musannef Abdurrezzak |
Zekat |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Bal'ın Zekatı
6964- Tavus der ki: Muaz
b. Cebel'e sayıları otuzdan az olan sığırlar ile balın zekatı sorulunca:
"Bu konuda bana verilen herhangi bir emir yok" karşılığını
verdi.
Tahric: Beyhaki (4/127),
İbn Uyeyne kanalıyla İbrahim b. Meysere'den ve İbn Ebi Şeybe (4/21), Veki'
kanalıyla Sevd'den rivayet ettiler.
6965- Nafi' der ki: Ömer
b. Abdilazız zekatlar için beni Yemen'e gönderdi. Baldan zekat almak
istediğimde Muğire b. Hakım: "Bal'da zekat yoktur" dedi. Bir mektupla
durumu Ömer b. Abdilaziz'e sorduğumda: "Doğru söylüyor. Muğıre adil ve
Allah'ın rızasını gözeten biridir. Dediği gibi balda zekat yoktur"
karşılığını verdi.
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(4/21), Veki' kanalıyla Sevri'den rivayet etti.
6966- Nafi' der ki: Ömer
b. Abdilazız balda zekatın olup olmadığını bana sorunca: "Bizim bölgede
bal yetiştirilmiyor. Ancak bunu Muğıre b. Hakım'e sorduğumda: ''Bal'da zekat
olarak bir şey yoktur'' dedi" karşılığını verdim. Bunun üzerine Ömer b.
Abdilazız: "Muğıre adil, güvenilir biridir ve doğru söylemiştir"
dedi.
Tahric: Farklı bir
lafızla İbn Ebi Şeybe rivayet etti.
6967- salih b. Dinar
bildiriyor: Ömer b. Abdilazız, Osman b. Muhammed'e bir mektup yazarak Resülullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) önceden kendilerinden aldığı kişiler dışında bal
sahiplerinden zekat almamasını söyledi. Bunun üzerine Osman bal sahiplerini
biraraya topladı. Bal sahiplerinin şehadet ettiklerine göre Hilal b. Sa'd,
Resülullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bal getirdi. Allah Resülü: "Bu
ne?'" diye sorunca, Hilal: "Hediye" karşılığını verdi. Bunun
üzerine Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu baldan yedi. Hilal başka
bir zaman yine bal getirmiş. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bu ne?'" diye sorunca, Hilal: "Sadaka (zekat)" demiş.
Bunun üzerine Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) o balın kaldırılmasını
söylemiş. Bu esnada Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ne öşürden, ne de
öşrün yarısından bahsetmiş; ancak getirilen balı almıştır. Osman bu konuda Ömer
b. Abdilazız'e bir mektup yazınca, Ömer cevaben: "Siz daha iyi bilirsiniz.
Daha önce bal sahiplerinin bize verdiklerini alır, bu balın öşrünü veya öşrünün
yarısını sormazdık. Sadece bize verdiklerini alırdık" dedi.
Tahric: İbn Hacer,
İsabe'de (3/607) bunu Abdürrezzak'tan naklen zikretmiştir.
6968- İbn Cüreyc der ki:
ibrahım b. Meysere'ye bir mektup yazıp balın zekatı konusunu sordum. Cevaben
bana şöyle yazdı: "Bal tüccarları konusundaki mektubunu aldım. Bunlardan
iki adam süresi geçmiş bir mektupla Osman b. Muhammed'e geldiler ve bu yazının
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) tarafından kendilerine yazıldığını
söylediler. Bu fermana da dayanarak Osman, Tihame'nin bir bölgesindeki vadinin
kullanım süresini uzatıp yeniletmiştir. - İbn Cüreyc der ki: Sanırım bu vadinin
Kays veya Sünbüle kabilesine ait olduğunu da zikretti. - Yine bu tüccarların
bildirdiğine göre ashabından biri Resülullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
biri hediye, biri de sadaka (zekat) olmak üzere iki tulum bal getirmiş,
Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bu iki tulumdan hediye olanını kabul
ederken, sadaka olarak getirileni ise görevli kişinin almasını söylemiştir.
Akrabalarımdan doğruluğundan emin olduğum birinin bana bildirdiğine göre de
kendisi Şam'da Urve es-Sa'dı ile bu konuyu tartışmış, Urve de balın zekatı
konusunda Ömer b. Abdilazız'e bir mektup yazdığını, Ömer'in de cevaben:
"Balda zekat konusu Taif bölgesindeki bal alayında netleşmiştir. Bundan
dolayı baldan zekat olarak ondabir al" yazdığını söylemiştir."
6969- Muhammed b. Aclan
der ki: Taif valisi Süfyan b. Abdillah, Ömer b. el-Hattab'a bir mektup yazarak:
"Buradakilerden bazıları bir dağı üzerinde bal olduğu için kendi
kullanımlarına vermemi istiyorlar" dedi. Ömer de: "Bu bal yağmur
gibidir, herkes ondan yiyebilir. Ancak zekatını vermeyi taahhüt ederlerse dağı
onların kullanımına ver" şeklinde bir cevap yazdı. Süfyan, zekatı vermeyi
kabul ettiklerini bildirince, Ömer ona: "Dağı onların kullanımına ver ve
zekat olarak balın öşrünü (ondabirini) al" şeklinde bir mektup yazdı.
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(4/20) farklı bir lafızla Amr b. Şuayb kanalıyla; farklı kanallar ve farklı
lafızlarla Ebu Davud ile Beyhaki (4/126) rivayet ettiler.
6970- Ata el-Horasanı
bildiriyor: Yemen ahalisinden bazıları Hz. Ömer'e gelip bir vadiyi kendisinden
istediler. Ömer de vadiyi onlara tahsis etti. "Ey müminlerin emiri! Bu
dağda çok arı var" dediklerinde, Ömer: "Aldığınız her on farak balda
zekat olarak bir farak vardır" karşılığını verdi.
Tahric: İbn Ebi Şeybe
(4/20), İbnu'l-Mübarek kanalıyla Ata' dan kısa metinle rivayet etti.
6971- Ma'mer der ki:
Balın zekatı konusunda Zühri: "Her on farak bal da zekat olarak bir farak
vardır" demiştir.
Tahric: İbn Ebi Şeybe,
"Veki'-Zühri" kanalıyla rivayet etti.
6972- Ebu Hureyre der
ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Yemen ahalisine: "Bal
sahiplerinden zekat olarak öşür (ondabir) almir" şeklinde bir ferman
yazdı.
Tahric: Abdürrezzak'ın
kanalıyla Beyhaki rivayet etti. Aynı raviden Beyhaki (4/129) rivayet etti.
6973- Süleyman b. Musa
bildirir: Ebu Seyyare el-Mutai, Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Balım var" deyince, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Zekat olarak ondabirini ver" buyurdu. Ebu Seyyare: "Bir dağ
var, onu benim kullanımıma ver" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) bu dağı ona tahsis etti.
Tahric: Tayalisi;
Beyhaki (4/126), Said b. Abdilaziz kanalıyla; İbn Ebi Şeybe, Veki' kanalıyla
Sa'd'dan ve İbn Mace rivayet ettiler. Tirmizi, el-İlelu'l-Kübra' da:
"Mürsel hadistir; zira Süleyman b. Musa sahabilerden kimseyi görmüş
değildir" demiştir. Beyhaki de: "Balda ondabirin verilmesi konusunda
en sahih rivayet budur" demiştir.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: