musannef Abdurrezzak |
Nikah |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Veli Olmadan Nikah
Yapmak
10472- Hz. Aişe'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
''Velisinin izni olmadan nikahlanan kadının nikahı geçersizdir. nikahı geçersizdir.
Bu durumda onu nikahlayan adam onunla cinsel temasta bulunursa, bunu kendine
helal saymasına karşılık kadın için mehir (vermesi) gerekir. Veli konusunda bir
tartışma ve sürtüşme varsa. velisi olmayanın velisi sultan (siyasi otorite)dir."
(ibn Cüreyc) der ki: "Bunu Ma'mer'e sorduğumda şöyle dedi: Zühri'ye:
"(Bir kadınla) velisinin izni olmadan evlenen erkeğin durumunu sorunca:
"Eğer aralarında denklik varsa birbirlerinden ayrılmazlar" cevabını
verdi.
Tahric: Ebu Davud
(3083); Tirmizi (1102, "hasen"; İbn Mace (1879), İbn Cüreyc kanalıyla
ve Beyhaki (7/105), Abdürrezzak kanalıyla rivayet ettiler.
10473- imran b.
Husayn'ın bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Veli ve dürüst iki şahit olmadan nikah olmaz" buyurdu.
Tahric: Ahmed ve
başkaları rivayet ettiler. Fakat senedlerinde metrlik olan Abdullah b.
Muharrer bulunmaktadır.
10474- Zühri, bir kadını
velisinden isteyip, bir erkek ve iki kadının şahitliğiyle evlenen kişinin
durumu hakkında: "Eğer bunu (nikahı) gizlemeyip ilan ederlerse, nikahın
geçerli olduğu görüşündeyiz" dedi.
10475- Ebu Burde' nin
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Veli olmadan
nikah olmaz" buyurdu.
Tahric: Farklı
kanallarla Tirmizi (2/175); Ebu Davud ve İbn Mace rivayet ettiler.
10476- Hz. Ali:
"Velinin izni olmadan nikah olmaz" demiştir.
Tahric: Beyhakı (7/111),
Suveyd b. Makrun kanalıyla Hz. Ali'den aynı mana ile rivayet etti.
10477- Hz. Ali şöyle
derdi: "Kadının velisinin izni olmadan evlenip gerdeğe girerse, artık
birbirlerinden ayrılmazlar. Eğer gerdeğe girmemişlerse ayrılırlar.''
Tahric: Beyhakl (7/111),
Ebu Kays kanalıyla Hz. Ali'den aynı mana ile rivayet etti.
10478- Başka bir kanalla
Hz. Ali'den bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
10479- Huzeyl
bildiriyor: "Bir kadını, annesi ve teyzesi evlendirince, Hz.
Ali bu nikahı geçerli
saydı.''
Şa’bi: "Kadın ve
erkek arasında denklik varsa nikah geçerlidir" demiştir.
Tahric: Beyhakl (7/112),
Kabısa kanalıyla Sevri' den rivayet etti. Said b. Mansur (3/534), İsmail
kanalıyla başka bir lafızla rivayet etti.
10480- (Kadı) Şureyh:
"Veli olmadan nikah geçerli olmaz" demiştir.
Tahric: Farklı
kanallarla Beyhaki (7/111) rivayet etti.
10481- İbn Abbas der ki:
"Veli olmadan kendini evlendirenler fahişelerdir -zannedersem şöyle dedi-
(Nikahın geçerli olması için dört şeyin mutlaka olması gerekir: (Kadını)
isteyen, veli ve iki şahit.''
Tahric: İbn Mansur
(3/532) ilk kısmını İbn Sirin kanalıyla İbn Abbas'tan; Beyhaki (7/125), Cabir
b. Ziyad kanalıyla Meymun b. Mihran'dan ve yine Beyhaki (7/142) iki kanal ile
son kısmını rivayet ettiler.
10482- Başka bir kanalla
İbn Abbas'tan ma na olarak bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
10483- İbn Abbas:
"Veli veya siyasi otoritenin izni olmadan nikah olmaz" demiştir.
Tahric: Beyhaki (7/112),
Müslim b. Halid kanalıyla İbn Haysem'den, yine Beyhaki (7/126), İbn Cüreyc
kanalıyla; yine farklı kanallarla Beyhaki (7/124) ve Said b. Mansur (3/552),
Cafer b. el-Haris kanalıyla İbn Haysem' den rivayet ettiler.
