Sahih İbn Hibban |
YİYECEKLER |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Bab: Yenilmesi Caiz
Olup Olmayan Şeyler
Şükrünün Yerine
Getirilemeyeceği Bahanesiyle Bal ve Helva Yemeyi Kerih Gören Mutasavvıfların
Kavlini çürüten Haber
5254- Hz. Aişe: "Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) helvayı ve balı severdi" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Muhtasaru'ş-Şemail 177);
Şuayb: Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/59; Buhari 5431;
Müslim 1474/21; Ebu Davud 3715; Tirmizi 1831; Darimi 2/107.
İsraf Sayanların Aksine
Kişinin Tavuk Eti Yemesinin Mubahlığı
5266 (5255)- Zehdem
el-Cermı der ki: Biz Ebu Musa el-Eş'arı'nin yanında bulunuyorken içinde tavuk
eti bulunan bir sofra getirtti ve: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'in bundan yediğini gördüm" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Ahmed 4/406; Buhari 3133; Müslim 1649/9; Nesai 7/106;
Darimi 2/102; Bak hadis no: 5222.
Kişinin Avladığı
Kuşların Etini Yemesinin MUbahlığı
5256- Muaz b. Abdilaziz
b. Abdirrahman b. Osman et-Teymı, babasından bildiriyor: ihramlı bir şekilde
Talha b. Ubeydillah ile birlikteydik. Talha uykudayken bize hediye olarak kuş
eti getirildi. içimizden bazıları ondan yerken, bazıları yemekten çekindi. Talha
uyandığında ondan yiyenleri onayladı ve: "Biz de Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ile birlikteyken yemiştik" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
sahih. Bak hadis no: 3973.
Tiksinmediği Taktirde
Kişinin Çekirge Yemesinin Mubahlığı
5257- ibn Ebı Evfa der
ki: "Allah'ın Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte yedi veya
altı savaşa katıldık. Kendisiyle birlikte çekirge yerdik." -Gazve
sayısındaki şüphe, Şu'be'ye aittir-
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 1244.
Denizin Ölü Olarak
Attığı Her Şey veya Hilkati Balina Gibi Olsa Bile Ancak Denizde Yaşayabilen ve
Avlanan Her Şeyi Yemenin Helal Olduğu Hakkında
5258- Ebu Hureyre der
ki: Adamın biri Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Ey Allah'ın
Resulü! Deniz yolculuklarına çıkıyoruz. Bazen yanımızda az su taşıyoruz. Bu
suyla abdest alırsak susuz kalırız. Deniz suyuyla abdest alabilir miyiz?"
diye sorunca, Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Denizin suyu
temiz, öldüsü (deniz hayvanları) helaldir" karşılığını verdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 480;
el-İrva' 1/42/9; Sahih Ebu Davud 76); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 3/308,
3/309; Buhari 4361; Müslim 1935/18; Nesai 7/207, 7/208; Darimi 2/91, 2/92; Bak
hadis no: 5260 ..
5259- Cabir b. Abdillah
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bizi üç yüz süvari olarak
Ebu Ubeyde b. el-Cerrah'ın komutasında Kureyş kervanını gözetmek için gönderdi.
Bu sebeple 15 gün sahilde kaldık ve şiddetli bir açlığa maruz kaldık. Hatta
silkilmiş yaprak yedik. (Daha sonraları) bu müfrezeye Ceyşu'l-Habat adı
verildi. Deniz sahile anber denilen kocaman bir balık atmış. Onun etinden on
beş gün yedik, yağı ile yağlandık vücutlarımız semizleşti. Ebu Ubeyde b.
el-Cerrah onun kaburgalarından bir kaburga alarak dikti. Sonra ordudaki en uzun
deveye ordunun en uzun bir adamını bindirip kaburga kemiğinin altından geçirdi.
Süfyan, Ebu'z-Zübeyr kanalıyla
Cabir'den bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize bir çuval
hurma vermişti. Bunlar tükenince yokluğunu hissetmeye başladık. Adam bize bir
şey getirmeye başladı. (Balinanın) sevdiğimiz için gözünden şu kadar şu kadar
yağı bize çıkardı. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)'e geldiğimizde:
"Yanınıza ondan bir şey var mı?" deyi sordu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Gayetu'l-meram 23); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem), Denizin Kıyıya Attığı Balinanın Etinden Bu Ordunun Getirdiği
(Eti) Yemesi Hakkında
5260- Ebu'z-Zübeyr,
Cabir'den bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Kureyş'in
bir kervanını gözetlemek üzere Ebu Ubeyde b. el-Cerrah komutasında bizleri gönderdi.
