musannef Abdurrezzak |
Nikah |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Nikah, Talak ve
Bunlardan Delilsiz Olarak (Boşadığı Hanımını) Geri Almak
10254- İbn Cüreyc der
ki: "iki şahit olmadan, ne nikah, ne talak ne de geri dönüş olmaz. Eğer kişi
bilmeden şahitsiz olarak hanımını geri alıp onunla ilişkiye girerse, şahit
bulundurması gerektiğini öğrendiği anda sünnete geri dönsün ve dürüst iki
şahidin şahadetiyle hanımını geri döndürsün."
10255- İbn Sırın der ki:
Bir adam imran b. Husayn'a hanımını boşarken şahit bulundurmayan ve geri
döndürürken şahit bulundurmayan kişinin durumunu sorunca: "iddetsiz boşadı
ve sünnete uygun olmayan bir şekilde hanımını geri döndürdü. Talakına ve geri
döndürmesine şahit tutsun ve Allah'tan bağışlanma dilesin" cevabını verdi.
10256- Başka bir kanalla
Ala b. Ziyad'dan bu hadisin aynısı rivayet edilmiştir.
10257- İbn Sirın der ki:
Bir adam imran b. Husayn'a: "Bir adam, hanımını şahit bulundurmadan
boşadı, yine şahit bulundurmadan geri döndürdü" deyince, imran:
"Yaptığı ne kötüdür. Bidat üzere boşadı ve sünnete uygun olmayan bir
şekilde geri döndürdü. Yaptığına şahit tutsun" karşılığını verdi. ı
10258- İbn Sırın der ki:
Bir adam imran b. Husayn'a: "Şahit bulundurmadan hanımımı boşadım, yine şahit
bulundurmadan geri döndürdüm" deyince, imran b. Husayn: "iddetsiz
olarak boşadın ve sünnete uygun olmayan bir şekilde geri döndürdün"
karşılığını verdi. 2
10259- Zühri:
"Kişinin, (boşadığı) hanımıyla ilişkiye girmesi, onu geri döndürmesi
demektir ama (yine de hanımını geri döndürürken) şahit bulundursun"
demiştir.
10260- Hakem b. Uteybe:
"Kişinin, (boşadığı) hanımıyla ilişkiye girmesi, onu geri döndürmesi
demektir" demiştir.
10261- ibrahim(-i
NehaI): "Kişinin, (boşadığı) hanımıyla ilişkiye girmesi, onu geri
döndürmesi demektir" demiştir.
10262- Başka bir kanalla
Şa’bi'nin de aynı şeyi söylediği bildirilmiştir.
ı Beyhaki (7/373), Eyyub
kanalıyla İbn Sirin'den rivayet etti. 2 Said b. Mansur, Huşeym kanalıyla
Yunus'tan rivayet etti.
10263- Ata (b. Ebi
Rebah): "Kişinin, (boşadığı) hanımıyla ilişkiye girmesi, onu geri
döndürmesi demektir ama, şahit bulundurması gerektiğini öğrenince, sünnete
uyarak şahit bulundursun" demiştir.
10264- Tavus:
"Kişinin, (boşadığı) hanımıyla ilikiye girmesi, onu geri döndürmesi
demektir ama, yine de şahit bulundursun" demiştir. Sevri ise:
"Kişinin (boşadığı hanımını) öpmesi, geri döndürmesi demektir"
demiştir.
10265- Ma'mer der ki: Eyyub,
Matar el-Varrak'a, hanımının falan kişinin evine girmesi durumunda boşadığını
söylemesi ve kadının da o eve girmesi, adamın da bundan haberi olmadığı için
hanımıyla ilişkiye girmesini sorunca, Matar şöyle cevap verdi: "Hasan ve
ibnu'l-Müseyyeb, bu kişinin hanımıyla ilişkiye girmesini onu geri döndürmesi
saymışlardır ama o (hanımını döndürürken) şahit bulundursun." Ma'mer,
Zühri'nin de aynı şeyi söylediğini bildirir.
10266- Zühri der ki:
"Eğer iddet bitene kadar hanımını döndürdüğüne dair şahit tutmazsa, iddet
bittikten sonra da geri döndürdüğünü iddia ederse ona inanılmaz. iddet
bittikten sonra artık şahit getirse bile kendisine inanılmaz."
1026]- Sevri der ki:
"Kişi bir veya iki defa boşayıp hanımını geri döndürdüğünü iddia ederse,
geri döndürdüğüne dair delil istenir." Sevri bu görüşle amel etmiştir.
10268- Zühri, kişinin
hanımını boşayıp iddeti bitince: "Onu iddeti içerisinde geri
döndürdüm" demesi ve hanımının da bunu inkar etmesi durumunda:
"Kadının iddiasına inanılmaz ve kendisine yemin ettirilir. Kadın yemin
ettiği takdirde, kocasına dönüp dönmemede yetki kendisine geçer. Eğer
anlaşırlarsa kadın onun hanımıdır" demiştir.
10269- Abdurrezzak
bildiriyor: Adamın biri hanımını bir talakla boşadı.
Kadın boşanmanın
üzerinden üç yıl geçtikten sonra doğum yaptı. Doğumdan sonra kocası: "Seni
döndürdüm!" deyince, kadın: "Sen beni döndürmedin! Zira bu çocuk
boşama sonrasında olan cinsel ilişkiden olmuştur. Boşanma sonrası cinsel
ilişkiye girme de döndürme sayılır" karşılığını verdi. Onların bu durumu
hakkında da Sevri şöyle dedi: "Şayet doğum iki yıl veya iki yıldan daha az
bir süre zarfından gerçekleşmiş ise erkeğin kadını döndürdüğüne dair kanıt
getirmesi istenir. Kanıt getiremezse çocuk erkeğe verilir, çocuk iki yıl
sonrasında doğduğu için de kadın bain bir şekilde adamdan boş olur."
10270- Amr b. Şuayb der
ki: Allah ve Resulü, zina için dört şahit olmasına hükmettiler. Dört şahitten
daha az sayıda kişinin zinayla ilgili şahitliklerinde, bu şahitler (iftira atma
suçundan) kırbaçlanır. Dört şahit, evli olan iki kişinin zina ettiğine şahitlik
ederlerse, zina edenler recmedilir. Eğer zina edenler bekarsa, yüce Allah'ın:
"Her birine yüzer değnek vurun. Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız,
Allah'ın dini konusunda o ikisine acımayın"[Nur, 2] buyruğu üzerine
kırbaçlanırlar ve bir yıl yaşadıkları ülkenin dışına, her biri bir yere
sürülürler. Bekar biriyle evli birinin zina ettiğine şahitlik ederlerse, bekara
kırbaç cezası verilir, evli olansa recmedilir. Bu konuda ne üç kişinin, ne iki
kişinin, ne de bir kişinin şahitliği kabul edilmez. Bu suçu işleyenlerin nasuh
tövbe ettikleri ve ıslah oldukları müslümanlar tarafından gözlenmedikçe
şahitlikleri kabul edilmez. Talak ve nikah için de iki şahit gerekir. içki
içen(e ceza verilebilmesi için) iki şahit gerekir. iki şahitten sonra şarap
içen kırbaçlanır. içki içenin pişman olduğu anlaşılıncaya kadar korkutulur ve
eziyet edilir. Talak ve nikah için bir kişinin şahitliği yeterli değildir.
Boşarken bir şahit bulunduran ve boşadığını inkar eden kişiye, boşamadığına
dair Allah adına yemin ettirilir. Eğer yemin ederse o hanımıdır. Eğer yemin
etmekten çekinirse, bir şahidin şahitliğiyle hanımı boş olur. Yemin etmediği
takdirde ikinci şahit kendisi sayılır. Hak konusunda ise iki şahitten azı
geçerli değildir. iki şahit olması durumunda hak sahibine hakkı verilir. Eğer
adil olan bir kişi şahitlik yaparsa, hak sahibine de adil olan şahitle beraber
yemin ettirilir. Eğer şahidi olmayan bir dava olursa, davalının yemin etmesi
gerekir. Eğer davalı yemin etmekten çekinirse, hak sahibi (davacı) hakkını
alır. Hain kadın ve erkeğin ve hasmın şahitliği geçerli değildir. çünkü, bu
durumda olanların, hakkında şahitlik yaptıkları kişiye karşı kinleri olabilir.
Yüce Allah, adil olanların şahitlik yapmasını emretmiş ve: "Allah'ın
ahdini ve yeminlerini az bir değere değişenlerin, işte onların, ahirette bir
payları yoktur"[Al-i İmran, 77] buyurmuştur. Bu sebeple kişi, şahitlik
yaptığı şeye dikkat etsin.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: