musannef

Abdurrezzak

HAC / Menasik

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Balina Eti

 

8651- Zühri bildiriyor: ibnu'I-Müseyyeb, "Deniz avı yapmak ve onu yemek size helal kılındı''[Maide 96] buyruğunu açıklarken şöyle demiştir: "Deniz avından kasıt denizden avlanılan balıklardır. Onu yemekten kasıt da yolculuk için balığın tuzlanıp azık olarak kullanılmasıdır."

 

Tahric: Taberİ (7/41), Ebu Süfyan el-Ma'mer! kanalıyla Ma'mer'den kısa bir metinle rivayet etti.

 

 

 

8652- İbn Ömer der ki: "Denizin yemeği su dışına attıklarıdır. Deniz avı ise kişinin ondan avlandıklarıdır.''

 

Tahric: Buhari, Ömer'den muallak olarak rivayet etti. 

 

 

 

8653- Katade der ki: Ebü Miclez'in bildirdiğine göre Hz. Ebü Bekr:

"Balinalar canlı olsun, ölü olsun temiz (eti helal) hayvanlardır" demiştir. Deniz suyunun dışarıya attığı balıkların yenmesinde de bir sakınca yoktur.

 

 

 

8654- İbn Abbas der ki: Şehadet ederim ki Ebü Bekr: "Denizin dışarıya attığı balık helaldir, isteyen onu yiyebilir" dedi.

 

Tahric: Buhari muallak olarak rivayet etti.

 

 

 

8655- Ebu'z-Zübeyr'in bildirdiğine göre Ebü Bekr'in azatlısı: "Denizde bulunan her türlü hayvanı Yüce Allah kesmiştir (helal kılmıştır) ve ondan yiyebilirsin" demiştir.

 

 

 

8656- Yahya b. Ebi Kesir der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) deniz konusu sorulunca: "Denizin ölüsü helal. suyu da temizdir" buyurdu.

 

Tahric: Ebü Hureyre hadisinden Ahmed (2/378) ve Malik (1/22) rivayet etti.

 

 

 

8657- Yahya b. Ebi Kesir der ki: Muğire b. Abdillah b. Abd'a bu konu sorulurken şöyle denildi: Mudlic oğullarından bazıları Allah Resulü'ne (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ya Resulallah! Sallarımızla denize açılıyoruz. Her birimiz de yanında içeceği kadar su taşıyor. Deniz suyuyla abdest almak içimize sinmiyor. içme suyuyla abdest almamız halinde de susuz kalacağız" dediklerinde, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Denizin suyu temiz, ölüsü de helaldir" buyurdu.

 

Tahric: Ebu Davud, Tirmizi, Nesai ile İbn Mace, "Malik b. Safvan b. Süleym-Muğire b. Ebi Burde" kanalıyla rivayet ettiler.

 

 

 

8658- Amr b. Dinar der ki: Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yetişen bir ihtiyarın: "Denizden avlanılan her şey kesilmiş gibi helaldir" dediğini işittim.

 

 

 

8659- İbn Abbas: "Denizin dışarıya attığı balıkları yeme" demiştir.

 

 

 

8660- İbn Tavus, babasından bildirir: "Denizin dışarıya attığı balinaları yeme. Zira deniz balıklarının helal olması, onların avlanılmasıyla gerçekleşir."

 

 

 

8661- Amr b. DInar bildiriyor: ikrime'nin bildirdiğine göre Hz. Ebu Bekr: "Denizin içinden çıkanları yiyebilirsin" demiştir. Bunu Ebu'ş-Şa'sa'ya bahsettiğimde şöyle dedi: "Biz aramızda bunların tadının tuzlu olduğunu konuşur ve denizin dışarıya attığı balıkların yenilmesini mekruh görürdük. Ancak suyun çekilmesiyle ölen balıklar yenilebilir."

