musannef Abdurrezzak |
Talak |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Mut'a Nikahı
14020- Abdullah b. Osman
b. Huseym der ki: Mekke'de yalnız başına yaşayan Iraklı güzel bir kadın
bulunuyordu. Bu kadının da Ebü Umeyye adında bir oğlu vardı. Said b. Cübeyr bu kadının
yanına çokça girip çıkardı. Ona: "Ey Ebu Abdillah! Bu kadının yanına ne
kadar da çok girip çıkıyorsun?" diye sorduğumda: "Onunla mut'a nikahı
yapmışız" karşılığını verdi. Yine bana: "Benim için mut'a nikahı
yapmak su içmekten daha helal olan bir şeydir" dedi.
14021- Ata (b. Ebi
Rebah) der ki: Mut'a nikahını ilk olarak safvan b.
Ya'la'dan duydum.
Safvan, Ya'la'dan naklen bana şunu bildirdi: Muaviye, Taif'te bir kadınla mut'a
nikahı yaptı, ancak ben bu yaptığını doğru bulmadım. Birlikte İbn Abbas'ın
yanına girdik ve birimiz olayı ona anlattı. İbn Abbas ona: "Doğru
yapmışsın" dedi. İbn Abbas'ın bu cevabı içime sinmedi.
Cabir b. Abdillah
yanımıza geldiği zaman evine gittik. Bizimle gidenler ona bazı konuları
sordular. Sonra ona mut'a nikahını sordular. Cabir şöyle dedi:
"Evet, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında mut'a yaptık. Ebu Bekr ve Ömer'in
hilafetlerinde de mut'a yaptık. Ancak Ömer'in hilafetinin son dönemlerinde Amr
b. Hureys bir kadınla - Ya'la der ki: Cabir kadının adını da verdi, ancak ben
unuttum - mut'a yaptı ve kadın bundan hamile kaldı. Ömer bunu duyunca kadını
çağırıp bunu sordu. Kadın: "Evet, böylesi bir nikah yaptım" dedi.
Ömer: "Buna kim şahit oldu?" diye sordu.
Ata der ki: "Kadın
buna cevaben şahit olarak annesini mi, yoksa başka bir velisini mi söyledi
bilmiyorum."
Ya'la şöyle devam etti:
"Ömer de bundan dolayı fesadın çıkmasından çekindiği için: "Başka
şahitler bulsaydın ya!" dedi.
Ata (b. Ebi Rebah) der
ki: İbn Abbas'ın şöyle dediğini işittim: "Allah, Ömer'e merhamet etsin!
Mut'a nikahı Yüce Allah'ın Muhammed (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ümmetine
merhametinden dolayı bahşettiği bir ruhsattan başka değildi. Şayet Ömer bunu
yasaklamamış olsaydı cehennemlik olanlar dışında zinaya ihtiyaç duyan
olmazdı."
Ata (b. Ebi Rebah) der
ki: Vallahi İbn Abbas'ın: "Cehennemlik olanlar" sözü hala
kulaklarımdadır. Nisa Suresindeki "Onlardan faydalanmanıza karşılık
kararlaştırılmış olan mehirlerini verin"[Nisa, 24] ayeti de bu konudadır.
Yani şu kadar mehir karşılığında şu kadar zaman için başkalarının iznini almaya
gerek duymadan bir nikah gerçekleştirmektir. Kararlaştırılan süre bittikten
sonra dilerlerse yeni bir nikahla devam ederler, dilerlerse de ayrılırlar; zira
süresiz olan nikah gibi değildir."
14022- İbn Cüreyc anlatıyor:
Ata (b. Ebi Rebah)'ın bana bildirdiğine göre İbn Abbas mut'a nikahını hala
helal görmektedir. Yine Ata'nın bildirdiğine göre İbn Abbas, "Onlardan
faydalanmanıza karşılık kararlaştırılmış olan mehirlerini verin [Nisa, 24]
ayetini, "Belirlenen süre zarfında onlardan faydalanmanıza karşılık
mehirlerini verin" lafzıyla okurdu.
Ata der ki: Güvendiğim
birinin bana bildirdiğine göre Ebü Said el-Hudrı:
"Birimiz bir kase
kavut karşılığında mut'a nikahı yapardı" demiştir. Safvan: "ibn Abbas
(mut'aya izin vererek) zina yapılabileceği fetvasını veriyor" deyince, İbn
Abbas: "Ben zina fetvası vermiyorum. Safvan, Ümmü Urake'yi unuttu mu?
Vallahi onun da oğlu mut'a nikahıyla olan birliktelikten doğmuştu. Şimdi o
zinadan mı oldu?" karşılığını verdi. Ümmü Urake ile de Cumah oğullarından
bir adam mut'a nikahı yapmıştı.
