Sahih İbn Hibban |
HAC |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Bab: ihram
Mustafa'ya (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Uyarak ihram için Koku Sürünmenin Müstehaplığı
3766- Hz, Aişe der ki:
"Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramını giyeceği sırada henüz
girmeden koku sürerdim, Aynı şekilde ihramdan çıktıktan sonra dönüş tavafını
yapmadan önce de ona koku sürerdim,''
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1532); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/328; Ahmed 6/39, 6/181;
Buhari, 1S39; Müslim 1189/133; Ebu Davud 1745; Nesai S/137; İbn Mace 2926;
Darimi 2/33; Bak hadis no: 3768, 3770, 3771, 3772, 3881.
ihrama Girdikten Sonra
Kişinin Üzerinde Koku izinin Kalmasının Mubahlığı
3767- Hz. Aişe: "Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramlıyken saçında olan kokunun parlaklığını şu
an hala görür gibiyim" demiştir.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1533); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre
sahihtir. Bak hadis no:
1377, 1378; Bak hadis no: 3769.
İhrama Girdikten Sonra
Kişinin Üzerinde Koku izinin Kalmasının Mubahlığı
3768- Hz. Aişe:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ihramı giydikten üç gün
sonra bile saç ayrımlarındaki kokuyu şu an bile hala görür gibiyim"
demiştir.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Hadis sahihtir. Ahmed
6/209; Nesai S/140; Bak hadis no: 3766.
ihrama Girmek isteyenin
Miskle Kokulanmasının Mubahlığı
3769- Hz. Aişe:
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ihramı giydikten sonra bile
saç ayrımlarındaki miskin parıldadığını şu an bile hala görür gibiyim"
demiştir.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Bak
hadis no: 1377, 1378, 3767.
Zikredilen Hususun
Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber
3770- Hz. Aişe der ki:
"Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ihrama girmeden önce de
Kurban bayramı günü de Kabe'yi tavafa başlamadan önce de içinde misk bulunan
bir koku sürdüm.''
[Tahric:] Elbani; Sahih; Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed
6/186. Müslim 1191; Tirmizi 1917; Nesai 5/138; Bak hadis no: 3766.
ihrama Girerken Koku
Sürünmenin Mubahlığı
3771- Hz. Aişe der ki:
"Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramını giyeceği sırada koku
sürerdim. Aynı şekilde ihramdan çıktıktan sonra dönüş tavafını yapmadan önce de
ona koku sürerdim."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Ahmed 6/186; Bak hadis no: 3766.
Aişe'nin Söz Ettiği Koku
Sürmenin ihram Öncesine Ait Olduğu Hakkında
3772- Hz. Aişe der ki:
"Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramını giymeden önce koku
sürdüm. Aynı şekilde Mina'da ihramdan çıktıktan sonra dönüş tavafını yapmadan
önce de ona koku sürdüm.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 4/237); Şuayb: İsnadı
sahihtir. Ahmed 6/130; Buhari 5928; 917; Müslim 1189; Nesai 5/138; Darimi 2/32,
2/33; Bak hadis no: 3766.
Hastalığı Olan Kimsenin
Şartlı ihrama Girmesinin Mubahlığı
3773- Hz. Aişe der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), Duba'a (binti'z-Zübeyr)'e: ''Sen
haccet ve: ‘‘Beni hac ibadetlerinden menettiğin yerde ihramdan çıkacağım’‘ diye
şart kıl" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 4/186); Şuayb: İsnadı
sahihtir. Ahmed 6/360, 419; İbn Mace 2937.
Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in Dubaa'ya Rahatsızlığı Nedeniyle Şartlı Hac Yapmasına
Müsaade Etmesi
3774- Hz. Aişe
bildiriyor: Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), (bir gün amcasının kızı
olan) Dubaa binti'z-Zübeyr b. Abdilmuttalib'in yanına girdi. O, hasta idi.
