|
musannef Abdurrezzak |
Cenazeler |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Mezarları Ziyaret Etmek
6704- İbn Abbas'ın
azatlısı ikrime'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Mezarlan ziyaret eden Kadınlar lanetlenmiştir" buyurdu.
6705- Katade'nin
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mezarlan
ziyaret eden bizden değildir" buyurmuştur.
Tahric: Enes'ten İbn Ebi
Şeybe (3/342) ve Bureyde'den Müslim (2/672) rivayet etti.
6706- Mücalid b. Said
der ki: Şa’bi'nin şöyle dediğini işittim: "Eğer Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) mezarları ziyaret etmeyi yasaklamış olmasaydı kızımın
mezarını ziyaret ederdim."
Tahric: Mücalid
sebebiyle senedi zayıftır.
6707- Mansur'un bildirdiğine
göre ibrahim(-i NehaI): "Önceleri mezarları ziyaret etmeyi mekruh
görürlerdi" dedi.
6708- Abdullah b.
Bureyde'nin babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) şöyle buyurmuştur: "Mezarlan ziyaret etmenizi yasaklamıştım; artık
ziyaret edebilirsiniz. Çünkü bu, size ahireti hatırlatır. Testide şıra
yapmanızı yasaklamıştım; artık her kap ta şıra yapabilirsiniz. Ancak sarhoşluk
veren her şeyden uzak durun. Kurban etinden üçüncü günden sonra yemenizi
yasaklamıştım; artık üç günden sonra da ondan yiyebilir ve kaldırabilirsiniz.''
Tahric: Müslim (1/214),
Abdürrezzak'ın kanalıyla ve Tirmizi (2/156) rivayet ettiler.
6709- Nafi' der ki:
"ibn Ömer kardeşi Vakıd'ın mezarına gidip dua eder ve namaz kılardı."
6710- Abdürrezzak başka
bir kanalla yukarıdakinin aynısını bildirir.
6711- İbn Ebi Muleyke
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ölülerinizin yanına
gidip selam verin ve dua edin, Çünkü onlarda sizin için ibret vardır"
buyurmuştur. Ben, Hz. Aişe'nin Hubşı'de ölen kardeşi Abdurrahman b. Ebi Bekr'in
Mekke'de mezarını ziyaret ettiğini gördüm.
Tahric: Tirmizi mana
olarak aynısını İsa b. Yunus kanalıyla İbn Cüreyc'ten rivayet etti.
Suyutı der ki:
"Hubş'i ile Mekke arası on iki millik bir mesafedir." bak: Tirmizi
(2/157).
6712- Muhammed b. Kays
b. Mahreme anlatıyor: Hz. Aişe: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ile benim aramda olan bir şeyi sizlere anlatayım mı?" deyince, biz:
"Anlat" cevabını verdik. Hz. Aişe şöyle dedi: Resülullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) sırası bende olduğu bir gece geldi ve ayakkabılarını
ayakuçlarının yanına koydu. Giysisini çıkarıp hırkasını yatağın bir kenarına
açtı. Benim uyuduğumu sandı ve ayakkabılarını yavaşça giyip, giysisini yavaşça
aldı. Ben de örtümle başımı kapattım, hırkamla örtündüm ve peşine düştüm. Bakı'
mezarlığına geldi, üç defa ellerini kaldırdı ve uzunca kıyamda kaldı. Sonra
geri dönünce ben de geri döndüm. O hızlı yürümeye başlayınca ben de hızlı
yürümeye başladım. O daha da hızlı yürümeye başlayınca ben de daha hızlı
yürümeye başladım.
O eve yetiştiğinde ben
kendisinden önce yetişmiş ve içeri girmiştim.
Daha yerime uzanmadan
içeri girdi ve: "Ey Aişe! Neden öyle nefes nefesesin?" diye sordu.
Ben: "Bir şey yok" dedim. "Ya sen söyle ya da her şeyden
haberdar ve lütuf sahibi olan söyler" buyurunca: "Ya Resulallah! Anam
babam sana feda olsun" diyerek olanları anlattım. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem):
"Önümde gördüğüm
karartı sen miydin?" diye sordu. Ben: "Evet" deyince göğsüme
aCltacak şekilde vurdu. Sonra: "Allah'ın ve Resulünün sana zulmedeceğini
mi sandın?" buyurdu. Ben: "insanlar bir şeyi ne kadar gizleseler Yüce
Allah o şeyi bilir" deyince Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet.
sen beni gördüğünde Cebrail gelmişti. Sen soyunmuş olduğun için içeri girmedi.
Senin hissetmeyeceğin bir şekilde beni çağırdı. Ben de senin hissetmeyeceğin
bir şekilde ona cevap verdim. Senin de uyuduğunu sandım ve uyandırmak
istemedim. Senin korkmandan da çekindim. Cebrail bana BakI' mezarlığma gidip
orada olanlara istiğfar etmem için emir verdi" buyurdu. Resulullah'a
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Mezarlığa gittiğimde) ne diyeceğim?"
diye sorduğumda: "Sen: ''Bu mekanın mümin ve Müslüman ahalisine selam
olsun. Bizden önce gidenlere ve sonradan gideceklere Yüce Allah rahmet etsin.
inşallah biz de onlara yetişenlerdeniz'' de" buyurdu.
Tahric: Farklı
kanallarla Müslim rivayet etti. bak: Müslim'in Nevevi: Şerhi (1/313).
6713- Cafer b.
Muhammed'in babasından bildirdiğine göre Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) kızı Hz. Fatıma her cuma günü Hamza'nın mezarını ziyaret ederdi.
6714- İbn Mes'ud der ki:
Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) evinden dışarı çıkınca biz de
arkasından çıktık. Birlikte mezarlığa kadar geldik ve mezarlıkta yürümeye
başladık. Bir mezara geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
mezarın yanında oturdu ve uzun bir müddet kısık bir sesle bir şeyler konuştu.
Sonra Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ağlama sesi işitildi ve biz
de kendisiyle ağlamaya başladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize
doğru dönünce Ömer karşısına gelip: "Ya Resulallah! Seni ağlatan nedir?
Senin bu halin bizi ağlattı ve endişeye düşürdü" dedi. Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ömer'i elinden tutarak ima ile yanına gelmemizi
işaret etti ve: "Ağlamam sizi korkuttu mu?" diye sordu. Biz:
"Evet, ya Resulallahı" deyince şöyle buyurdu: "Beni. yanında
gördüğünüz mezar annem Amine binti Vehb'in mezandır. Onu ziyaret etmek için
Rabbimden izin istedim ve Rabbim bana izin verdi. Sonra bağışlanma dilemek için
izin istediğimde Rabbim öyle bir izin vermedi ve bana: "Cehennem ehU
oldukları açıkça kendilerine belli olduktan sonra, -yakınları da olsalar-
Allah'a ortak koşanlar için af dilemek ne Peygambere yaraşır, ne de
mü'minlere"[Tevbe, 113] ayeti ile:
"İbaihim'in, babası için af dilemesi, sadece ona verdiği bir söz
yüzündendi"[Tevbe, 114] ayetini indirdi. Bunun üzerine beni de çocuğun anne
babasına olan şefkati sardı. Beni ağlatan da buydu. Size mezarlan ziyaret
etmeyi, kurban etlerini başkalarına da dağıtmanız için üç günden sonra yemeyi
ve kaplarda şıra yapmayı olmak üzere üç şeyi yasaklamıştım. Mezarlan ziyaret
edin. Çünkü bu, kişiyi zahid kılıp ahireti hatırlatır. Kurban etlerini yiyin ve
ondan dilediğinizce infak edin. Bunu yasaklamamın sebebi kıtlık olmasından
dolayı başkalarına da dağıtmanız içindi. Kaplar da içindeki hiçbir şeyi haram
kılmaz. Ancak sarhoşluk veren her şey haramdır. ''
Tahric: İbn Hibban
(201), "İbn Vehb-Mesruk" kanalıyla, "Çünkü bu, kişiyi zahid
kılıp fihireti hatırlatır" kısmına kadar; İbn Mace (114), İbn Vehb
kanalıyla mezarları ziyaret etme kısmına kadar; Taberani yakın metinle Zeyd b.
el-Hattab kanalıyla ve Beyhaki (4/77), İbn Mes'ud kanalıyla rivayet ettiler. Aynı
raviden İbn Hibban (Mevarid 792) rivayet etti. Bureyde hadisinden farklı
lafızlada bir şahidini Müslim (3/1564) rivayet etti.
6715- İbn Cüreyc der ki:
"Osman b. Safvan'ın bana bildirdiğine göre Resülullah'ın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) annesi Amine binti Vehb, Ebi Zi'b vadisinde defnedilmiştir.
6716- Muhammed b.
ibrahım et-Tey mı der ki: Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) her yılın
başında şehidlerin mezarlarına gelir ve: "Sabrettiğiniz şeylere mukabil
sizlere selam olsun! Son yeriniz ne güzeldir" buyururdu. Ebu Bekr, Ömer ve
Osman da aynı şekilde yapardI.
Tahric: Vefau'l-Vefa'da
geçtiği üzere İbn Ebi Şeybe (2/112), Abbad b. Salih'ten mürsel olarak ve Şerh
es-Sudur'da geçtiği üzere Beyhaki, el-Vakıdi kanalıyla rivayet ettiler.
6717- Kelbi'nin Asbağ b.
Nubate'den bildirdiğine göre Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kızı
Hz. Fatıma, Hamza'nın mezarına gider ve mezarı bilmek için üzerine bir işaret
koyardı. Zikredildiğine göre Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Ebu
Bekr'in ve Ömer'in mezarlarında ufak taşlar vardı.
Sonraki sayfa için
aşağıdaki link’i kullan: