57- (YEMEKTE) YAĞ İLE
ET'İ BİRLEŞTİRMEK BABI
حدّثنا
أَبُو
كُرَيْبٍ.
حدّثنا
يَحْيَى بْنُ
عَبْدِ
الرَّحْمنِ
الأَرْحَبِيُّ.
حدّثنا
يُونُسُ بْنُ
أَبِي
يَعْقُوبَ
عَنْ أَبِيهِ،
عَنِ ابْنِ
عُمَرَ؛
قَالَ: دَخَلَ
عَلَيْهِ عُمَرُ،
وَهُوَ عَلَى
مَائِدَتِهِ.
فَأَوْسَعَ
لَهُ عَنْ
صَدْرِ
الْمَجْلِسِ.
فَقَالَ: بِسْمِ
اللهِ. ثُمَّ
ضَرَبَ
بِيَدِهِ
فَلَقِمَ
لقْمَةً.
ثُمَّ ثَنَّى
بِأُخْرَى.
ثُمَّ قَالَ:
إِنِّي
لأَجِدُ
طَعْمَ
دَسَمٍ. ما هو
بِدَسَمِ
اللَّحْمِ.
فَقَالَ
عَبْدُ اللهِ:
يَا أَمِيرَ
المُؤْمِنِينَ!
إِنِّي
خَرَجْتُ إِلَى
السُّوقِ
أَطْلُبُ
السَّمِينَ
لاِشْتَرِيَهُ.
فَوَجَدْتهُ
غَالِياً.
فَاشْتَرَيْتُ
بِدِرْهَمٍ
مِنَ
الْمَهْزُولِ.
وَحَمَلْتُ
عَلَيْهِ
بِدِرْهَمٍ
سَمْناً.
فَأَرَدْتُ
أَنْ
يَتَرَدَّدَ
عِيَالِي
عَظْماً عَظْماً.
فَقَالَ عُمَرُ:
مَا
اجْتَمَعَا
عِنْدَ
رَسُولِ اللهِ
صلى الله عليه
وسلم قَطُّ،
إِلاَّ
أَكَلَ أَحَدَهُمَا
وَتَصَدَّقَ
بِالآخَرِ.
قَالَ
عَبْدُ اللهِ:
خُذْ يَا
أَمِيرَ
الْمُؤْمِنِينَ!
فَلَنْ
يَجْتَمِعَا
عِنْدِي إِلاَّ
فَعَلْتُ
ذلِكَ. قَالَ:
مَاكُنْتُ
لأفْعَلَ.
في الزوائد:
هذا إسناد
حسن. فيه يحيى
بْنُ عَبْدُ
الرَّحْمنِ
بْنُ عبيد.
İbn-i Ömer
(r.a.)'den rivayet edildiğine göre: Bir gün kendisi sofrası üstünde (yemekte)
iken Ömer (bin el-Hattâb) (r.a.) onun yanına giriyor. Abdullah sofranın baş
kısmında Ömer için yer açıyor. Ömer de: Bismillah diyerek elini vurup bir lokma
alıyor. Sonra diğer bir lokma ile ikiliyor, (yâni ikinci bir lokmayı alıyor).
Sonra Ömer (r.a.): Ben bir yağ tadını cidden buluyorum. Bu, et yağı değildir,
deyince Abdullah (r.a.): Ey mu'minlerin emîri, ben çarşıya çıkıp satınalayım
diye semiz et aradım. Fakat bunu pahalı bulunca bir dirhem ile zayıf et aldım
ve üstüne bir dirhemlik yağ koydum. Böylece aile ferdlerimin kemiklerden
yararlanmasını istedim, diyor. Bunun üzerine Ömer (r.a.) :
Resulullah
(Sallallahu Aleyhi ve Sellem)'in yanında et ve yağ birleştiği her zaman O.
mutlaka birini yemiş, diğerini de sadaka etmiş (ikisini yediği kat'iyen vâki
olmamıştır), diyor. Abdullah (r.a.): Ey mu'minlerin emîr'i (bu defa) al. Bundan
sonra et ve yağ benim yanımda birleştiğinde mutlaka bunu yapacağım, diyor.
Fakat Ömer (r.a.): Ben yapacak değilim (Yâni bu yemeği yemem), diyor.
Not: ZevA.id'de
şöyle denilmiştir: Bu, hasen bIr seneddlr. Bu senedde Yahya bin Abdirrahman bin
Ubeyd bulunur.