(Fakat hacca gitmek istiyordu.) Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ona:
"Hac yap ve: ‘‘(Rabbim!) Beni nerede alıkoyarsan orası (ihramdan çıkıp
haccı bırakma) yerimdir!’‘ diye şart koş" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 1009); Şuayb: Hadis
sahihtir. Ahmed 6/164; Buhari 5089; Müslim 1207, 15; Nesai 5/68.
Hasta Olana Hac Yapmak
istediğinde Şart Koşmasının Emredilmesi
3775- ibn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) hasta olan Dubaa'nın
yanına girince o: "Hac yapmak istiyorum, ancak hastayım (ne
yapmalıyım)?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Hac (için niyet) et ve ‘‘Beni (haccı eda etmekten) engelleyeceğin yer
ihramdan çıkacağım yer olsun’‘ şartını koş" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1557); Şuayb:
Hadis sahihtir. Ahmed 1/337; Müslim 1208; Ebu Davud 1776; Tirmizi 1941; Nesai
5/168; İbn Mace 2938; Darimi 2/34, 2/35.
Kişinin Kulağıyla Bizzat
işitmese Dahi Sonradan Öğrendiği Kardeşinin Telbiyesinin Aynısına Niyetlenmesinin
Mubahlığı
3776- Enes b. Malik
bildiriyor: (Hac sırasında) Hz. Ali, Yemen'den gelince Allah Resulü (Sallallahu
aleyhi ve Sellem): "Hangi niyetle ihrama girdin?" diye sordu. Ali:
Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) niyet ettiğine niyet ederek
ihrama girdim" deyince, Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Şayet yanımda kurbanlık getirmeseydim ihramdan çıkardım" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 1006); Şuayb: Buhari
ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/185; Buhari 1558; Müslim 1250;
Tirmizi956.
Mustafa'nın (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) Zikrettiğimiz Telbiyesi
3777- Ali b. Ebı Talib
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabıyla beraber hac için
Medine'den çıktı. Ben ise Yemen'den çıktım. Telbiye getirirken de
"Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) niyet ettiğine ben de niyet
ettim!" diyerek getirdim. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
bana: "Ben umre ile haccı birlikte yapmaya niyetlendim" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 1006); Şuayb: İsnadı
kavıdir.
Gömleği ile ihrama
Girene, Onun Yırtılmasını Emredenin Aksine Üzerinden Çıkarmasının Emredilmesi
3778- Safvan b. Ya'la,
babasından naklediyor: Umre için ihrama girmiş ve üzerinde cübbe olan koku
sürünmüş bir adam Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) gelince,
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) cübbeyi çıkarmasını, iki veya üç defa
yıkanmasını söyleyip: "Hac yaparken yaptığın şeylerin aynısını umre
yaparken de yap" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1596); Şuayb:
İsnadı sahihtir. Ebu Davud 1821; Bak hadis no: 3779.
Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'e Bu Soruyu Soranın Sorma Vakti
3779- Safvan b. Ya'la b.
Umeyye, babasından bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem),
Ci'rane'deyken, cübbe giymiş, üzerinde haluk kokusu -veya safran kalıntıları-
bulunan bir adam geldi ve: "Ey Allah'ın Resulü! Umremi yaparken nasıl
hareket etmemi emredersin?" diye sordu. O esnada Yüce Allah, Hz.
Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve Sellem) vahiy indirmeye başladı. Bunun
üzerine Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) üzerine bir giysi atıldı.
Ben de içimden hep: ''Keşke kendisine vahiy nazil olurken Resulullah'ı
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) görebilseydim" derdim. Ömer giysinin bir
ucunu tutup kaldırdı. Oradan baktığımda ondan bir hırıltı geldiğini gördüm.
Vahyin inişi bitip kendine geldiğinde de: "Umre konusunu soran kişi
nerede?" diye sordu ve adama:
''Üzerinde bulunan
haluku veya safran kalıntısını yıkayıp temizle. Cübbeni çıkart! Hac için
yaptığın şeyleri umre için de yap" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1596); Şuayb:
Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 1/328, 1/329; Ahmed 4/222; 1789; Müslim 1180;
Ebu Davud 1819; Tirmizi 836; Nesai 5/130; Bak hadis no: 3778.
Peştamal ve Ayakkabı
Bulamadığında ihramlının Mest ve Şalvar Giymesinin Mubahlığı
3780- Hammad b. Zeyd der
ki: Mekke'de Ebu Hanıfe'nin yanında oturuyordum. Adamın biri geldi ve:
"ihramlıyken mest giydim" veya: ''İhramlıyken şalvar giydim"
dedi. -Hangisi olduğunda ibrahım tereddüt etmiştir.- Ebu Hanıfe adama:
"(Kefaret olarak) kurban kesmen gerekir" karşılığını verdi. Adama:
"Giymek için ayakkabı" veya: "Giymek için izar bulamadın
mı?" diye sorduğumda, adam: "Hayır, bulamadım" karşılığını
verdi. Ebu Hanıfe'ye: "Adam bulamadığı için giydiğini söylüyor"
dediğimde, Ebu Hanife: "Bulsa da, bulamasa da fark etmez" karşılığını
verdi.
3781- ibn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Hacda) izar
bulamayan şalvar, ayakkabı bulamayan mest giyebilir" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 153; Sahih Ebu Davud
1605); Şuayb: İsnadı sahihtir. Müslim 1178/4; Ebu Davud 1829; Nesai 5/132.
3782- ibn Ömer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Hacda) izar
bulamayan şalvar, ayakkabı bulamayan mest giyebilir" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih. Ahmed 1/215, 1/221; Buhari
5795, 5794; Müslim 1178; Nesai 5/134; İbn Mace 2931; Darimi 2/32.
3782- ibrahım b.
el-Haccac es-Samı bu hadisi pek dikkati almamış görünüyordu. Ben de onun
yanından kalktım. Mescidin içinde beni Haccac b. Artaa karşıladı. Ona: "Ey
Ebu Artaa! Şalvar giyen ya da mest giyen ihramlı hakkında ne dersin?" diye
sordum. Dedi ki: Bize Amr b. Dinar'ın Cabir b. Zeyd vasıtasıyla bildirdiğine
göre ibn Abbas dedi ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "(Hacda)
izar bulamayan ihramil şalvar, ayakkabı bulamayan mest giyebilir" buyurdu.
3783- Hz. Ali der ki:
"(Hacda) izar bulamayan şalvar, ayakkabı bulamayan da mest giyebilir"
buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih.
ihramılnın Ayakkabı
BUlamadığında Topuklarından Kestiği Mestler Giymesinin Mubahlığı
3784- Abdullah b. Ömer
bildiriyor: Adamın biri Resulullah'a (Sallallahu aleyhi ve Sellem) İhrama
girecek olan kişinin hangi giysileri giyebileceğini sorunca Allah Resulü
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Gömlek, sarık, şalvar ve
pelerin giyemez. Mest de giyemez. Ancak giymeye pabuç bulamayanlar onları
topuklara kadar kesip öyle giyebilir. Vers ve zafiran ile boyanmış giysiler de
giymeyin."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1600); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre Sahihtir. Muvatta 1/324; Ahmed 2/63; Buhari
1542; Müslim 1177; Ebu Davud 1824; Tirmizi 833; Nesai 5/131; İbn Mace 2929;
Darimi 2/31, 2/32; Bak hadis no: 3761.
3785- ibn Abbas der ki:
Resulullah'ı (Sallallahu aleyhi ve Sellem) bir işittim: "ihrama girecek
olan kişi izar bulamazsa şalvar, ayakkabı bulamazsa da mest giyebilir"
buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1605). Müslim
1178; Tirmizi 834; Nesai 5/133.
Ayakkabı ve Peştamal
Bulunmadığında Mest ve Şalvar Giymenin Mahzurunun Olmadığı Hakkında
3786- ibn Abbas der ki:
Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Arafat'ta hutbe verirken: "ihrama
girecek olan kişi ayakkabı bulamazsa mest, izar bulamazsa da şalvar
giyebilir" buyurduğunu işittim.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1605); Şuayb:
Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 1/279; Buhari 1841; Müslim 1178.
Ayakkabı Bulamadığında
ihramlıya Giymesi Mubah Olan Mestler
3787- ibn Ömer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "ihrama
girecek olan kişi ayakkabı bulamazsa mestleri topuktan daha aşağıda kalacak
şekilde kesip giyebilir" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/325; Buhari 5852; Müslim 1177/3; İbn Mace
2930; Bak hadis no: 3788.
Zikredilen Hususun
Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber
3788- ibn Ömer'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "ihrama
girecek olan kişi ayakkabı bulamazsa mestleri topuktan daha aşağıda kalacak
şekilde kesip giyebilir" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Bak hadis no: 3787,
ihramılnın Ayakkabı
Bulamadığında Mest ya da Peştamal Bulamadığında Üzerinde Kan Olan Şalvar
Giyebileceğini iddia Edenin Kavlini çürüten Haber
3789- ibn Abbas der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "ihrama girecek olan kişi izar
bulamazsa şalvar. ayakkabı bulamazsa da mest giysin" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed
2/65.
Hacının Akik Vadisinde
Namaz Kılmasının Müstehaplığı
3790- Ömer b. el-Hattab
der ki: Akık'te Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu
işittim: "Dün
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1579); Şuayb:
Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 1/24; Buhari 1534; EbU Davud 1800; İbn Mace
2976.
Hac için ihrama Giren
Kişiye Mekke'ye Geldiğinde Mekke'den Yeni Bir Hacca Kadar Haccını Umreye
Çevirmesinin Emredilmesi
3791- Cabir b. Abdillah
anlatıyor: Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ashabı olarak sadece hac
yapmak maksadıyla ihrama girdik. Zilhiccenin dördüncü sabahı Mekke'ye geldik.
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "ihramdan çıkın ve hac
niyetinizi umreye çevirin" diyerek ihramdan çıkmamızı emretti. "Bizim
ile Arefe (günü veya Arafat) arasında ancak beş gün var. Biz kadınlarımızdan
bile yararlanmış olarak Mina'ya gidiyorken (Bu ne haldir?)" dediğimizi
öğrenince ayağa kalkıp bize hitab ederek: "Söyledikleriniz kulağıma geldi.
Ben şüphesiz hepinizden çok hayra düşkün, Allah'a itaatkar ve doğruyum. Ve
(beraberimdeki) kurbanlık olmasaydı (umreyi yaptıktan sonra) ben muhakkak
ihramdan çıkacaktım. Böyle olacağını da bilseydim, kurban göndermezdim"
buyurdu. Hz. Ali, Yemen'den gelince, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
ona: "Ne niyetle ihrama girdin?" diye sorunca, Hz. Ali:
"Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ne niyetle ihrama girdiyse ben
de aynı niyetle ihrama girdim" dedi. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Kurbanını kes ve şu anda olduğu gibi ihramda kal" dedi. Süraka
ona: "Ey Allah'ın Resulü! Bu yaptığımız umre (şekli), yalnız bu seneye mi
mahsus, yoksa ebediyen devam edecek mi?" diye sorunca, Resulullah
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ebediyen böyle devam edecek" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1569); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/217; Buhari 1557; Müslim
1216; Ebu Davud 1788; Nesai 5/202; Bak hadis no: 3919, 3942, 3941, 3942.
3792- Hz. Aişe
anlatıyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile birlikte Zilhicce
hilaline yakın bir günde yola çıktık. Zulhuleyfe'ye varınca Hz. Peygamber
(Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Hacca niyet etmek isteyen hacca niyet
etsin. Umreye niyet etmek isteyen de umreye niyet etsin" buyurdu. Aramızda
hac için niyet eden de vardı, umre için niyet eden de Aişe dedi ki: Ben de
umreye niyet edenlerdendim. Serif'e vardığımızda hayız oldum. Ben ağlarken
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanıma çıkageldi. Ben: "Keşke bu
yıl hac yolcuğuna çıkmamış olsaydım" dedim ve hayız olduğumu söyledim.
