musannef Abdurrezzak |
Ehl-i Kitab’a Dair |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Yahudilerin Medine'den
Sürülmesi
9984- ibnu'I-Müseyyeb'in
bildirdiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Arap yurdunda
-veya Hicaz yurdunda- iki din bir arada olmaz" buyurdu. Hz. Ömer bu sözü
araştırıp, gerçekten Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) söylediğini
görünce Yahudileri Medine'den sürdü.
Zühri der ki: "Hz.
Ömer, yiyecek satmak için gelen gayr-ı müslimlerin, Medine'de üç günden fazla
kalmalarına izin vermezdi. Gelen Yahudi ve Hıristiyan kadınlara da süslerini
örtmeleri emredilirdi.''
Tahric: Beyhaki (9/208),
Malik kanalıyla İbn Şihab'dan, Said b. el-Müseyyeb'i zikretmeden mürsel olarak
rivayet etti. Aynı kanalla Malik (1609)
rivayet etti. EbU Hureyre ve İbn Abbas hadisinden şahidi vardır.
9985- Ömer b.
el-Hattab'ın bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurdu: "Yahudi ve Hıristiyanları Arap yarımadasından çıkaracağım ve
orada müslümandan başka kimseyi bırakmayacağım. "
Tahric: Müslim (1767),
Abdurrezzak kanalıyla rivayet etti.
9986- Ali b. Hüseyin'in
bildirdiğine göre Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Yahudileri Medine'den
çıkarmıştır. Bu hadisi Ali b. Hüseyn'den, Müslim b. Ebi Meryem nakletmiştir.
9987- Ömer b. Abdilazız
der ki: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) son söylediği söz şudur:
"Allah Yahudi ve Hıristiyanları kahretsin. Onlar peygamberlerinin
mezarlarını mescid edindiler. Arap yurdunda iki din kalmaz -veya- bir arada
bulunmaz. "
Tahric: Malik ve İbn
Sa'd, Malik kanalıyla rivayet ettiler. İlk bölümünün şahidi Buhari (425) ve
Müslim'de (531) yer almıştır.
9988- İbn Ömer
bildiriyor: "Beni Nadır ve Kurayza Yahudileri, Allah'ın Resülü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile savaşınca, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Beni
Nadır'i Medine' den sürdü. Kurayza'yı ise, daha sonra Allah'ın Resülü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile savaşıncaya kadar Medine'de bıraktı. (Hendek
savaşında) Kurayzalılar Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
savaşınca, Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onların erkeklerini
öldürdü, kadınları, çocukları ve malları da müslümanlar arasında taksim edildi.
Sadece bir kısmı Resülullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) katıldılar,
Allah'ın Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlara eman verdi ve müslüman
oldular. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Abdullah b. selam'ın
kabilesi olan Beni Kaynuka, Beni Harise Yahudileri ve Medine'de olan diğer
Yahudilerin hepsini sürdü. ''
Tahric: Buhari (5/112);
Müslim (1766), Abdurrezzak kanalıyla ve Beyhaki (9/208), Hafs b.
Meysere kanalıyla Musa
b. Ukbe' den rivayet ettiler.
9989- İbn Ömer
bildiriyor: Ömer b. el-Hattab, Yahudi ve Hıristiyanları Hicaz yurdundan sürdü.
Allah'ın Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) de Hayber savaşını kazanınca
onları sürmek istedi, ancak Yahudiler, kendilerini Hayber'de bırakmasını ve
kendilerinin mahsulün yarısı karşılığı Hayber arazilerini işletmeyi istediler.
Bunun üzerine Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "istediğimiz kadar
sizi bu şartla Hayber'de bırakınz" buyurdu. Hz. Ömer onları Teyma veya
Eriha'ya sürene kadar Hayber' de kaldılar.
Tahric: Buhari, Fudayl
b. Süleyman kanalıyla Musa b. Ukbe'den; Müslim 1551 (6) Abdurrezzak kanalıyla
ve Ahmed, Abdürrezzak kanalıyla tam metin olarak rivayet ettiler. bak:
Fethu'l-Bari (5/14).
9990- ibnu'I-Müseyyeb
der ki: Allah'ın Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hayber'i arazilerde
çalışmaları şartıyla Yahudilere verdi. Buna karşılık Yahudiler mahsulün
yarısını aldılar. Allah'ın Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Hz. Ebü Bekr
ve Ömer'in hilafetinin ilk zamanlarında bu böyle devam etti. Sonra Hz. Ömer'e,
Resülullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefatından önceki hastalığında:
"Arap -veya Hicaz- yurdunda iki din bir arada olmaz" buyurduğu
söylenince, bu sözü söyleyip söylemediğini araştırdı ve söylediğini anlayınca
da Yahudileri çağırıp: "Allah'ın Resülü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile
anlaşması olan bu anlaşmayı getirsin. Yoksa sizi süreceğim" dedi ve
Yahudileri sürdü.
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(5/207), Zühri kanalıyla Ubeydullah b. Abdillah b. Utbe kanalıyla ve farklı
kanallarla İbn Ebi Şeybe (2/254) başka bir lafızla rivayet ettiler.
9991- Amr b. Dinar der
ki: Ömer b. el-Hattab, bir Yahudinin: "Resülullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bana şöyle buyurdu: "Rüyamda, senin devenin palanını (semerini)
koyup geceler boyunca yol aldığını gördüm" dediğini duyunca, Hz. Ömer: "Vallahi,
Medine'de dolaşamayacaksınız" dedi. Yahudi: "Vallahi, bu söz kadar,
onu söyleyen için ağır, kendisine söylenen için kolayolan bir söz
görmedim" dedi.
9992- Said b. (übeyr der
ki: İbn Abbas bana: "Perşembe günü.
Peyşembe günü nedir
ki?" deyip o kadar ağladı ki, gözyaşları çakılları ıslattı. Ben: "Ey
Ebu Abbas! Perşembe günü nedir?" diye sorunca ise şöyle cevap verdi:
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) hastalığının arttığı gündür. O gün: "Bana
bir şey getirin de size bir yazı yazayım ki. benden sonra hiçbir zaman dalalete
düşmeyesiniz" buyurdu. Bunun üzerine sahabe tartıştı -Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanında tartışmak olmazdı- ve: "Allah'ın
Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) (hastalığın şiddetinden) sayıkladı"
dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Beni
kendi halime bırakmız. Benim içinde bulunduğum MI, sizin beni davet etmekte
olduğunuz şeylerden hayırlıdır" buyurdu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) vefatı zamanında üç şey vasiyet etti:
"Bütün müşrikleri
Arap yarımadasından çıkarınız; gelecek heyetlere benim izin verip hediyeler
ikram ettiğim gibi siz de hediyeler vermek suretiyle hürmet gösteriniz"
buyurdu. (Süleyman der ki) Said, üçüncü vasiyeti ya bilerek söylemedi veya o söyledi,
ama ben unuttum.
Tahric: Buhari (6/171),
Muhammed b. Selam kanalıyla İbn Uyeyne'den; Müslim (1637) İbn Uyeyne kanalıyla
ve İbn Sa'd (2/242), Abdürrezzak'ın hocası İbn Uyeyne kanalıyla rivayet
ettiler.
9993- İbn Cüreyc der ki:
Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vefat edeceği zaman, Hicaz
yurdunda Yahudi ve Hıristiyan bırakılmamasını, Usame'nin ordusunun Şam'a
hareket etmesini, aradaki akrabalık bağlarından dolayı Kıptilere iyi
davranılmasını vasiyet etti.
Tahric: İlk bölümünü
Ahmed (1/195), ikincisini ise Müslim (2543) başka kanallardan rivayet etti.
9994- Hz. Ali der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Benden sonra idareyi ele
alırsan, (Hıristiyan) Necran halkını Arap yanmadasından çıkar" buyurdu.
9995- İbn Abbas der ki:
"Yahudi ve Hıristiyanlar, müslüman olmadan şehirlerinizde sizinle ortak
olmasınlar (aynı şehirde yaşamayınız). Bunlardan irtidad edip islam'a dönmeyi
kabul etmeyenin kanından (öldürülmesinden) başka bir şey kabul edilmez.''
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan:
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kıptilerle İlgili Vasiyeti