Sahih

İbn Hibban

 

TARİH

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Ahir Zamanda Dünya Nimetlerinin Çoğalacağı

 

Ahir Zamanda insanlara Zekat Malları Sunulduğu Halde Onları Kabul Edecek Kimsenin Çıkmayacağının Duyurulması

 

6680- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "içinizde mal çoğalıp (her taraf) dolup taşmadıkça kıyamet kopmaz. Hatta o sırada mal sahibi, kendisinden sadakayı kim kabul edecek diye tasalanır. Hatta insan sadaka alması için çağrılır da ‘‘Benim mala ihtiyacım yoktur’‘ der.''

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Tahric Müşkileti'l-fakr 129); Şuayb: Hadis sahihtir. Ahmed 2/530; Buhari 1412; Müslim 701/61.

 

 

 

Üstte Geçen Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'in "Sadaka" Sözüyle Nafile Olanı Değil, Farz Olan Sadakayı (Zekatı) Murad Etmesi

 

6681- Ebu Hureyre der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Mal çoğalıp taşmadıkça kıyamet kopmayacaktır. Hatta o kadar çoğalacak ki kişi malının zekatını vermek için çıkacak ve onu kabul edecek kimseyi bulamayacaktır."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (Mişkat 5440); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 2/417; Müslim 701/66.

 

 

 

Üstte Vasfettiğimiz Mal Bolluğunun Gerçekleşeceği Zaman Hakkında

 

6682- Ebu Nadra der ki: Cabir b. Abdillah'ın yanındayken: "Iraklılara (haraç olarak toplanan) yiyecek ve dirhemin getirilmemesi çok uzak değildir" dedi. ''Nereden?" diye sorduğumuzda: "Acemlerden! Zira artık vermeyecekler" karşılığını verdi ve: "Iraklılara (haraç olarak toplanan) dinar ve yiyeceklerin getirilmemesi çok uzak değildir" dedi. "Nereden?" diye sorduğumuzda: ''Rumlardan! Zira artık vermeyecekler" karşılığını verdi. Biraz sustuktan sonra da şöyle dedi: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ‘‘Ümmetimin son zamanlarında malı sayıyla değil avuç la veren bir halife olacaktır’‘ buyurdu."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 3072); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 3/317; Müslim 2913/67.

 

 

 

Müslümanların Görecekleri Dünya Bolluğundan Biri

 

6683- Cabir b. Abdillah der ki: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bana: "Ey Cabir! Evlendin mi?" diye sordu. Ben: "Evet" deyince ise: "Yataklarına (işlemeli) örtü aldın mı?" diye sordu. "Biz kim, örtü almak kimi" dediğimde: "Ama ilerde bu tür şeyleriniz de olacak" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir. Ahmed 3/294; Buhari 5161; Müslim 2083/39; Ebu Davud 4145; Tirmizi 2774; Nesai 6/136.

 

 

 

 Müslümanların Görecekleri Dünya Bolluğundan Bir Diğeri

 

6684- Talha b. Amr bildiriyor: Medine'ye biri geldiği zaman tanıdığı biri varsa tanıdığının yanına gider, yoksa Suffe'de kalırdı. Ben de Suffe'de kalanlardan biri idim. Bize her gün, her iki kişiye bir avuç hurma getiren biri ile arkadaş oldum. Bir gün Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) namazı bitirip selam verince aramızdan biri onu çağırdı ve: "Ey Allah'ın Resulü! Hurma midemizi yakmaya başladı" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) minbere doğru yöneldi.

 

Minbere çıkıp Allah'a hamdü sena ettikten sonra müşriklerden yana kendi çektiklerini zikredip şöyle devam etti: "Ben ve arkadaşım bir yerde on küsur güm kaldık ve yiyecek olarak yanımızda sadece berir (misvak ağacı meyvesi) vardı. Yemeklerinin çoğu hurma olan Ensar'dan bazı kardeşlerimizin yanına geldik ve bize o yemeklerinden ikramda bulundular. Vallahi, eğer ekmek ve et bulsaydım onu size yedirirdim. Fakat umulur ki öyle bir zaman göreceksiniz ki insanlar Kabe'nin örtüsüne benzer giysiler giyinecek ve kendilerine tabaklarla yemekler getirilip götürülecektir."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2486); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 3/487.

 

 

 

Yüce Allah'ın Dünyayı Müslümanların Ayağına Sermesinin, Maruz Kalacakları Bir Kurakliktan Sonra Gerçekleşmesi

 

6685- Ebu Zer der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir eşeğe bindi ve beni terkisine bindirip: "Ey Ebu Zer! Eğer döşeğinden kalkıp mescide gelecek gücün kalmayacak kadar insanlar açlığa maruz kalsa ne yaparsın?" dedi. Ben:

"Allah ve Resulü daha iyi bilir" diye cevap verince: "Haramlardan ve kötülüklerden sakın" buyurdu ve şöyle devam etti: "Ey Ebu Zer! insanlara çok ölüm gelip te bir ev, bir köle değerinde olduğu zaman ne yaparsın?" buyurdu. Ben: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" dedim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Sabret" buyurdu ve devam etti: "Ey Ebu Zer! Medine'deki Hicaretü'z-Zeyt kanlar içinde kalacak kadar insanların birbirlerini öldürdüğünü görsen ne yaparsın?" buyurdu. Ben yine: "Allah ve Resulü daha iyi bilir" diye cevap verince: "Evinde otur ve kapını kapat" dedi. Ben: "Eğer beni bırakmazlarsa" dediğimde: "Sen kendilerinden olduğun kişilerin yanına katıl" buyurdu. Ben: "Silahımı da alayım mı?" deyince: "Eğer silahını alırsan onlara ortak olmuş olursun. Eğer sen kılıcın parıltısından korkarsan giysini yüzüne çek. O hem senin, hem kendisinin günahı ile geri döner" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (el-İrva' 8/100/2451); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 5/49; Bak hadis no: 5960.

 

 

 

Arap Olmayanların Araplara Cizye Verecekleri Hakkında

 

6686- ibn Abbas der ki: Ebu Talib rahatsızlandığında Kureyş ve Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) onu ziyarete geldi. Ebu Talib'in başucunda bir kişi oturacak kadar yer vardı. Ebu Cehil kalkıp oraya oturdu. Oradakiler Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Ebu Talib'e şikayette bulunup: "Bu, ilahlarımıza hakaret ediyor" dediler, Ebu Talib: "Yeğenim! Bunlardan ne istiyorsun?" diye sordu. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Amcacığım! Ben onlardan öyle bir söylemelerini söz orum ki, o söz ile Araplar kendilerine boyun eğecek, Acemler de kendilerine cizye ödeyecektir" karşılığını verdi. Ebu Talib: "Bu söz nedir?" diye sorunca, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "La ilahe illallah" karşılığını verdi. Oradakilerin kalkıp: "Bütün ilahları tek ilah yaptın?" demeleri üzerine: "Sad. Öğüt veren Kur'an'a yemin ederim ki, kafir olanlar, (iddia ettiklerinin) aksine, bir gurur ve tefrika içindedirler. Onlardan önce nice nesilleri helak ettik. O zaman feryat ettiler. Halbuki artık kurtulma zamanı değildi.

Aralarından kendilerine bir uyarıcının gelmesine şaştılar ve kafirler: ‘‘Bu, pek yalancı bir sihirbazdır! Tanrıları, tek tanrı mı yaptı? Doğrusu bu tuhaf bir şeydir!’‘ dediler" (Sad Sur. 1- 5) ayetleri indi. 

 

[Tahric:]  Elbani: Zayıf (es-Silsileru'd-daife 6042). Ahmed 1/362; Tirmizi 3232.

 

 

 

Yüce Allah'ın Müslümanlara Kisra Hanedanlığı Hazinelerinin Fethini Müyesser Kılacağı Hakkında

 

6687- Cabir b. Semure der ki: Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Müslümanlardan bir topluluk, Kisra'nın beyazlar içindeki sarayının hazinelerini ele geçirecektir" buyurduğunu işittim.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 5/103; Müslim 2919.

 

 

 

Pers Hazinelerini Fethedecek insanların Durumu Hakkında

 

6688- Abdullah b. Amr b. el-As bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Pers ve Bizans topraklarını fethettiğiniz zaman ne yapacaksınız?" buyurunca, Abdurrahman b. Avf: "Yüce Allah'ın emrettiği gibi oluruz" dedi. Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "(Ya da bundan başkasını yaparsınız) Dünyalık konusunda yarışır, sonra birbirinize haset eder, sonra birbirinize sırt çevirir, sonra birbirinize kin güdersiniz ya da buna benzer şeyler yaparsınız. Sonra Muhacirlerin yoksullarına gider, bazılarını diğerlerinin başına getirirsiniz."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2665); Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Müslim 2962; İbn Mace 3996.

 

 

 

Kisra Helak Olduğunda Onun Mülkünün de Kıyamete Kadar Yok Olacağının Duyurulması

 

6689- Ebu Hureyre'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur: ''Kisra helak olduğu zaman yerine başka bir Kisra gelmeyecektir. Kayser helak olduğu zaman da yerine başka bir kayser gelmeyecektir. Muhammed'in canı elinde olana yemin olsun ki onların hazinelerini(ele geçirecek ve) Allah yolunda harcayacaksınız."

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir. Ahmed 2/240; Buhari 3618; Müslim 2918/75; Tirmizi 2216.

 

 

Ebu Hatim der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kisra helak olduğu zaman yerine başka bir Kisra gelmeyecektir" sözüyle Kisra'nın ölümünden sonra kendi bölgesi olan Irak bölgesinde başka bir kisranın gelmeyeceğini kast etmiştir. Aynı şekilde: "Kayser helak olduğu zaman da yerine başka bir kayser gelmeyecektir" sözüyle Kayser'in ölümünden sonra kendi bölgesi olan Şam bölgesinde başka bir kayserin gelmeyeceğini kast etmiştir. Yoksa Kisra veya Kayser'in ölümlerinden sonra başka Kisra ve kayserlerin gelmeyeceğini kast etmiş değildir.

 

 

 

Zikredilen Hususun Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber

 

6690- Cabir b. Semure der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kisra helak olduğu zaman yerine başka bir Kisra gelmeyecektir; Kayser helak olduğunda da ondan sonra başka bir Kayser gelmeyecektir. Allah'a yemin olsun ki, onların hazineleri Allah yolunda dağıtılacaktır" buyurdu.

 

[Tahric:]  Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Müslim'in şartınca sahih. Ahmed 5/92, 5/99; Buhari 3619; Müslim 2919/77.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Fırat'ın Altından Altın Çıkması Ve Altın Ve Gümüş'ün Yeryüzüne Çıkması