10484- Amr b. Dinar
anlatıyor: Kinane b. Mudarris'ten Beni' Bekr'den olan bir kadın olan Ebu
Umame'nin kızı nikahlanınca, Alkame b. Ebi' Alkame el-Utavari', Medine'de olan
Ömer b. Abdilazi'z'e: "Ben onun velisiyim ve benim iznim olmadan
nikahlandı" diye yazdı. Bunun üzerine Ömer, kocayı, kadınla gerdeğe
girmesine rağmen kadından ayırdı.
10485- Abdurrahman b.
Ma'bed bildiriyor: "Ömer b. el-Hattab, velisinin izni olmadan nikahlanan bir
kadının nikahını geçersiz saydı. "
Tahric: Beyhakı (7/111),
Şafii kanalıyla İbn Uyeyne' den rivayet etti.
10486- ikrime b. Halid
bildiriyor: "Yolculukta bazı yolcular bir araya geldiler ve dul bir kadın,
velisinin izni olmadan oradakilerden biriyle evlendi. Ömer b. el-Hattab bunu
duyunca, hem erkeği hem kadını kırbaçladı ve nikahlarını geçersiz saydı. ''
Tahric: Said b. Mansur
(3/529), İbnu'I-Mübarek kanalıyla İbn Cüreyc'den ve Darakutni (s. 383), Revh
kanalıyla İbn Cüreyc' den rivayet ettiler.
10487- İbn Cüreyc der
ki: Ata (b. Ebi' Rebah)'a: "Bir kadın, velilerinin izni olmadan onların
huzurunda biriyle evlendi ve adam onunla gerdeğe girdi" dedim. Ata:
"(Nikahta) şahit bulundurdu mu?" diye sorunca, ben: "Evet"
cevabını verdim. Ata: "Kendini evlendirme yetkisi kendi elinde olan kadın,
şahitler mevcutsa, velileri olmadan da nikahı geçerlidir. Ama onu velisi
nikahlasaydı daha güzel olurdu. Nikahı ise geçerlidir" dedi.
10488- Eyyüb, velisi
olmadığı için yetkiyi bir adama vermesi ve bu adamın da kadını evlendirmesi
durumuyla ilgili olarak şöyle dedi: "ibn Sirin bu konuda: "Bunda bir
sakınca yoktur. Müminler birbirlerinin velisidir" dedi. Hasan(-i BasrI)
ise: "Gerdeğe girmiş olsalar bile birbirlerinden ayrılırlar. Eğer bu kadının
velisi yoksa sultan onun velisidir" derdi.
10489- Mansür der ki:
ibrahim(-i Nehai)'ye:"Kadınların şahitliğiyle evlenen erkeğin durumu ne
olur?" diye sorunca: "Birbirlerinden ayrılırlar. Eğer onunla cinsel
temasta bulundukları anlaşılırsa onlara cezanın en azı verilir. "(Nikah
için) bir isteyen ve iki (erkek) şahit gerekir, denilir" cevabını
verdi.
Tahric: Farklı
kanallarla Said b. Mansur (3/543) rivayet etti.
10490- Tavus:
"Nikahla zina arasındaki fark, şahitlerin bulunmasıdır" demiştir.
10491- Zühri der ki:
Hüseyin b. ibrahim b. Abdurrahman b. Avf'ın kızı, velisinin izni olmadan
nikahlanınca, Hişam b. ismail, Abdulmelik'e yazıp durumu bildirdi. Abdulmelik
te cevap olarak: "Onları birbirinden ayır. Eğer onunla gerdeğe girmişse,
buna karşılık mehir kadınındır. Eğer gerdeğe girmemişse, diğer isteyenler gibi
onu istemiş olur" şeklinde cevap yazdı.
10492- ibrahim(-i
NehaI): "Kadınların, akid (nikah) konusunda hiçbir yetkileri yoktur. Veli
olmadan nikah olmaz" demiştir.
10493- Başka bir kanalla
Ebü Hureyre'den bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
10494- Ebü Hureyre:
"Kadın, kendi kendini evlendiremez. Zinakar olan kadın kendi kendini
evlendirir" demiştir.
10495- Nafı der ki:
"Hz. Ömer, malının ve kızlarının nikahının sorumluluğunu kızı Hafsa'ya
verdi. Hafsa, (bunlardan) bir kadını evlendireceği zaman kardeşi Abdullah'a
emreder, o da bunları evlendirirdi."
10496- İbn Abbas:
"Kadının, nikah kıyma yetkisi yoktur" derdi.
10497- ikrime:
"Kadın, cariyesini evlendirmek isterse, evlendirmesi için velisini
çağırır" demiştir.
10498- Sevr! der ki: İbn
Ömer'e, cariyesi olan bir kadının onu evlendirip evlendiremeyeceği sorulunca:
"Hayır. Evlendirmesi için velisine söyler" cevabını verdi.
10499- İbn Cüreyc der ki:
Hz. Aişe, yanındaki kadınlardan birini evlendirmek isteyince, ailesinden bir
grubu çağırır, teşehhüd eder ve sadece nikah kısmı kalınca: "Ey falan!
Nikahı sen kıy. Kadınlar nikah kıymaz" derdi.
10500- Muhammed b. ishak
ve Ebu Ma'şer bildiriyor: Hz. Ali hastayken, Ebu'l-As b. er-Rabi'in kızı olan
hanımı Umame'yi çağırdı ve gizlice bir şeyler söyledi. Kendisine şunu dediğini
söylerler: "Muaviye seni isteyecek. Eğer evlenmek istersen, Ehl-i Beyt'ten
bir erkeği tercih et. Hz. Ali böyle derken birine işaret etti. insanlar
Muaviye'nin etrafında toplanınca (ona biat edince), Muaviye, Mervan'ı Medine'ye
gönderip: "Müminlerin emirine Umame binti Ebi'I-As'l nikahla" dedi.
Umame bunu öğrenince, Muğire b. Nevfel b. el-Haris'i çağırıp, velayetini ona verdi
ve buna şahit tuttu. Bunun üzerine Muğıre şahitler huzurunda Umame'yi kendi
nikahına aldı. Buna çok kızan Mervan evliliği durdurup, Muaviye'ye yazarak
durumu haber verdi. Muaviye de Mervan'a: "ikisini de bırak" diye
cevap yazdı. Abdurrezzak: "Hz. Ali, Umame ile Hz. Fatıma'nın vefatından
sonra evlendi" demiştir.
10501- İbn Cüreyc der
ki: Ata (b. Ebi Rebah)'a: "Bir kadını amcasının oğlu isterse ve kadının
ondan başka velisi olmazsa durum ne olur?" diye sorunca, Ata: "Falan
kişinin (amcasının oğlunun) kendisini istediğini ve kendisinin de onunla
evlenmeyi kabul ettiğini şahitlerin huzurunda söylesin. Böyle yapmazsa,
aşiretinden bir adama (velisi olmasını) söylesin" cevabını verdi.
10502- Abdulmelik b.
Umeyr der ki: "Muğire b. Şu'be, bir kadınla evlenmek istedi. Kendisi
kadına, onu isteyeceği velisinden daha yakındı. Kadına daha uzak olan birine
emretti ve o adam Muğıre'ye kadını nikahladı." Süfyan: "Azad ettikten
sonra evlenmek istenilen ümmül veled bu konumdadır" demiştir.
10503- Sevri'ye bir
adam, üç kardeşten birinin kızkardeşini evlendirmesi, diğer ikisinin bunu kabul
etmemesi halinde durumun ne olacağını sorunca: "Eğer aralarında denklik
varsa nikah geçerlidir" cevabını verdi.
10504- Sevri der ki:
"Görüşlerine itibar edilen birinden duyduğumuza göre, kadınları evlendirme
yetkisi asabeye (baba tarafından akrabalara), malların yetkisi ise vasilere
aittir."
10505- Ziyad der ki:
"Herhangi bir kadın, bir erkekle evlenmek isterse, bu isteğinin denklik sebebiyle
olup olmadığına bakarız ve velisi kabul etmese de onu evlendiririz. Eğer
evlenme isteğinin sebebi denklik değil de başka bir şeyse onu
evlendirmeyiz." Süfyan der ki: "Eğer sultan veya veli: ''Bunlar
birbirine denktir'' derlerse ve kadın bu evliliği kabul etmezse, buna
zorlanamaz. "
10506- Teymı der ki:
Hasan(-ı Basri)'ye: "Yanımızda kimsesi olmayan zayıf bir kadın var. Bu
kadın, kendisini evlendirmesi için bir adamı veli tayin edebilir mi?" diye
sorunca: "Velisiz nikah olmaz" cevabını verdi. Ben, kadının ne kadar
zayıf olduğunu ısrarla anlatmam üzerine: "Velisinin izni olmadan nikahı
olmaz" dedi. Ben daha çok ısrar edince ise: "Vallahi, bundan
başkasını bilmiyorum" dedi. Ben: "Peki, kadı onun velisi olabilir
mirdiye sorunca ise: "Kadı da olmazlı cevabını verdi.
Tahric: Said b. Mansur
(3/537), "Huşeym-İbnu't-Teymi" kanalıyla aynı mana ile "kısa bir
metinle" rivayet etti.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Kadının Erkeğin
Yerine Mehir Vermesi