DEVAM: 6. HİDAYETE
ERDİRİLMİŞ OLAN HULEFA-İ RAŞİDİN'İN SÜNNETİNE İTTİBA
حَدّثَنا
يحيى بن حكيم،
حَدّثَنا عبد
الملك بن
الصباح
المسمعي،
حَدّثَنا ثور
بن يزيد، عَنْ
خالد بن
معدان، عَنْ
عبد الرحمِن
بن عمرو، عَنْ
العرباض بن
سارية. قَالَ: - صلى
بنا رَسُول
اللّه صلى
اللّه عليه وسلم
صلاة الصبح ثم
أَقْبَلَ
علينا بوجهه
فوعظنا
موعظةً
بليغةً. فذكر
نحوه.
İrbad b. Sariye
r.a.'den şöyle dediği rivayet edilmiştir; “Resulullah s.a.v. bize sabah
namazını kıldırdı. Sonra (mübarek) yüzünü bize döndürüp çok tesirli bir vaaz
irad buyurdu.
(Ravi İrbad,
bundan sonra 42 ve 43 nolu hadiste anlattığımızın benzerini anlattı.)”
AÇIKLAMA: Bu bab'daki yani 42'den buraya kadar ki hadislerle ilgilidir.
Hulefa'yı
Raşidin'in sünnetlerine ittiba etmenin beyanı hakkında bu babda rivayet edilen
hadislerin 3'ünü de Resulullah (S.A.V) ' den rivayet eden sahabi İrbad b. Sariye (R.A) 'dir. (24) Fakat bunlar üç ayrı sened ile İbn-i Maceh'e
ulaşmıştır. Hadislerin hepsinde Hulefa'yı
Raşidin'in sünnetlerine yapışma emri verilmekle beraber başka hususları ihtiva
etmeleri bakımından yek diğerinden farklıdır.
Hadislerde
geçen Hulefa'yı Raşidin'den maksadın ilk 4 halife (Radiyallahu anhum) olduğunu söyleyenler vardır. Bazı alimler ise, bundan maksad 4 büyük
halife ve onların siretini takınıp izlerini takip eden başka halifeler ve
müctehid olan büyük imamlardır. Zira
hakkın daima üstün tutulması, İslamiyetin yaşatılması ve halkın dosdoğru yola
irşadı bakımından bunlar da Resulullah (S.A.V) 'in halifeleridir, demişlerdir.
Hadislerin metninde
geçen (arapça yazı var) ''Bu sünnetler üzerinde dişlerinizi
sıkınız'' cümlesi iki şekilde yorumlanmıştır. Bazı alimler, bu cümle ile mezkur
sünnetlere sımsıkı sarılmak ve kaçırılmaması için azami gayreti sarfetmek
isteniyor, demişler. Diğer bir kısım alimlere göre bununla halkın ihtilafa
düştükleri ortamda sünnetlere sarılmak uğrunsa karşılaşılacak güçlükler ve
musibetler müvacehesinde tahammül etmek ve dişleri sıkmak tavsiye edilmiş oluyor.
42 nolu hadisin
sonunda geçen ''İhdas edilen şeylerden
sakınınız'' cümlesi ile sakınılması istenen şeyler, dinde aslı olmayan ve dini
kaynaklara aykırı düşen hususlardır.
Dini kaynaklara uygun olan hususlar Peygamberimiz (S.A.V) ' den sonra
ihdas edilmiş olsa bile bu yasağın şümulüne girmez. Hadisin ''Benim sünnetime
ve Hulefa'yı Raşidin'in sünnetlerine yapışınız'' emr-i Nebevisi bunu
gösteriyor. Zira eğer halifelerin sünnetleri peygamberin sünnetinin aynısı
olmuş olsaydı ''halifelerin sünnetlerine
yapışınız'' sözü fazla olurdu. (25)
Bidat hakkında
7'nci babta geniş tafsilat yapılacaktır.