Bunun üzerine: "Umreyi bırak saçını çöz ve taran. Müslümanlar ne
yapıyorlarsa sen de hac için onu yap" buyurdu. Ben de Allah'a ve Resulü'ne
boyun eğdim. -Mekke'den dönüş günü gelince Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) Abdurrahman b. Ebi Bekr'e Aişe'yi Ten'im'e götürmesini emretti.-
Böylece oradan umreye niyet ettim.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 4/182); Şuayb:
Buhari'nin şartınca sahihtir. Buhari 317; Müslim 1211/117; Nesai 5/145, 146;
İbn Mace 3000; Bak hadis no: 3795, 3834, 3835, 3912, 3917, 3918, 3927, 3928,
3929, 3942.
Peygamber (Sallallahu
aleyhi ve Sellem)'in, Yanında Kurbanlık Olanın Aksine Kurbanlık Sevketmemiş
Olana Bu Emri Vermiş Olması
3793- Ebu Said der ki:
Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) birlikte Çıktığımızda hac için en
yüksek sesimizle bağırarak telbiye getiriyorduk. Kabe'yi tavaf ettikten sonra
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Yanında kurban getirenler hariç
diğerleri bunu umreye çevirsin" buyurdu. Bunun üzerine hac niyetiyle yaptığımız
ibadeti umreye çevirdik ve ihramdan çıktık. Terviye günü (Arefe gününden bir
önceki günün) sabahı yine en yüksek sesimizle hac için telbiye getirdik ve
Mina'ya doğru yola çıktık.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed
3/5; Müslim 1247.
Söz Konusu Emrin
Vaciplik Değil, Mendubiyet Bildiren ve irşad Babında Bir Emir Olması
3794- İbn Abbas der ki:
''Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) silhicce ayının dördüncü gününde
geldi ve onunla birlikte hac için ihram'a girdik. -Sabah namazını bize Batha'da
kıldırdıktan sonra: ''Bunu umre olarak isteyenler yapsın!'' buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslimin şartınca
sahih. Ahmed 1/370; Buhari, 1085; Müslim, 1240 / 2000; Nesai, 5/201
Önceki Üç Hadiste Bahsi
Geçen Sadece Hac İçin Telbiye Getirenlerin Tümünün Değil Sahabeden Bazılarının
Olması 111
3795- Hz. Aişe
anlatıyor: Resulullah'la (Sallallahu aleyhi ve Sellem) beraber hac ayları
içindeki hac günlerinde, hac niyetiyle yola çıktık. Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) ashabının yanına çıktı ve: ''Yanında kurbanlığı
bulunmayanlardan haccını umreye çevirmek isteyenler çevirsin. Yanında
kurbanlığı olanlar ise bunu yapmasın" buyurdu. Sahabeden bazıları Hz.
Peygamber'in bu sözü üzerine umreye niyet ederken, bazıları hac için olan niyetine
devam etti. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ve ashabından maddi durumu
iyi olanlardan kurbanlığı olanlar hac için olan niyetini değiştirmedi. (Hz.
Aişe devamla) şöyle der: Bir ara Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
yanıma girdiğinde ben ağlıyordum. "Neden ağlıyorsun, ey kadın?" diye
sorunca: "Ashabına umre konusunda söylediğin şeyi işittim, umreden mahrum
oldum" cevabını verdim. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Neyin var ki?" diye sorduğunda ise: "(Hayız olduğum için) Namaz
kılamayacağım" dedim. Bunun üzerine: "Bunun sana zararı yok, sen
haccına bak. Zira sen de Adem'in kızlarından bir kızsın. Yüce Allah onlara
takdir ettiğini sana da takdir etti. Umulur ki Yüce Allah sana umreyi de nasip
eder" buyurdu. Hac için yola çıkıp Mina'ya geldik. Orada temizlendiğimde
gelip Kabe'de tavafımı yaptım. Sonra Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
son grupla birlikte yola çıkıp Muhassab'da konaklayınca biz de onunla
konakladık. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Abdurrahman b. Ebı Bekr'i
çağırdı ve:
"Kız kardeşini
Harem bölgesinden çıkart da umre için ihrama girsin. Sonra Kabe'de tavafını
yapsın. Umreyi bitirdiğinde ise buraya gelin. Siz gelene kadar ben sizi
bekleyeceğim" buyurdu. Yola çıkıp umreyi yaptım ve Kabe'yi tavaf ettim.
