musannef

Abdurrezzak

Talak

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Lanetleşenler Bir Daha Bir Araya Gelemezler

 

12433- Ömer b. el-Hattab der ki: "Lanetleşen karı koca bir daha asla bir araya gelemezler."

 

 

12434- Abdullah b. Mes'ud der ki: "Lanetleşen karı koca bir daha asla bir araya gelemezler." 

 

Tahric: Beyhaki (7/410), el-Heysem b. Cemil kanalıyla Kays b. er-Rabi' den rivayet etti.

 

 

 

12435- İbn Cüreyc bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah): "Böylesi bir durumda kadın erkeğe bir daha asla helal olmaz. Lanetleşen karı kocanın bir daha bir araya gelemeyeceklerini düşünüyorum" dedi. Ona: "Başkasıyla evlenip boşansa da mı?" diye sorduğumda: "Evet, yine de evlenemez" dedi.

 

 

12436- Hz. Ali der ki: "Lanetleşen karı koca bir daha asla bir araya gelemezler. ''

 

Tahric: Beyhaki (7/410), el-Heysem b. Cemil kanalıyla Kays b. er-Rabi' den rivayet etti.

 

 

 

12437- ibrahım en-Nehai der ki: "Lanetleşme sonrası erkek kendini yalanlarsa kendisine iftira cezası uygulanır ve zinadan olduğunu söylediği çocuk kendisine verilir. Kadınla da bir daha asla evlenemez. ''

 

Tahric: Beyhaki (7/410), "Abdullah b. el- Velid-İbrahim" kanalıyla rivayet etti.

 

 

 

12438- Zühri der ki: "Lanetleşme sonrası erkek kendini yalanlarsa bir daha o kadınla evlenemez."

Ma'mer der ki: "işiten birinin bana bildirdiğine göre Hasan(-ı BasrI) de Zühri'nin dediğinin aynısını söylemiştir."

 

 

12439- ibrahım(-i NehaI) der ki: "Lanetleşme sonrası erkek kendini yalanlarsa kendisine iftira cezası uygulanır."

 

 

12440- ibnu'I-Müseyyeb der ki: "Lanetleşme sonrası erkek kendini yalanlarsa kendisine iftira cezası uygulanır. Bir daha onunla evlenmek istese de diğer kadının talipleriyle aynı konumda olur."

 

 

12441- Ebu Hanıfe der ki: "Lanetleşme bain (yeni mehir ile nikah gerektiren) talak gibidir."

 

 

12442- ibnu'I-Müseyyeb der ki: "Lanetleşme sonrası erkek kendini yalanlarsa kendisine iftira cezası uygulanır ve karısı ona döndürülür."

 

 

12443- Davud der ki: ibnu'I-Müseyyeb'in şöyle dediğini işittim: "Erkek lanetleşmeden sonra tövbe eder ve iftirada bulunduğunu itiraf ederse kendisine iftira cezası uygulanır ve zinadan olduğunu söylediği çocuk kendisine verilir. Karısı da bir talakla kendisinden boş olur. Sonrasında isterse kadına diğer talipler gibi talip olabilir. Bu da ancak lanetleşme sonrası kendini yalanlaması durumunda geçerli olur."

 

 

12444- ikrime der ki: "Karılarına zina isnat edip de kendilerinden başka şahidleri olmayanların şahidliği, kendisinin doğru sözlülerden olduğuna Allah'ı dört defa şahit tutmasıyla olur''[Nur, 6] ayeti nazil olduğu zaman Sa'd b. ubade:

 

"Adamın karımın bacaklarının arasına girdiğini görsem, emin olana kadar da beklesem, şahit olmaları için dört kişi bulup getirene kadar adam işini bitirmiş olur. Bu durumda size zina ettiğini söylesem şahitlerim olmadığı için bana iftira cezası olarak seksen kırbaç atarsınız" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Efendiniz olan şu adamın ne dediğini duyuyor musunuz?" buyurunca, Ensarlı Müslümanlar: "Ya Resulallah! Bundan dolayı onun kusuruna bakma! içimizden ondan daha kıskanç biri yok! Evlendiği bütün kadınları bakire olanlardan seçmiştir. Kıskançlığından dolayı da boşadığı bir kadına içimizden hiç kimse cesaret edip talip olamıyor!" karşılığını verdiler. Ancak Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yüce Allah'm buyurduğu kanıtlar (şahitler) olmadan bir şey yapamazsın" buyurdu.