Gönderirken de bize azık olarak bir çuval hurma verdi, verecek başka da bir şey
bulamamıştı. Bundan dolayı Ebu Ubeyde bu hurmaları bize taneyle
dağıtıyordu."
Ebu Zübeyr der ki:
"Peki bu hurmayla nasıl idare ettiniz?" diye sorduğunda Cabir şöyle dedi:
"çocuğun emmesi gibi bu bir hurmayı emiyor ve üzerine su içiyorduk.
Sabahtan akşama kadar bu bize yeterli oluyordu. Yine sopalarımızla ağaç
yapraklarını döküyor, suyla ıslatıp onları yiyorduk. Sahile vardığımız zaman
deniz kıyıya kocaman tepeye benzer bir şeyattı. Yanına gidip baktığımızda
balina denilen bir balık türü olduğunu gördük. Ebu Ubeyde önce: "Ölü
etidir'' dedi, ancak sonra: "Hayır, biz Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) elçileriyiz ve Allah yolundayız. Zor durumda olduğunuz için yiyebilirsiniz"
dedi.
Üç yüz kişiydik ve bir
ay boyunca kilo alacak kadar onun etinden yedik. Bu hayvanın göz çukurlarından
kovalarla yağ çıkardığımızı, her biri öküz kadar olan et parçaları kestiğimizi
bilirim. Ebu Ubeyde içimizden on üç kişiyi alıp hayvanın göz çukurunda oturttu.
Ebu Ubeyde hayvanın kaburga kemiklerinden bir tane alıp dikti. Orduda bulunan
en uzun adam ile en yüksek deveyi buldu. Adamı bu deveye bindirince adam
devesiyle birlikte kemiğin altından geçti. Oradan ayrılırken yanımızda kurutulmuş
etinden de aldık.
Medine'ye döndüğümüz
zaman bunu Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) anlattık.
Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Bu Allah'ın (denizden) size çıkardığı bir
rızıktı. Şayet yanınızda ondan bir şeyler varsa bize de yedirin" buyurdu.
Yanımızda getirdiğimiz etten Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
gönderince ondan yedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Gayetu'l-meram 23); Şuayb:
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/311, 3/312; Müslim 1935/17; Ebu
Davud 3840; Nesai 7/208, 7/209; Bak hadis no: 5259.
Yaradılışı Hat'tan
Farklı da Olsa Arapların Denizin Kıyıya Attığı Ölmüş Canlılara Hat Demelerine
Delalet Eden Haber
5261- Cabir b. Abdillah
der ki: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Cüheyne bölgesine bir
birlik gönderdi ve başlarına bir adamı komutan olarak atadı. Birliğin
azıklarının tükenmesi üzerine komutanları emir vererek azıklardan geriye
kalanlar bir araya toplandı. Toplandıktan sonra da her gün bize adam başı birer
hurma vermeye başladı."
(Cabir'e): "Ey Ebu
Abdillah! Bu bir hurma neyinize yetecek ki?" dediğimde, Cabir:
"Vallahi bitince o bir hurmayı bile arar olduk" karşılığını verdi ve
şöyle devam etti: "Bu bir hurmayı dişlerimiz ile yanağımız arasında
tutuyor ve onu emiyorduk. Bunun yanında ağaç yaprakları ile yerdeki bitkilerden
yiyorduk. Bu şekilde deniz sahiline vardık. Sahilde Yüce Allah bir balinayı
(hüt) kıyıya attı. Bu balinanın hem etinden yedik, hem de azık olarak parça
etler kaldırdık. Oradan ayrılmak istediğimizde komutanımız balinanın kaburga
kemiklerinden birinin dikilmesini söyledi. Kaburga kemiklerinden birini iki
ucundan yere diktik. Sonrasında komutan bir deveye semerinin vurulmasını
söyledi. Bu deveyle de kaburga kemiğinin altından geçti."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Gayetu'l-merfun 23); Şuayb:
Sahih'in şartlarına göre sahihtir. Müslim 1935.
Arapların Yaradılışı
Hut'a Benzemese de Denizin Kıyıya Attığı Şeye Hut ismi Vermeleri Hakkında
5262- Cabir b. Abdullah der
ki: ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) sahil taraflarına bir birlik
gönderdi. Komutan olarak da Ebu Ubeyde b. el-Cerrah'ı atadı. Birlik üç yüz
kişiydi ve ben de içlerindeydim. Çıkıp yolun bir yerine ulaştığımızda
azıklarımız tükendi. Ebu Ubeyde ordunun azıklarından geriye kalanların
toplanmasını emretti. Toplandığında da tümü sadece bir dağarcık hurma çıktı.
Ebu Ubeyde her gün bize bu hurmadan azar azar veriyordu. Bu dağarcık da
azalınca adam başı günlük birer hurma vermeye başladı."
Ona: "Bir hurma
neye yeter ki?" dediğimde, Cabir: "Bitince o bir hurmayı bile arar
olduk" karşılığını verdi ve şöyle devam etti: "Denize vardığımızda
sahilde tepeyi andıran bir balina (hut) gördük. Ordu o balinanın etinden on bir
gün boyunca yedi. Daha sonra Ebu Ubeyde bu balinanın kaburga kemiklerinden iki
tanesinin yere çatılmasını istedi. Sonra devesine semerin vurulmasını söyledi.
Deve, kaburga kemiklerinin altından onlara değmeden geçti."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Gayetu'l-meram 23); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 2/930; Buhari 2483;
Müslim 1935/21; Tirmizi 2475; Nesai 7/207.
Tiksinmeyen Kişinin
Keler Eti Yemesinin Mubahlığı
5263- ibn Abbas der ki:'
Ben ve Halid b. el-Velid Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber
Meymune'nin evine girdiklerinde, pişirilmiş keler eti getirildi. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini ona uzatınca Meymune'nin evinde olan
kadınlardan biri: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yemek
istediğinin ne olduğunu söyleyin" dedi. (Ona keler olduğu söylenince) Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini çekti. Ben: "Bu haram mıdır,
ey Allah'ın Resulü?" diye sorunca: "Hayır, ancak bu, kavmimin
toprağında (Mekke'de) yoktur. Bundan dolayı ondan tiksiniyorum" buyurdu.
Halid der ki: "Ben onu önüme çekip yedim, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bu sırada bana bakıyordu.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 8/147/2498); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 2/968; Buhari 5537;
Müslim 1945; Ebu Davud 3794; Nesai 7/197, 7/198, 2/93; Bak hadis no: 5221,
5267.
Tiksinmeyen Kişinin
Keler Eti Yemesinin Mubahlığı
5264- ibn Ömer
bildiriyor: içlerinde Sa'd'ın da bulunduğu Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) ashabından bir grup getirilen keler etini yemek istediler. Hz.
Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşlerinden biri: "Keler
etidir" diye seslenince Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Yiyebilirsiniz, zira helaldir. Ancak benim yiyeceklerim arasında değildir"
buyurdu."
[Tahric:] Elbani: İsnadı sahihtir; Şuayb: Buhari ve
Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 2/137; Buhari 7267; Müslim 1944.
5265- ibn Ömer der ki:
Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) keler eti sorulunca: "Ondan
yemem, ama yenmesini de haram kılmam" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2970);
Şuayb: Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 2/968; Ahmed 2/62,2/74; Buhari 5536;
Müslim 1943; Tirmizi 1790; Nesai 7/197; İbn Mace 3242; Darimi 2/92.
5266- Abdurrahman b. Hasene
el-Mehrl anlatıyor: Biz, (bir defasında) Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem)'le birlikte savaşa çıkmıştık. Derken keleri çok olan bir yerde
konakladık. Bu sırada biz, azıklarımız bitmiş vaziyette idik. Kelerleri
avladık. Kazanlarda bu kelerler kaynıyordu. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Bu da nedir böyle?" diye sordu. Biz de: "Keler
avladık!" dedik. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"israiloğullarından bir topluluk, (kelerlere) dönüştürülmüştür. Ben, onların,
bunlar olmasından endişe ediyorum!" buyurdu.
Bunun üzerine Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem), bize (kazanların dökülmesini) emretti. Biz de
(onları) tersine çevir(ip dök)tük. Böylelikle yiyemeyip aç kaldık.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed
4/196.
Ebu Hatim der ki: İçinde
kelerlerin bulunduğu kazanların dökülmesinin emredilmesi ile kelerleri yemenin
yasaklanması kastedilmiştir. Ancak rivayette kapalı kalan kısım Allah
Resulü'nün (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ondan tiksinmesidir, yani (keler etinin)
ye(nil)mesi haram değildir.
(Bir Önceki Rivayette)
Aynı Hitapta Kapalı Kalan Kısım
5267- İbn Abbas der ki:
Ben ve Halid b. el-Velid Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber
Meymune'nin evine girdiklerinde, pişirilmiş keler eti getirildi. Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini ona uzatınca Meymune'nin evinde olan
kadınlardan biri: "Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yemek
istediğinin ne olduğunu söyleyin" dedi. (Ona keler olduğu söylenince) Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) elini çekti. Ben: "Bu haram mıdır,
ey Allah'ın Resulü?" diye sorunca: "Hayır, ancak bu, kavmimin
toprağında (Mekke'de) yoktur. Bundan dolayı ondan tiksiniyorum" buyurdu.
Halid der ki: "Ben onu önüme çekip yedim, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) bu sırada bana bakıyordu."
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 2498); Şuayb: Buhari
ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 5221, 5263.
At Eti Yemeyi Mekruh
Sayanın Kavlini çürüten Haber
5268- Cabir der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize at eti yedirdi, eşek etini
yememizi ise yasakladı.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 359;
el-İrva' 8/138/2484); Şuayb: Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir.
Tirmizi 1793; Bak hadis no: 5272.
Ebu Hatim der ki: Amr b.
Dinar'ın bu hadisi Cabir'den işitmediği izlenimi vardır. Çünkü Hammad b. Zeyd,
bunu Amr'dan, o da Muhammed b. Ali kanalıyla Cabir'den rivayet etmiştir. Bu
durumda Amr'ın bunu hem doğrudan Cabir'den hem de Muhammed b. Ali kanalıyla Cabir'den
işitmiş olduğu ihtimali vardır.
Mekruh Görenlerin Aksine
At Eti Yemenin Emredilmesi
5269- Cabir b. Abdillah
der ki: ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), at etlerini yemeyi bize
emretti / izin verdi. Ehli eşek etlerini yemeği ise bize yasakladı.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 359;
el-İrva' 8/138/2484); Şuayb: İsnadı kavıdir. Müslim 1941; Nesai 7/201; İbn Mace
3191; Bak hadis no: 5270.
Mekruh Görenlerin Aksine
At Eti Yemenin Mubahlığı
5270- Cabir der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bize at etini yemek için izin verdi,
eşek etini yememizi ise yasakladı.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 359;
el-İrva' 8/138/2484); Şuayb: Hadis sahihtir. Bak hadis no: 5269.
Kişiye At Eti Yemesinin
Mubahlığı
5271- Esma bt. Ebi Bekir
der ki: ''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) zamanında bir at kesip
etinden yedik.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/345, 6/346, 6/353; Buhari
5519; Müslim 1942; İbn Mace 3190; Darimi 2/87.
Katır Eti Yemenin
Yasaklanışı
5272- Cabir der ki:
"Hayber savaşı sırasında at, katır ve eşek kestik. Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem) katır ve eşeklerin etini bize yasaklarken at etini yemeyi
yasaklamadı."
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 8/138); Şu ayb: Hadis
Sahihtir. Ahmed 3/356; Ebu Davud 3789; Nesai 7/201; Bak hadis no: 5268.
Ehli Eşek Eti Yemenin
Yasaklanışı
5273- Cabir bildiriyor:
"Hayber savaşı sırasında Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) eşek
etinin yenmesini yasaklarken at etinin yenmesine izin verdi."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı Sahihtir. Ahmed
3/361; Buhari 4219; Müslim 1941; Ebu Davud 3788; Nesai 7/201; Darimi 2/87.
Ehli Eşek Eti Yemenin
Yasaklanış Nedeni
5274- Enes b. Malik
bildiriyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) münadisi: "Yüce
Allah ve Resulü, ehli eşeklerin etini yemenizi yasaklıyor; zira pistir"
diye seslendi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 8/137/2483); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtif. Ahmed 3/164; Buhari 2991; Müslim
1940; Nesai 7/204; İbn Mace 3196; Darimi 2/86.
Ashabının ihtiyaçlarına
Rağmen Mustafa'nın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Onlara Ehli Eşek Etlerinden
Yemelerini Yasaklaması Hakkında
5275- ibn Ömer der ki:
"Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hayber savaşı sırasında ehli
eşeklerin etlerini yemeyi yasakladı. Halbuki insanların onlara ihtiyaçları
vardı (açlardı)."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
Sahih. Ahmed 2/102; Buhari 4213; Müslim 561/25; Nesai 7/203.
5276- Seleme b. el-Ekva'
der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Hayber gazvesine çıktık.
Müslümanlardan biri: "Ey Amir! Bize bazı şiirlerinden dinletmez
misin?" deyince Amir bineğinden indi. Allah'ı zikrederek ve aklımda
tutamadığım bir şiirini okuyarak develeri sürmeye başladı.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Develeri bu şekilde coşturan kim?" diye sorunca,
ona: "Amir b. el-Ekva' " dediler. Bunun üzerine Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Allah ona rahmet etsin!" buyurdu. Bunu duyan bir
adam: "Ey Allah'ın Resulü! Keşke onu daha fazla aramızda bıraksaydın"
dedi.
Hayberlilerle
karşılaştığımızda onlarla savaştık. Bu savaşta Amir yaralandı. Fethin akşamı
Müslümanlar birçok ateş yaktılar. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bu ateşler de ne? Ne için bu ateşleri yaktınız?" diye sorunca:
"Ehli eşeklerin eti için" dediler. Bunun üzerine Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Onları dökün ve kazanları kırın!"
buyurdu. Adamın biri: "Ey Allah'ın Resulü! Kazanların döküp yıkasak olmaz
mı?" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Öyle de
yapabilirsiniz" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari'nin şartınca
sahihtir. Ahmed 4/47, 4/48; Buhari 6331; Müslim 1802; İbn Mace 3195.
Ebu Hatim der ki:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem): ''Onları dökün" buyruğu kesin
bir emirdir. "Kazanları kırın" buyruğu ise bunu daha da ağır
kılmaktadır. Ancak bir hüküm değildir. Zira onları kırmalarını emrettiği
kişilerden biri: "Ey Allah'ın ResUlü! Kazanların döküp yıkasak olmaz
mı?" deyince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Öyle de yapabilirsiniz"
buyurduğunu görmez misin?
Ehli Eşek Etini Yemekten
Kaçınmanın Emredilmesi
5277- Bera b. Azib
bildiriyor: Hayber savaşı sırasında onlar ehli eşekler ele geçirdiler ve
kestiler. Ancak Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Kazanları
dökün!" diye çağrı yaptı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Ahmed 4/291; Buhari 5525; Müslim 1938/28; Nesai
7/230; İbn Mace 3194.
Köpek Dişli Yırtıcıların
Etlerini Yemenin Yasaklanışı
5278- Ebu Hureyre'nin
bildirdiğine göre Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Köpek dişi
olan yırtıcı her hayvanın eti haramdır" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 2488); Şuayb:
Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 2/496; Müslim.1933; Tirmizi 1479; Nesai
2/200; İbn Mace 3233.
Köpek Dişi Olan Bazı
Yırtıcıları Yemenin Mubah Olduğunu iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
5279- Ebu Sa'lebe
bildiriyor: "Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) köpek dişi olan
yırtıcı hayvanların etini yemeyi yasakladı."
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 2488); Şuayb: Buhari
ve Müslim'in şartlarına göre sahih. Muvatta 2/496; Buhari 5530; Müslim 1932;
Ebu Davud 3802; Tirmizi 1477; Nesai 7/200, 7/201; İbn Mace 3232; Darimi 2/84.
Köpek Dişli Yırtıcılar
ile Pençeli (Avcı) Kuşların Etlerini Yemenin Yasaklanışı
5280- ibn Abbas der ki:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) köpek dişi olan yırtıcı
hayvanlar ile pençeleriyle kapıp avlanan kuşların etini yasakladı.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 2488); Şuayb: İsnadı
sahihtir. Ahmed 1/244, 1/302, 1/'327 Müslim 1934; Ebu Davud 3805; Nesai 7/206;
İbn Mace 3234; Darimi 2/85.
Ebu Hatim der ki: Nil
(burada) Vasıt'ta bir köyün adıdır.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan: