musannef

Abdurrezzak

Alışveriş

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Kişinin Borçlu Olarak Ölmesi

 

15257- Cabir b. Abdillah der ki: Peygamberimiz (Sallallahu aleyhi ve Sellem) borcu bulunan kişinin cenaze namazını kıldırmazdı. (Bir defasında) bir cenaze getirildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Borcu var mıdır?" diye sorunca: "Evet! iki dinar borcu var" denildi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O zaman arkadaşınızın namazını siz kilm" buyurdu. Ebu Katade: "Ya Resulallıah! Bunların ödenmesini üzerime alıyorum" dedi. Yüce Allah Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) fetihler (ile bolluk) ihsan edince şöyle buyurdu: "Ben her mümine kendi canından daha evlayım. Bunun için her kim borç bırakarak ölürse ödemesi bana aittir. Kim de mal bırakırsa (bu mal) varislerine aittir. ''

 

Tahric: Buhari; Müslim; Ebu Davud (s. 475) Abdurrezzak kanalıyla ve Nesai (4/65) rivayet ettiler.

 

 

 

15258- Ebu Katade bildiriyor: Namazını kılması için kavmimden bir cenaze Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) getirildi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arkadaşınızın borcu var mıdır?" diye sorunca: "Evet! On küsur dirhem borcu vardır" denildi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "O zaman arkadaşınızın namazını siz kılın" buyurdu. Ben: "Ya Resulallıah! Bunların ödenmesini üzerime alıyorum" deyince de namazını kıldırdı.

 

Tahric: Tirmizi (2/261), Osman b. Abdillah b. Mevheb kanalıyla İbn Ebi Katade'den; Buhari; Müslim başka bir yolla; Nesai (4/65) ve İbn Mace (2407) rivayet ettiler.

 

 

 

15259- Esma b. Ubeyd bildiriyor: Daha sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu Katade ile karşılaştı ve: "Arkadaşının borcunu ödedin mi?" diye sordu. Ebu Katade: "Ödeyeceğim" karşılığını verdi. Başka bir zaman Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yine bunu sordu. Yine başka bir zamanda bunu sorunca:

"Ödedim, ey Allah'ın Resulü!" cevabını verdi. Bunun üzerine Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şimdi arkadaşının yattığı yeri serinlettin" buyurdu.

 

 

 

15260- Muhammed b. Abbad b. Cafer der ki: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kılması için bir cenaze getirildiği zaman: "Arkadaşınızın borcu var midır?" diye sorardı. Eğer: "Evet vardır" denilirse: "Onu ödeyecek bir mal bıraktı mı?" diye sorardı. Eğer: "Evet" denilirse namazını kıldırırdı. Eğer: "Hayır (borcunu ödeyecek bir şey) bırakmadı" denilirse namazını kılmazdı.

Bir gün bir cenaze getirildi ve Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu şekilde sorunca: "Hayır (borcunu ödeyecek bir şey) bırakmadı" dediler. Bunun üzerine Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arkadaşmız namazını kendiniz kılm" buyurdu. Adamın amcası oğlu: "Onun borcunu ben üstleniyorum" deyince Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazını kıldırdı. Sonra da: "Ey Selime oğulları! Arkadaşınızın Cennete girmesini ister misiniz?" diye sordu. Selime oğulları:

"Ey Allah'ın Resülü! Bunun için ne yapmalıyız?" diye sorunca: "Onun borcunu ödeyin" buyurdu. Ravi der ki: "Sanırım Muhammed b. Abbad b. Cafer şöyle dedi: "Selime oğulları onun borcunu ödediler ve: "Onun borcu iki dinardan daha fazla değildir" dediler.

 

 

 

15261- Ebü Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Ben, Allah'm Kitab'ında müminlere herkesten daha evlayım / yakınım. Bunun için her kim borç veya bakıma muhtaç çocuklar bırakarak ölürse bana haber verin. Ben onların velisiyim. Kim de mal bırakırsa bu mal asabesine aittir.''

 

Tahric: Müslim (16) 1619 rivayet etti.

 

 

 

15262- Cabir b. Abdillah der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim bir mal bırakırsa ailesinindir. Kim de borç veya bakıma muhtaç çocuklar bırakırsa o borcu ödemek ve çocuklara bakmak bana aittir. Ben müminlere herkesten daha evıayım.''

 

Tahric: Müslim (45) 867; Ebu Davud (2954) ve İbn Mace (2416), Süfyan kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

15263- Semure b. Cundub bildiriyor: Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile bir cenazedeydik. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Burada filan oğullarından kimse var mı?" diye sordu. Ona kimse cevap vermedi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir daha: "Burada filan oğullarından kimse var mı?" diye sordu. Yine kimse cevap vermedi. Bir daha: "Burada filan oğullarından kimse var mı?" diye sorunca adamın biri kalktı ve: "Ey Allah'ın Resulü! Ben varım" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "İlk iki soruşumda seni cevap vermekten alıkoyan ne idi? (Ölü olan) arkadaşınız borcu yüzünden hapsedilmiş durumda (cennete sokulmuyor)" buyurdu. Bunun üzerine o adamın kalkıp, o kişinin bütün borçlarını ödediğini gördüm. Öyle ki artık ondan (ödenecek) bir şey isteyen kalmamıştı.''

 

Tahric: Ebu Davud (3341), "Said b. Mesruk-Sem'an" kanalıyla ve Nesai (7/315) rivayet ettiler.

 

 

 

15264- İbn Uyeyne, Musa b. Ebi İsa'dan veya başka birinden bildiriyor:

Ömer b. el-Hattab, Abbas'ın Mescid'deki oluğunu kaldırdı. İbn Abbas: "Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu kendi eliyle yerleştirmişti" deyince, Ömer b. elHattab, Abbas'ın önünde eğildi ve: "Onu tekrar yerine takman için sana sırtımdan başka bir şey merdiven olmazlı dedi. Sonra Abbas sırtına basıp onu tekrar yerine koydu.

 

Tahric: Ahmed ve İbn Sa'd değişik yollardan rivayet ettiler. Mecmau'z-Zevaid'e (4/206) ve İbn Sad'a (4(20) bakınız.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kişi Kendi Sınırından Dışarı Direğini Çıkarır ve Birine Zarar Verirse Sorumluluk Yüklenir mi?