14023- Cabir b. Abdillah
ile Seleme b. el-Ekva' -ki o, Eslem kabilesinden ve Resülullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ashabından birisidir- der ki: Çıktığımız bir savaşta
Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elçisi geldi ve: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mut'a yapm!" buyuruyor" dedi.
Tahric: Buhari (9/136),
İbn Uyeyne kanalıyla Amr'dan ve MÜslim (1/450), Şu'be kanalıyla Amr'dan rivayet
ettiler,
14024- Tavus bildiriyor:
İbn Abbas şöyle dedi: Müminlerin emiri Ömer mut'a nikahı konusunda Ümmü Urake
dışında hiç kimseye anlayış göstermemiştir. Ümmü urake hamile kalınca Ömer ona
bunu sordu. Ümmü ürake de: "Seleme b. Umeyye b. Halef benimle mut'a
yaptı" dedi." Bundan dolayı Safvan, İbn Abbas'ın mut'a nikahına
yönelik bazı sözlerine karşı çıkınca, İbn Abbas ona: "Amcana sor bakalım
mut'a yapmış mı?" karşılığını verdi.
14025- Ebuz'-Zübeyr
bildiriyor: Cabir b. Abdillah'ın: "Amr b. Hureys'te yasaklanana kadar
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı olarak mut'a yaptık"
dediğini işittim. Yine: "Mut'a nikahı yapanlar süre bitiminde
birlikteliklerine devam etmek isterlerse yeni bir mehirle bunu
yapabilirler" dedi. içimizden biri ona: "Mut'a nikahı sonunda kadın
ne kadar iddet bekler?" diye sorunca, Cabir: "Bir hayızlık süresi
bekler ki daha önce mut'a nikahı sonunda kadınlar bu kadar iddet beklerdi"
karşılığını verdi.
14026- Ebu'z-Zübeyr,
cabir b. Abdillah'tan bildirir: "Muaviye b. Ebi' Süfyan, Taif dönüşü
Sakif'e giderken ibnu'l-Hadrami"nin azatlısı olan Muane adında bir kadınla
mut'a yaptı. Muaviye'nin hilafeti zamanında Muane'ye yetiştim. Ölene kadar her
yıl Muaviye ona bir meblağ gönderirdi."
14027- Tavus der ki: İbn
Safvan: "ibn Abbas (mut'aya izin vererek) zina yapılabileceği fetvasını
veriyor" deyince, İbn Abbas ona cevaben mut'a yapan birkaç adam saydı.
Saydıkları arasında sadece Ma'bed b. Umeyye'yi hatırlıyorum.
14028- Ebu'z-Zübeyr,
Cabir'den bildirir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında ve
Hz. Ebu Bekr'in hilafeti döneminde bir avuç hurma veya un karşılığında mut'a
yapardık. Amr b. Hureys'in bu nikahı yaptığı olaydan sonra da insanlara
yasaklandı."
Tahric: Son bölümünü
Müslim (1/451), Muhammed b. Rafi' kanalıyla Abdürrezzilk'tan rivayet etti.
14029- Ebu'z-Zübeyr,
Cabir b. Abdillah'tan bildirir: Amr b. Hureys, Kufe'den gelince azatlı bir
kadınla mut'a yaptı. Mut'a yaptığı bu kadın hamile bir şekilde Hz. Ömer'e
getirilince: "Amr b. Hureys benimle mut'a yaptı" dedi. Hz. Ömer bunu
Amr'a sorunca o da açık bir şekilde bunu yaptığını söyledi. Hz. Ömer de:
"Bunun için başkasını bulamadın mı?" dedi ve bu olaydan sonra mut'a
nikahını yasakladı.
ibn Cüreyc der ki:
Sözüne güvendiğim birini bana bildirdiğine göre Hz. Ali, Kufe'de: "Şayet
Ömer b. el-Hattab'ın bu konudaki yasağı önceden gelmemiş olsaydı mut'a
yapılmasını söylerdim. Sonrasında artık sadece cehennemlik olanlar zinaya
bulaşırdı" demiştir.
14030- İbn Cüreyc
bildiriyor: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Kişi bir anda dörtten fazla kadınla
mut'a yapabilir mi? Mut'a nikahı yapan kişi evli sayılır mı? Kişi dönüşsüz bir
şekilde boşadığı karısıyla mut'a nikahı yapabilir mi?" diye sorduğumda:
"Bu konuda bir şey işitmiş değilim. Arkadaşlarımla da bu konuları görüşmüş
değilim" dedi.