Seher vakti geldiğimizde Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem):
"Bitirdiniz mi?" diye sorunca: "Evet!" cevabını verdim.
Bunun üzerine Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem), ashabına yola çıkma
emri verdi ve halk Medine'ye doğru yola çıktı.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Buhari ve Müslim'in
şartlarına göre sahihtir. Buhari 1560; Müslim 1211, 123; Bak hadis no: 3792,
3918.
Resulullah'ın
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) Hacca Niyetlenip Bunu Umreye Çevirenlere Sonradan
Mekke'de Hac için Yeniden ihrama Girmelerini Emretmesi
3796- Ebu'z-Zübeyr
bildiriyor: Cabir b. Abdillah'ın, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem)
haccını anlatırken şöyle dediğini işittim: "Temettü yaptıktan (Kabe
tavafını yaptıktan) sonra Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ihramdan
çıkmamızı söyledi ve: ‘‘Mina'ya gideceğiniz zaman (hac için) ihrama girin’‘
buyurdu. Bunun üzerine Batha'dan hac için tekrar ihrama girdik."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Müslim'in şartınca
sahih. Ahmed 3/378; Müslim 1214.
Kişi'nin Baliğ Olmamış
çocuğuna Farz Değil Nafile Hac Yaptırmasının Mubahlığı
3797- Abdullah b. Abbas
bildiriyor: Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem), bir kadına rastladı.
Kadına: "işte bu, Allah'ın Resulü" dediklerinde kadın: "Ey
Allah'ın Resulü! Bu çocuğun haccı caiz olur mu?" diye sorunca, Hz.
Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Evet, olur. Sana da sevabı
vardır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 985; Sahih Ebu Davud
1525); Şuayb: Müslim'in şartınca sahih. Muvatta 1/422; Bak hadis no: 3798.
Söz Konusu Sorunun
Mustafa'ya (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Sorulduğu Yer
3798- İbn Abbas der ki:
Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Revha'nın içinde iken bir kafile
ile karşılaştı. Onlardan bir adam: ''Siz kimsiniz?'' diye sorunca: "Bizler
Müslümanlarız" buyurdu. Kadının biri: "Sen kimsin?" deyince
Allah Resulü (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Ben Allah'ın elçisiyim"
karşılığını verince kadın çocuğunu çıkardı ve: "Ey Allah'ın Resulü! Bu
çocuğun haccı caiz olur mu?" diye sordu. Hz. Peygamber (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Evet, olur. Sanada sevabı vardır" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (el-İrva' 985; Sahih Ebu Davud
1525); Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 1/219,1/343; Müslim 1336; Ebu Davud 1736;
Bak hadis no: 3797.
Hac ya da Umre Yapmak
isteyenin Getireceği Telbiye
3799- Abdullah b. Ömer
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle telbiye getirirdi:
"Lebbeyk, Allahumme lebbeyk! Lebbeyke la şerıke leke lebbeyk! inne'l-hamde
ven-ni'mete leke vel-mülk. La şerıke lek (= Allahım! Sana itaate hazırım! Sana
itaate hazırım! Sana itaate hazırım! Hiçbir ortağın yoktur, sana itaate
hazırım! Hamd senindir, nimet senin, mülk senin! Yoktur ortağın senin)!"
Nafi' der ki: Abdullah
b. Ömer de telbiye getirirken şu eklemeyi yapardı:
"Lebbeyk! Lebbeyk
ve sa'deyk! Vel-hayru bi-yedeyk, lebbeyk! Ver-rağbau ileyke ve'l-amelu (= Sana
itaate hazırım! Huzurundayım ve sana itaate hazırımı Hayırlar senin elindedir,
sana itaate hazırım! Dilekler sanadır, ameller sana)!''
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1590); Şuayb:
Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Muvatta 1/331; Buhari 1549;
Müslim 1184; Ebu Davud 1812; Tirmizi 825; Nesai 5/160; İbn Mace 2918.