 

Bir süre sonra Sa'd'ın amcaoğullarından biri olan Hilal b. Umeyye böylesi bir duruma maruz kaldı. Hilal, Resülullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelip olanları anlattı. Karısının üzerinde bir adamı yakaladığını söyledi. Bunun üzerine:

"Karılarına zina isnat edip de kendilerinden başka şahidleri olmayanların şahidliği, kendisinin doğru sözlülerden olduğuna Allah'ı dört defa şahit tutmasıyla olur"[Nur, 6] ayeti nazil oldu, Karı koca bu şekilde lanetleşirken Hilal dört şehadetini edip beşinci şehadete gelince Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şunu durdurun! Zira bundan sonra edeceği şehadet Allah'ın azabını beraberinde getirecektirı" buyurdu. Sonra Hilal'e: "Şayet yalan söylüyorsan tövbe et!" buyurdu. Hilal: "Hayır! Vallahi doğru söylüyorum" dedi ve beşinci şehadetini de etti.

 

Daha sonra kadın dört defa Allah adına kocasının bu konuda yalan söylediğine dair şehadet etti. Beşincisine gelince, Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kadını durdurun! Zira bundan sonra edeceği şehadet Allah'ın azabını beraberinde getirecektirı" buyurdu. Sonra kadına: "Şayet yalan söylüyorsan tövbe eti" buyurdu. Kadın bir an suskun kaldıktan sonra: "Bu saatten sonra kabilemi rezil edecek değilim" dedi ve beşinci şehadetini de yaptı.

 

Lanetleşme bittikten sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şayet kadın şu şu özelliklerde bir çocuk doğurursa çocuk filan kişiden demektir" buyurdu. Zamanı gelince kadın istenmeyen özelliklerde (zina ettiği adama benzeyen) bir çocuk doğurdu.

Ma'mer der ki: Bana bildirilene göre çocuğun bu özelliklerde doğması üzerine Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer Yüce Allah'ın (lian / lanetleşme hakkındaki) hükmü infaz edilmemiş olsaydı bu kadına farklı bir şekilde davranırdım" buyurmuştur.

 

 

Tahric: Tayalisi ve Beyhaki (7/394), "Abbad b. Mansur-İbn Abbas" kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

12445- İbn Abbas der ki: Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) lanetleşen karı kocayı ayırdı ve: "Kadın doğurduğu zaman emzirmeye başlamadan çocuğu bana getirin" buyurdu. Yine: "Şayet siyah tenli, kısa kıvırcık saçlı bir çocuk olarak doğarsa demek ki iddia edildiği gibi zina ettiği adamın çocuğudur. Ancak çocuk kırmızı tenli, düz saçlı olarak doğarsa demek ki kadının kocasındandır" buyurdu. Kadın siyah tenli, kısa kıvırcık saçlı bir çocuk doğurunca, Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer Yüce Allah'm (lian / lanetleşme hakkındaki) hükmü infaz edilmemiş olsaydı bu kadına farklı bir şekilde davranırdım" buyurdu. 

 

Tahric: Arapça metninde (son cümlede) hata olsa gerektir. Buhar'i de, İbn Abbas'tan naklen Resulullah'm (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Eğer YÜce Allah'ın (lian / lanetleşme hakkındaki) hÜkmÜ infaz edilmemiş olsaydı bu kadına farklı bir şekilde davranırdım" buyurduğu rivayet edilir.

 

 

 

12446- İbn Cüreyc bildiriyor: Lanetleşme ve bu yöndeki uygulama konusunda İbn Şihab, Saide oğullarına mensup biri olan Sehl b. Sa'd'dan naklen şu hadisi bildirdi:

 

Ensar' dan bir adam Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Ya Resulallah! Bir adam karısının yanında yabancı bir erkek bulsa onu öldürür mü, onu öldürdü diye siz de onu öldürür müsünüz? Bu durumda kişi ne yapmalıdır?" diye sordu. Bunun üzerine Yüce Allah, Kur'an'da lanetleşme hakkındaki ayetleri indirdi. Bu ayetler nazil olunca Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), adama: "Yüce Allah senin ve karın hakkında hükmünü verdi" buyurdu. Ardından Mescid'de karı koca lanetleştiler. Bu lanetleşmede ben de hazır bulundum. Lanetleşme bittikten sonra adam: "Ya Resulallah! Eğer ben onu yine yanımda tutacaksam o zaman onun hakkında yalan söylemiş olacağım" dedi ve Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ona boşaması için emir vermeden kendisi kadını üç talakla boşadı. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):

 

"Lanetleşen karı koca bu şekilde ayrılırlar" buyurdu. Kadın da hamileydi. Adam çocuğu inkar edince çocuk annesine nisbet edilerek anılır oldu. 