14031- Muhammed b.
el-Esved b. Halef bildiriyor: Amr b. Havşeb, Amir b. Luey oğullarından bakire
bir kızla mut'a yaptı ve kız hamile kaldı. Olay Hz. Ömer'e zikredilince bunu
kıza sordu. Kız: "Amr b. Havşeb benimle mut'a yaptı" dedi. Hz. Ömer
bunu Amr'a sorunca Amr da bunu itiraf etti. Hz. Ömer ona: "Kimi şahit
tuttun?" diye sorunca, Amr kızın annesi ile kız kardeşinin mi yoksa erkek
kardeşi ile annesinin mi şahit olduğunu söyledi, bilemiyorum. Bunun üzerine Hz.
Ömer minbere çıktı ve: "Bazı adamlara ne oluyor da mut' 03 yaptıkları
halde buna adil şahitler tutmuyor, diğer insanlara açıklamıyorlar! Bundan sonra
mut'a yapan birini görürsem ona zina cezasını uygularım!" dedi. Bunu Hz.
Ömer'den bana minberin dibinde bizzat onu dinleyip işiten biri bildirdi. Diğer
insanlar da bunu ondan öğrendiler.
14032- Muhammed b. Ali
bildiriyor: Ali b. Ebi Talib, İbn Abbas'ın mut'a nikahı konusunda ruhsat
verdiğini işitince ona: "Sen şaşkın bir adamsın! Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Hayber savaşı sırasında mut'a nikahı ile ehli eşeklerin etini
yasaklamıştı" dedi.
Tahric: Farklı
kanallardan Buhari ile Müslim rivayet ettiler. bak: Müslim (1/452) ve
Fethu'l-Bari (9/136).
14033- Halid b. el-Muhacir
b. Halid der ki: İbn Abbas insanlara mut'a nikahı yapma yönünde ruhsat verince,
İbn Ebi Amre el-Ensari: "Ey İbn Abbas! Ne yapıyorsun öyle?" diye
sordu. İbn Abbas: "Muttakilerin imamı (Allah Resulü) hayattayken böylesi
bir nikahı yaptık" karşılığını verdi. Bunun üzerine İbn Ebi Amre:
"Allahım bizi bağışla! Leşin, kanın ve domuz etinin zorunlu durumlarda
yenilmesi gibi mut'a nikahına da zorunlu bir durumlarda ruhsat verilmişti.
Ancak Yüce Allah bu konuda son hükmünü verdi" dedi.
Tahric: Müslim (1/452),
Yunus kanalıyla Zühri' den farklı bir lafızla rivayet etti.
14034- Rabi' b. Sebre,
babasından bildirir: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadınlarla
mut'a yapmayı yasakladı."
Tahric: Müslim (1/452),
farklı kanallardan rivayet etti.
14035- Salim bildiriyor:
İbn Ömer'e: "ibn Abbas kadınlarla mut'a yapmaya ruhsat veriyor"
denilince: "ibn Abbas'ın böyle bir şey yapacağını zannetmiyorum"
karşılığını verdi. Ona: "Evet! Vallahi de yapılabileceğini söylüyor!"
denilince de şu karşılığı verdi: "Vallahi Hz. Ömer zamanında böylesi bir
şey diyemezdi. Zira Hz. Ömer, kendi zamanında bunu yapanları cezalandırırdı.
Ben de mut'ayı zina olarak görüyorum. ''
Tahric: Beyhaki, farklı
kanal ve lafızlarla rivayet etti.
14036- Zühr'i
bildiriyor: Kasım b. Muhammed: "Ben mut'anın Kur'an'da yasaklandığını
görüyorum" dedi. Ona: "Nerede?" diye sorduğumda, bana:
"Onlar, eşleri ve
ellerinin altında bulunanlar dışında, mahrem yerlerini herkesten korurlar.
Doğrusu bunlaryerilemezler''[Mü'minun, 5,6] ayetini okudu.
14037- Yahya b. Said der
ki: Kasım'a mut'a nikahı konusu sorulunca, "Onlar, eşleri ve ellerinin
altında bulunanlar dışında, mahrem yerlerini herkesten korurlar"[Mü'minun,
5, 6] ayetini okudu .
14038- Urve b. ez-Zübeyr
bildiriyor: Rabia b. Umeyye b. Halef, Medine ebelerinden bir kadınla (mut'a
nikahıyla) evlendi. Bu nikaha da biri saliha bir kadın olan Havle binti Hakım
olmak üzere iki kadını şahit tuttu. Çok geçmeden bu ebe hamile kaldı. Havle
olayı Ömer b. el-Hattab'a bildirince, Hz. Ömer öfkeli bir şekilde giysisini
peşinde sürükleyerek minbere çıktı ve şöyle dedi: "Rabia b. Umeyye'nin iki
kadının şahitliğiyle Medine ebelerinden bir kadınla (mut'a nikahıyla)
evlendiğini öğrendim. Bundan sonra böylesi bir dava bana getirildiği zaman bunu
yapanları recmedeceğim!"