Kişinin Zikredilen
Telbiyeye Bazı Sözler Eklemesinin Mubahlığı
3800- Ebu Hureyre der
ki: Peygamber (Sallallahu aleyhi ve Sellem) telbiye sırasında; ''Lebbeyk
ilahe'l-hakki lebbeyk" derdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2146);
Şuayb: Buhari ve Müslim'in şartlarına göre Sahihtir. Ahmed 1/476; Nesai 5/161.
Kişinin Telbiye
Getirirken Parmaklarını Kulaklarına Sokmasının Müstehaplığı
3801- ibn Abbas
anlatıyor: Biz Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) ile beraber Mekke'den
Medine'ye gidiyorken Ezrak Vadisine vardığımızda Resulullah (Sallallahu aleyhi
ve Sellem): "Bu hangi vadidir?" diye sorunca: "Ezrak
Vadisi" dediler. Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Musa'nın
iki parmağını iki kulağına koyup yüksek sesle telbiye getirip Allah'a yakararak
bu vadiden geçerken gözümün önündedir" buyurdu ve Musa'nın boyunun ve
saçlarının uzunluğunu ve rengini anlattı. Sonra vadiyi geçip Herşa dağ yoluna
vardığımızda: "Bu dağ yolu hangisi?" diye sorunca biz: "Herşa
doğ yoludur" dedik. Bunun üzerine: "Yunus, yuları hurma lifinden
örülü kırmızı bir deve üstünde, bir yün cübbe giymiş halde telbiye getirerek bu
dağ yolundan geçerken gözümün önündedir" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2023);
Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 1/216; Müslim 166; İbn Mace 2891.
Ebu Hatim der ki:
Metinde geçen "cuar" yalvarıp yakarına; "hulbe" ise ot
(lif) tir.
Hacı ya da Umrecinin
Yüksek Sesle Telbiye Getirmesinin Müstehaplığı
3802- Hallad b. es-Saib
b. Hallad'ın, babasından bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve
Sellem): "Cebrail bana geldi ve ashabıma yüksek sesle telbiye
getirmelerini söylememi emretti" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1592; Şuayb:
İsnadı sahihtir, Ahmed 4/55, 4/56; Ebu Davud 1814; Tirmizi 829; Nesa'i:5/162;
İbn Mace 2922; Darimi 2/34; Bak hadis no: 3803,
Bu Emrin Veriliş Nedeni
3803- Zeyd b. Halid
el-Cüheni'nin bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmaktadır: "Cebrail (bir gün) bana gelip: "Ey Muhammed!
Sahabilerine emret de, telbiye sırasında seslerini yükseltsinler. Çünkü telbiye
sırasında sesi yükseltmek, haccın şiarındadır!" dedi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: Ravileri Sahih
ricalidir. Ahmed 5/192; İbn Mace 2923; Bak hadls no: 3802.
Ebu Hatim der ki: Bu
hadisi Hallad b. es-Saib, hem babasından hem de Zeyd b. Halid el-Cüheni'den
rivayet etti ki ikisinin metinleri farklı, tarikleri ise mahfüzdur.
Hacının Telbiye
Getirmeyi Keseceği Vakit
3804- ibn Abbas'ın
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) Fadl b. Abbas'ı
Müzdelife'den Mina'ya kadar bineğinin terkisine bindirdi.
[Tahric:] Elbani: Sahih; (Sahih Ebu Davud 1593); Şuayb:
Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 1/214; Müslim 1281/267; Tirmizi 1918; Nesai
5/268; İbn Mace 3039.
3804- Ata dedi ki: ibn
Abbas'ın bana bildirdiğine göre Fadl b. Abbas dedi ki: ''Resulullah (Sallallahu
aleyhi ve Sellem) (Kurban bayramı günü) Akabe cemresini taşlayana kadar telbiye
getirmeyi sürdürdü.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahih Ebu Davud 1593); Şuayb:
Buhari'nin şartınca sahihtir. Ahmed 1/214; Müslim 1281/267; Tirmizi 1918;
Nesai5/268; İbn Mace 3039.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan: