musannef

Abdurrezzak

Zekat

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Toplanan Malların Paylaştırılması

 

7286- Amr b. Dinar der ki: Cübeyr b. Muhammed'in bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir malı yanında bir gün dahi olsa tutmayıp hemen dağıtırdı. Ömer b. el-Hattab da: "Birine bir şey vereceğiniz zaman ihtiyacını giderecek şekilde verin" derdi. 

 

Tahric: İbn Ebi Şeybe (4/41), "Hafs-Amr b. Dinar" kanalıyla rivayet etti. Ukbe b. el-Haris'ten Buhari' de (2/148) bir şahidi vardır.

 

 

 

7287- Zeyd b. Eslem anlatıyor: Ömer b. el-Hattab Müslümanlardan bir grubu topladı ve: "Elde edilen bu ganimetleri gereken yerlere vermek istiyorum. Yarın sabah her biriniz gelip bana bu konudaki fikrini söylesin" dedi. Ancak diğer gün sabah olunca şöyle dedi: "Allah'ın Kitab'ında bazı ayetler buldum ki bu ayetlerde Yüce Allah ganimet mallarının nereye verilmesi gerektiğini bildirmiş ve Müslümanlardan bunda hakkı olanları isimlendirmiştir. Yüce Allah bu konuda: "Eğer Allah'a ve hak ile batılın ayrıldığı gün, iki ordunun birbiri ile karşılaştığı gün (Bedir savaşında) kulumuza indirdiğimize inanmışsanız, bilin ki, ganimet olarak aldığınız herhangi bir şeyin beşte biri Allah'a, Resulüne, onun akrabalarına yetimlere, yoksullara ve yolcuya aittir. Allah her şeye hakkıyla kadirdir"[Enfal, 41] buyurur.

 

Yine: "Allah'ın, (fethedilen) ülkeler halkından Peygamberine verdiği ganimetler, Allah, Peygamber, yakınları, yetimler, yoksullar ve yolda kalmışlar içindir. Böylece o mallar, içinizden yalnız zenginler arasında dolaşan bir güç olmaz. Peygamber size ne verdiyse onu alın, size ne yasakladıysa ondan da sakının. Allah'tan korkun. Çünkü Allah'ın azabı çetindir"[Haşr, 7] buyurur.

 

Yine: "Bu mallar özellikle, Allah'tan bir lütuf ve hoşnutluk ararken ve Allah'ın dinine ve peygamberine yardım ederken yurtlarından ve mallarından uzaklaştırılan fakir muhacirlerindir. İşte onlar doğru kimselerin ta kendileridir"[Haşr, 8] buyurur ki bunlardan kasıt Muhacirlerdir.

 

Yine: "Daha önceden Medine'yi yurt edinmiş ve gönüllerine imanı yerleştirmiş olan kimseler, kendilerine hicret edip gelenleri severler; onlara verilenler karşısında içlerinde bir çekememezlik hissetmezler; kendileri zaruret içinde bulunsalar bile onları kendilerinden önde tutarlar. Nefsinin tamahkarlığından korunabilmiş kimseler, işte onlar saadete kurtuluşa erenlerdir''[Haşr, 9] buyurur ki bunlardan da kasıt Ensar' dır."

Sonrasında Ömer: "Onlardan sonra gelenler: ''Rabbimiz! Bizi ve bizden önce inanmış olan kardeşlerimizi bağışla; kalbimizde müminlere karşı kin bırakma; Rabbimiz! Şüphesiz Sen şefkatlisin, merhametlisin'' derler''[Haşr, 10] ayetini okudu ve: "Kendisine verilse de verilmese de yeryüzünde bulunan her bir müslümanın bu malda hakkı vardır" dedi.

 

 

 

7288- İbn Tavus, babasından (Tavus'tan) bildirir: "Vakfedilen bir malın zekat) olmaz." Abdürrezzak'a: "Neden?" dediğimizde: "Çünkü bu mal yoksullara vakfedilmiştir. Bu maldan alınacak zekat yine yoksullara verilmeyecek mi?" diye sordu. Ona: "Evet, verilecek" karşılığını verdiğimizde: "O zaman böylesi bir malın zekatı olmaz" dedi.

 

 

 

7289- İbn Tavus der ki: "Babamın ürün verse de, vermese de her yıl vergisini ödediği bir tarlası vardı. Bu konuda bölgenin valisiyle konuşunca veya başkası bu konuyu valiyle konuşunca, vali: "Bu vergiyi senden kaldırır ve başkasını yükleriz" dedi. Ancak babam kabul etmedi ve bu vergiyi ödemeye devam etti."

Abdürrezzak der ki: Alimlerden birinin de bana bildirdiğine göre Hammad b. Ebi Süleyman: "Şayet böylesi bir vergiyi benden kaldırırlarsa diledikleri birinin üzerine yüklerler" derdi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Oruç Kitabı / Çocuğa Kaç Yaşında Oruç Tutması Emredilir? (ve Namazı)