Tahric: Malik, Muvatta,
Zühri'den kısa bir metinle ve Beyhaki (7/206) rivayet ettiler.
14039- Zühri der ki:
Şairin biri: "Ey uykusu kaçan! İbn Abbas'ın (mut'a konusundaki) fetvasını
kullanmak ister misin?" şeklinde başlayan bir şiir yazınca alimler mut'a
nikahını daha da kötü görmeye başladılar.
14040- Ma'mer ile
Hasan(-ı BasrI) der ki: "Mut'a nikahı Kaza Umresi'nde sadace üç günlüğüne
helal kılındı. Ne öncesi, ne de sonrasında helal kılınmış değildir.''
Tahric: Said b. Mansur
(3/842), "Huşeym-Hasan" kanalıyla Kaza Umresi'ni zikretmeden rivayet
etti.
14041- Rabi' b. Sebre,
babasından bildirir: veda haccı için Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ile birlikte Medine'den yola çıktık. Usfan'a ulaştığımızda Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Umre, hac amelleri arasına girdi"
buyurdu. Suraka: "Ya Resulallah! Bize henüz bugün doğmuşuz gibi öğret!
Umrenin hac amelleri arasına girmesi sadece bu yıl için midir, yoksa sonsuza
kadar öyle mi kalacaktır?" diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bilakis sonsuza kadar öyle kalacaktır" buyurdu. Mekke'ye
vardığımızda Kabe'yi tavaf ettik, Safa ile Merve arasında sa'y yaptık. Daha
sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kadınlarla mut'a
yapabileceğimizi söyledi. Daha sonra yanına gelip:
"Belli bir
süreliğine olmadıktan sonra kadınlar kabul etmiyor" dediğimizde:
"O zaman öyle
yapm" buyurdu.
Bunun üzerine bir
arkadaşımla birlikte kadın aramaya çıktık. Her birimizde bir hırka vardı. Bir
kadının yanına girdik ve birimizle evlenmesini teklif ettik. Kadın arkadaşımın
hırkasına bakınca benim hırkadan daha güzel buluyor, ancak bana bakınca beni
arkadaşımdan daha genç görüyordu. Sonunda:
"Onun hırkasının
yerine bunun hırkasını alırım" dedi ve beni seçti. Bendeki hırka
karşılığında onunla evlendim ve o gece yanında kaldım. Diğer gün sabah Mescid'e
geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minberin üzerindeydi ve:
"Her kim bir süreliğine bir Kadınla evlenmişse bedel olarak belirlediği
miktan ona versin ve geriye kalanı almasın. Sonra da ondan aynısm; zira Yüce
Allah böylesi bir nikahı (muCayı) size kıyamete dek haram kıldı"
buyuruyordu. ı
14042- İsmail b. Ebi
Umeyye, bir adamdan bildirir: İbn Ömer'e mut'a nikahı sorulunca: "Zinadır"
dedi.
14043- Hasan(-ı BasrI)
der ki: "Mut'a nikahı sadece üç günlüğüne helal kılınmıştı. Daha sonra
Yüce Allah ile Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu yasakladı."
14044- Hakem'in
bildirdiğine göre İbn Mes'ud: "Mut'a nikahını talakı iddet ve mirasla
ilgili nazil olan ayetler neshetti" demiştir.
14045- ibnu'l-Müseyyeb
der ki: "Mut'a nikahını miras ile ilgili nazil olan ayetler neshetti. ''
Tahric: Beyhaki,
el-Adeni kanalıyla Sevri'den rivayet etti.
14046- Haris'in
bildirdiğine göre Hz. Ali: "Ramazan orucu, daha önce tutulan diğer tüm
oruçların hükmünü neshetti. Zekat ayeti, sadaka olarak verilen tüm şeylerin
hükmünü neshetti. Talak, iddet ve miras ile ilgili nazil olan ayetler de mut'a
nikahını neshetti" demiştir.
Eş'as der ki: Haccac'dan
başkasının Muhammed'den bildirdiğine göre Hz.
Ali: "Kurban ayeti
daha önce yapılan tüm kesimleri neshetti" demiştir.
14047- Suveyd b. Gafele
der ki: "Hz. Ömer'i kadınlarla mut'a nikahı yapılmasını yasaklarken işittim."
14048- Abdullah b.
Mes'ud der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile savaşlara çıkar ve
uzun bir süre evlerimizden uzakta kalırdık. Bir defasında: "Ya Resulallah!
Kendimizi hadım edelim mi?" diye sorduğumuzda böyle bir şey yapmamızı yasakladı.
Daha sonra bir bedel karşılığında bir süreliğine kadınlarla evlenmemize ruhsat
verdi. Hayber savaşı sırasında da hem böylesi bir evliliği, hem de ehli
eşeklerin etini yemeyi bize yasakladı.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Cinsel Gücü