişinin hapsine hükmederdi.

 

 

 

15313- Behz b. Muaviye'nin babasından, onun da dedesinden bildirdiğine göre Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir adamı bir suçlamadan dolayı bir süre hapsettikten sonra serbest bırakmıştır.

 

Tahric: Ebu Davud (3630); Nesai (8/67), Ma'mer kanalıyla ve Tirmizi (2/314), İbnu'l-Mübarek kanalıyla Ma'mer' den rivayet etti.

 

 

 

15314- Tavus: "Kişi, verilen hükmü kabul etmediği zaman hapsedilir" dedi.

 

 

 

Akraba Olan Savaş Esirleri Satışta Biribirinden Ayrılır mı? Köle istemediği Bir Yere Satılabilir mi?

 

15315- İbn Mes'üd bildiriyor: Allah Resülü' ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beştebirden esirler verilirdi. Allah Resulü de (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlardan ev ahalisini bir yere verir ve onları ayırmayı sevmezdi. Ma'mer hadisinde şu ifade yer almıştır: "Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), İbn Mes'üd'a bir ev halkını olduğu gibi göndermiştir. ''

 

Tahric: İbn Mace (2248) rivayet etti. Beyhaki (9/128), Ebu Avane kanalıyla; Şeybani ve Kays hepsi de Cabir'den rivayet ettiler.

 

 

 

15316- Ümmü Fatıma binti Hüseyn bildiriyor: Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Zeyd b. Harise'yi bir müfreze ile birlikte gönderdi. Esirler ele geçirmişlerdi. Zeyd b. Harise bir bineğe ihtiyaç duyunca kölenin birini sattı. Kölenin annesi ağlar vaziyette gelince onu gören Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Zeyd b. Harise'ye (kadının ağlama sebebini) sordu. Zeyd b. Harise:

"Bir bineğe ihtiyacım olunca oğlunu sattım (ve binek aldım)" dedi. Bunun üzerine Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Git satışı iptal et veya onu satın al"

buyurdu. Sonra Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu Hz. Ali'ye hibe etti. Bu kişi Hz. Ali'nin (beytülmal) bekçisi idi ve bir çocuğu olmuştu.

 

 

 

15317- Cafer b. Muhammed, babasından bildiriyor: Ebu Useyd, Bahreyn' den esirlerle gelmişti. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağlayan bir kadına bakıp: "Niçin ağlıyorsun?" diye sordu. Kadın: "Oğlum satıldı" cevabını verince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Useyd'e: "Sen bunun oğlunu mu sattın?" diye sordu. Ebu Useyd: "Evet" cevabını verince: "Kime sattm?" diye sordu. Ebu Useyd: "Abbas oğullarına" dedi. Bunun üzerine, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bizzat sen bineğine bin ve onu gidip getir" buyurdu. 

 

Tahric: Farklı kanallarla Beyhaki (9/126) rivayet etti.

 

 

 

15318- Cabir (el-Cu'fi) adını söylediği bir kişiden naklen bildiriyor: İbn Ömer'e Basra'dan bir cariye satın aldım. Cariye İbn Ömer'in yanına girince ağlamaya başladı. İbn Ömer: "Niçin ağlıyorsun?" diye sorunca, cariye: "Babamı hatırladım" dedi. Bunun üzerine İbn Ömer onu azad etti.

 

 

 

15319- Abdurrahman b. Ferruh, babasından bildiriyor: Ömer b. elHattab: "Esirler satıldığı zaman iki kardeşi birbirinden ayırmayın" diye ferman yazdı.

 

 

 

15320- Abdurrahman'ın bildirdiğine göre babası: "Ömer b. el-Hattab, bir önceki rivayette olduğu gibi bir mektup yazmıştır" dedi.

 

Tahric: Beyhaki (9/128), İbnu'l-Mübarek kanalıyla Sevri' den rivayet etti.

 

 

 

15321- Humeyd b. Hilal bildiriyor: Osman b. Affan, Hakim b. ikal veya başka birine kendisine bir köle almasını emretmiş ve: "Köle alırken ana ile oğlu birbirinden ayırma" demiştir.

 

Tahric: Farklı kanallarla Beyhaki (91126) rivayet etti.

 

 

 

15322- Mansur bildiriyor: ibrahim(-i Nehai): "Köle alıp satarken baba ile oğlu, anne ile oğlu ve kardeşleri birbirlerinden ayırmayı mekruh görürlerdi" dedi. Ona: "Sen, annesi yanında bulunan bir cariyeyi sattın" dediğimde: "Ben onu güzel bir yerde bıraktım ve annesi buna izin verdi" dedi.

 

 

 

15323- Hammad der ki: ibrahim(-i Nehai)'ye: "Köle alıp satarken anne ile oğlu birbirlerinden ayırmayı mekruh görürler miydi?" diye sorduğumda:

"Evet, kölelerde ticareti de sadece bundan dolayı sevmezlerdi" karşılığını verdi.

 

 

 

15324- Tavus der ki: "Önceleri bir arada getirilen köleleri birbirlerinden ayırmayı mekruh görürlerdi."

 

 

 

15325- İbn Tavus'un bildirdiğine göre babası (Tavus) Mekke ahalisinden bir kişiden Araplar içinde doğmuş babası sağ bir cariyeyi satın alıp onunla Cend'e gitmiştir.

 

 

 

15326- Şa'bi der ki: "Araplar içinde doğmuş cariyeyi eğer buluğ çağına gelmişse ve annesini istemiyorsa annesi razı olmasa da ondan ayırarak satmakta bir sakınca yoktur.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Çocuk Satmak