 

Tahric: Beyhaki'nin (7/400) dediğine göre hadisi Buhari ile Müslim, Abdürrezzak kanalıyla rivayet etmişlerdir.

 

 

 

12447- Sehl b. Sa'd bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Şayet çocuk kırmızı tenli, keler kızıllığında çıkarsa kadın doğru. erkek ise yalan söylemiş olur. Çocuk siyah tenli. iri kalçalı biri çıkarsa erkek doğru söylüyor demektir" buyurdu. Ancak kadın istenmeyen özelliklerde (zina ettiği adama benzeyen) bir çocuk doğurdu.

 

 

 

12448- Abdullah b. Ubeyd b. Umeyr der ki: Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya Resulallah! işte kadının doğurduğu çocuk bu!" denilince Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) çocuğa dikkatlice bakmaya başladı. Biz bir şey söyleyecek sandık, ama bir şey demedi.

 

 

 

12449- Muhammed b. Abbad b. Cafer der ki: Karı koca lanetleştikten sonra Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Siz de biliyorsunuz ki ben gaybı bilmiyorum" buyurdu.

 

 

 

12450- Cafer b. Muhammed, babasından, o da Hz. Ali'den bildiriyor:

Karı koca Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) huzurunda lanetleştikten sonra Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Dört şahitten biri olmak istemem" buyurdu.

 

 

 

12451- İbn Abbas bildiriyor: Adamın biri Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) geldi ve: "Hurma sulamasından beri karımı görmüş değilim" dedi. Hurmalar da sulandığı zaman ağaç dipleri toprakla örtülür ve kırk gün boyunca bir daha su verilmezdi. Adam şöyle devam etti: "Ancak (eve) geldiğimde karımı bir adamla birlikte gördüm." Adam sarı benizli, ince yapılı, düz saçlı birisiydi. Kadının kendisiyle zina ettiği iddia edilen adam ise esmer, kısa kıvırcık saçlı ve etine dolgun birisiydi. Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Gerçeği ortaya çıkarl" diye dua ettikten sonra karı koca arasında lanetleşmeyi yaptı. Ancak kadın zina ettiği adama benzeyen bir çocuk doğurdu. 

 

Tahric: Beyhaki (7/407), Said b. Salim kanalıyla İbn Cüreyc'ten rivayet etti.

 

 

 

12452- Ebu'z-Zinad, Kasım b. Muhammed'den bu hadisin aynısını şu ziyadeyle zikretti: İbn Şeddad b. el-Had, İbn Abbas'a: "Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), hakkında: "Şayet delilsiz bir şekilde birini recmedecek olsaydım bu kadını recmederdim" buyurduğu kadın bu kadın mıydı?" diye sorunca, İbn Abbas: "Hayır! Bahsettiğin kadın islam döneminde kötülüklerini açıkça yapan birisiydi" dedi.

 

 

 

12453- Kasım b. Muhammed, İbn Abbas'tan bildirir: Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Aclan oğullarından olan adam ile karısı arasında lanetleşmeyi gerçekleştirdi. Kadın da hamileydi. Kocası: "Hurma sulamasından beri karımı görmüş değilim" dedi. Hurmalar da sulandığı zaman ağaç dipleri toprakla örtülür ve iki ay boyunca bir daha su verilmezdi. Allah Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Gerçeği ortaya çıkar!" diye dua etti. Dediklerine göre kadının kocası kolları ve bacakları zayıf, kumral saçlı birisiydi. Kendisiyle zina ettiği söylenen adam ise siyah tenli bir adamdı. Kadın siyah tenli, karakaşlı, kısa kıvırcık saçlı, kolları ve bacakları kalın bir çocuk doğurdu."

 

Kasım der ki: İbn Şeddad b. el-Had, İbn Abbas'a: "Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), hakkında: "Şayet delilsiz bir şekilde birini recmedecek olsaydım bu kadını recmederdim" buyurduğu kadın, bu kadın mıydı?" diye sorunca, İbn Abbas:

"Hayır! Bahsettiğin kadın islam döneminde kötülüklerini açıkça yapan birisiydi" dedi. 

 

Tahric: Said b. Mansur (3/1557), Ebu'z-Zinad'dan ve Beyhaki (7/407), farklı kanallardan rivayet ettiler.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Lanetleşenlerin Ayrılması ve Mehrin Durumu