 

Tahric: Taberi Tefsir (7/40, 41), farklı kanal ve lafızlarla ve Muhalla'da (7/397) geçtiği üzere Said b. Mansur, Ebu Bekr'in sözü olarak kısa bir metinle rivayet ettiler.

 

 

 

8662- Cabir (b. Abdillah) der ki: "Denizin dışarıya attıklarından yemeyin.

Ancak suyun çekilmesiyle kenarda kalan balıkları yiyebilirsiniz.''

Sevri der ki: "Deniz suyu çekilince balıkları sahile canlı olarak bırakır.''

 

Tahric: Ebu Davud, İsmail b. Ebi Umeyye kanalıyla Ebu'z-Zübeyr'den merfu olarak rivayet etti.   İbn Hazın, İbn Mehdi kanalıyla Sevri'den daha uzun bir metinle zikretti.

 

 

 

8663- Hz. Ali der ki: "Balıkların ve çekirgelerin her türü helaldir."

 

Tahric: Muhalla'da (7/397) geçtiği üzere Said b. Mansur, farklı kanal ve lafızla rivayet etti.

 

 

 

8664- Suveyb der ki: Deniz bol miktarda balığı sahile attı. Bu balıklar konusunda Ebu Hureyre'den fetva istediğimizde yiyebileceğimizi söyledi. Ancak Ebu Hureyre'nin bu fetvasına göre hareket etmek istemedik. Mervan'a söylediğimizde Mervan birini gönderip bu konuyu Zeyd b. Sabit'e sordurdu. Zeyd de: "Helaldir, yiyebilirsiniz" dedi.

 

 

 

8665- Abdürrezzak başka bir kanalla yukarıdakinin aynısını bildirir.

 

 

 

8666- Vehb b. Keysan bildiriyor: Cabir b. Abdillah anlatıyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizleri müfreze olarak gönderdi ve azık olarak bize bir çuval hurma verdi. Ancak yolculuk sırasında yanımızdaki hurmayı bitirdik ve azıksız kaldık. Elimizde çuvaldan başka bir şey kalmadı. Komutanımız olan Ebu Ubeyde b. el-Cerrah da günde adam başı bir hurma veriyordu." Cabir'e:

 

 

 

"Bu hurma size yetiyor muydu?" diye sorduğumda: "Yetmiyordu, ama o da bitince tek hurmayı bile aramaya başladık" dedi ve şöyle devam etti:

Yola devam edip deniz sahiline vardığımızda sahilde Yüce Allah'ın suyun dışına attığı bir balina gördük. Ebu Ubeyde önce: "Bu balık, ölü hükmündedir" dedi. Ancak daha sonra: "Bu, Yüce Allah'ın sizlere ihsan ettiği bir rızıktır" dedi. O sahilde onsekiz gün kaldık. Bu süre zarfında etinden yiyip yağından yağlandık ki sayı olarak üçyüz kişiydik. Ebu Katadel balinanın kaburga kemiklerinden birinin dikilmesini istedi. Dikilince askerlerden biri bineğiyle onun altından geçti. 

 

Tahric: Malik kanalıyla Vehb b. Keysan'dan Buhari ile Müslim rivayet ettiler. bak: Buhari (8/57).

 

 

 

8667- Amr b. Dinar, Cabir b. Abdillah'tan bildirir: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üçyüz kişilik bir süvari birliğini Kureyş'in bir kervanını gözetlemek üzere Ebu Ubeyde'nin komutasında gönderdi. Yola çıkıp bir sahilde konakladık. Yemeğimiz bittiği için açlığa maruz kaldık ki ağaç yaprakları yemeye başladık. Sonunda deniz kıyıya bir balina attı. Yarım ay boyunca etinden yedik ve yağından yağlandık. Böylece bedenlerimiz güç toplayıp kendine geldi. Ebü Ubeyde balinanın kaburga kemiklerinden bir tane alıp dikti. Orduda bulunan en uzun adam ile en yüksek deveyi buldu. Adamı bu deveye bindirince adam devesiyle birlikte kemiğin altından geçti. Deniz kıyısına gelmeden önce adamın biri üç tane deve kesmişti. Sonra bir daha üç tane deve kesti. Sonra üç tane daha deve kesti, ama en sonunda Ebü Ubeyde kesmesini yasakladı."

Amr der ki: Ebü Salih'in bildirdiğine göre Kays b. Sa'd, babasına: "Ben de ordunun içindeydim. Yolda ordu aç kaldı" dedi. Babası (Sa'd): "Kesseydin" deyince, Kays: "Zaten kestim" karşılığını verdi ve şöyle devam etti: "Ancak ordu bir daha aç kaldı." Babası (Sa'd): "Kesseydin" deyince, Kays: "Zaten kestim" karşılığını verdi ve şöyle devam etti: "Ancak ordu bir daha aç kaldı," Babası (Sa'd): "Kesseydin" deyince, Kays: "Zaten kestim" karşılığını verdi ve şöyle devam etti: "Ancak ordu bir daha aç kaldı." Babası (Sa'd): "Kesseydin" deyince, Kays: "Ama, artık kesmem yasaklanmıştı" karşılığını verdi. 

Amr der ki: "Sanırım Kays'ın kestikleri (bindikleri) deveydi."

 

 

 

8668- Ebu'z-Zübeyr der ki: Cabir b. Abdillah'ın Resulullah'tan (Sallallahu aleyhi ve Sellem) aynısını zikrederken şöyle dediğini işittim:

Bunu daha sonra Resülullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) anlattığımızda: "O (balina) Yüce Allah'm size göndermiş olduğu bir rızıktı. Elinizde ondan bir şey kaldıysa bize de verin" buyurdu. Yanımızda da balinadan arta kalan etler vardı. Bazıları etten getirince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onlardan yedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizleri gönderirken azık olarak bir çuval da hurma vermişti. Ebu Ubeyde önceleri adam başı birer avuç verirken sonra birer hurma dağıtmaya başladı. Sabahtan akşama kadar bir hurma yiyor üzerine de su içiyorduk. Hurma çuvalı tümüyle bitince bir hurmayı bile arar 0Iduk.''

1

Tahric: Buhari (8/59), Yahya kanalıyla İbn Cüreyc'den ve Müslim rivayet etti.

 

 

 

8669- Nafi' bildiriyor: Abdurrahman b. Ebi Hureyre, İbn Ömer'e denizin dışarıya attığı balinaların ölü sayılıp sayılmayacağını sorunca, İbn Ömer: "Evet, leş hükmündedir" dedi ve etinden yememesini söyledi. Daha sonra İbn Ömer evine girince mushafı istedi ve okumaya başladı. "Deniz avı yapmak ve onu yemek size helal kılındı"[Maide, 96] ayetini okuyunca, Abdurrahman'ı çağırdı ve: "Deniz avı ve yemeği sizlere helal kılındı. Denizin dışarıya attığı balinalar ölü de olsa yiyebilirsin, bir sakıncası yoktur" dedi.

 

ibn Cüreyc der ki: Ebu Bekr b. Hafs'ın bana bildirdiğine göre İbn Mes'ud: "Balinanın temiz kılınması başının koparılmasıyla olur" demiştir.

Ata da: "ölüsünün yenmesi konusunda balinalar ile çekirgelerin hükmü birdir" demiştir.

 

Tahric: Taberi (7/40), Dahhak b. Mahled kanalıyla İbn Cüreyc'den az bir farklı lafızla rivayet etti.     İbn Hazm, Muhalla'da (7/394), Abdürrezzak'tan naklen zikretmiştir.

 

 

 

8670- Ata (b. Ebi Rebah) der ki: "Balığa sapanla veya taşla vurup öldürdüğün zaman her halükarda ondan yiyebilirsin. Çekirgeler konusunda da aynı durum söz konusudur."

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Keler Eti