Sahih İbn Hibban |
REKAİK |
ANA SAYFA
Kur’an Hadis Sözlük Biyografi
Borç, Musibet ve
Sıkıntı İçin
Kişiye Rabbinden
Borçlarının Ödenmesini ve Yoksulluktan Kurtarmasını istemesinin Emredilmesi
966- Ebu Hureyre der ki:
Hz. Fatıma, hizmetçi (köle) istemek için Hz. Peygamber'e (Sallallahu aleyhi ve
Sellem) gittiğinde o şu karşılığı verdi: "Şöyle dersin: Allahım! Ey yedi
kat göğün rabbi, yüce Arş'ın rabbi, her şeyin rabbi olan! Zahir Sensin, Senin
üzerinde hiç bir şey yoktur. Satın Sensin, Senin ötende hiç bir şey yoktur.
Tevrat'ı, incil'i ve Kur'an'ı indiren ve taneyi ve çekirdeği yaratan Allahım!
Senden başka ilah yoktur. Senin alnından tutup yakalayacağın her şeyin
şerrinden Sana sığınırım. Evvel Sensin; Senden önce hiç bir şey yoktur. Ahir
Sensin; Senden sonra hiç bir şey yoktur. Borcumuzu bize ödettir ve bizi
fakirlikten kurtar."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Sahihu'l-Edeb 930); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 2/381; Müslim
2713/63; Ebu Davud 5051; İbn Mace 3831, 3873.
"Rablerine Boyun
Eğmemiş ve Yakarmamışlardı"[Mü'minun 76] Ayetinin iniş Nedeni
967- ibn Abbas der ki:
Ebu Süfyan b. Harb, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yanına gelip:
"Ey Muhammed! Yüce Allah ve akrabalık bağlarının aşkına! kıtlıktan artık
hayvan derilerini yemeye başladık" diye şikayette bulununca Yüce Allah:
"And olsun ki, biz onları azabla yakalamıştık, yine de Rablerine boyun
eğmemiş ve yakarmamışlardı" (Mü'minun 76) ayetini indirdi.
[Tahric:] Elbani: İsnadı sahihtir; Şuayb: İsnadı
hasendir.
Kişinin Zorluklara ve
Zarara Maruz Kaldığında Edeceği Dua
968- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuştur:
"Hiç kimse başına gelen kötü bir durumdan dolayı ölmeyi temenni etmesin.
Bu yönde illa bir temennide bulunacaksa da: ‘‘(Allahım!) Yaşamak bana hayırlı
olduğu sürece beni yaşat! Ölmem daha hayırlı ise de öldür!’‘ desin."
[Tahric:] Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 12); Şuayb:
İsnadı Buhari ve Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/281; Buhari 6351;
Müslim 2680, 10; Ebu Davud 3108; Tirmizi 2971; Nesai 4/3; İbn Mace 4265.
Zikredilen Mananın
Doğruluğunu Bildiren ikinci Haber
969- Enes b. Malik'in
bildirdiğine göre, Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurmuştur:
"Sizden biriniz başına gelen kötü bir durumdan dolayı ölümü temenni
etmesin. Fakat şöyle desin: "Allahım! Yaşamak benim için hayırlı olduğu
müddetçe beni yaşat. Ancak ölüm benim için daha hayırlı ve daha güzel olacaksa
canımı al.''
[Tahric:] Elbani: Sahih (Ahkamu'l-cenaiz 12); Şuayb:
İsnadı Müslim'in şartlarına göre sahihtir. Ahmed 3/104; Nesai 4/3.
Sıkıntı için Okunacak
Dualar
970- Abdurrahman b. Ebı
Bekre, babasından, Hz. Peygamber'in (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle
buyurduğunu bildirir: "Sıkıntıda olanın duası şöyledir: "Allahım!
Rahmetini umuyorum. Bir anlık da olsa beni kendimle baş başa bırakma. Tüm
işlerimi düzene koy ve ıslah et. Senden başka ilah yoktur."
[Tahric:] Elbani: Hasen (et-Ta'liku'r-rağib 3/42);
Şuayb: İsnadı hasendir. Ahmed 5/42; Ebu Davud 5090.
Kişinin Yaptığında
Dünyadaki Sıkıntılarını Gidermesini Ümit Ettiği Hasletler
971- Ebu Hureyre, Resulullah'tan
(Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle bildirir: "Sizden önceki toplumlardan
üç kişi çalışmak için ailelerini bırakıp gittiler. (Yolda şiddetli) yağmur
yağınca bir dağa (mağaraya) sığındılar ve sığındıkları yerin önüne bir kaya
düştü. Bunun üzerine birbirlerine şöyle demeye başladılar: ‘‘izlerimiz silindi
ve kaya önümüze düştü. Yerimizi de Allah'tan başka kimse bilmiyor. En sağlam
amellerinizle Allah'tan yardım isteyelim’‘ dediler.
Birisi şöyle anlatmaya
başladı: ‘‘Allahım! Sen de biliyorsun ki benim hoşlandığım bir kadın vardı. Ona
sahip olmak istedim, ama o bunu kabul etmedi. Ona bir miktar para verdim. O
benimle olmayı kabul edince, ben onu bıraktım. Allahım! Biliyorsun ki bunu,
senin rahmetini ümid edip, gazabından korkarak yaptım. Bizi bu sıkıntıdan
kurtar'' dedi ve kayanın üçte biri kadar bir yer açıldı.
Diğer kişi: ‘‘Allahım!
Biliyorsun ki benim yaşlı annem ve babam vardı, Onların kaplarına süt sağdım ve
yanlarına gittiğimde onları uyuyor buldum. Onlar uyanana kadar da başlarında
bekledim ve uyandıklarında sütlerini içtiler. Allahım! Biliyorsun ki bunu senin
rahmetini ümid edip, gazabından korkarak yaptım. Bizi bu sıkıntıdan
kurtar" dedi ve kayanın üçte biri kadar bir yer daha açıldı.
Üçüncü kişi: ‘‘Allahım!
Biliyorsun ki ben zamanında bir işçi kiraladım ve yanımda yarım gün
çalıştırdım. Ona ücretini verdiğimde (azımsayarak) kızdı ve ücretini almadı.
Ben de onun parasını çalıştırdım. Bu kişinin her türlü malı oldu. Sonra gelip
adam (almadığı) ücretini istedi. Ben de ona: "AI, bütün bu mallar
senindir" dedim. Allahım! Biliyorsun ki bunu senin rahmetini ümid edip,
gazabından korkarak yaptım. Bizi bu sıkıntıdan kurtar'' dedi ve kaya tam açılınca çıkıp
gittiler."
[Tahric:] Elbani: Sahih; Şuayb: İsnadı hasendir.
Ebu Hatim der ki: Metinde
geçen "fe-fevvertuha aleyh" (= onun parasını çalıştırdım)
ibaresindeki "aleyh" edatı Arapların zaman zaman kullandıkları gibi
''lehu" anlamındadır. Said b. Ebi'l-Hasan, Ebu Hureyre'yi işitmiştir;
çünkü Said, Medine'de büyümüştür. Hasan ise gençken Medine'den çıktığı için Ebu
Hureyre'yi işitmemiştir.
Üzüntüye Maruz Kalan
Kimsenin Allah'tan Onu Kendisinden Gidermesini ve Onun Yerini Sevinçle
Değiştirmesini Dilemesi
972- ibn Mes'ud
bildiriyor: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: ''Hiç bir
kul yoktur ki, derdi veya bir sıkıntısı olduğu zaman: ‘‘Allahım! Ben kulunum.
Erkek ve kadın kulunun oğluyum. Her şeyim senin elinde olup hakkımdaki takdirin
gerçekleşecektir. Bana bir şeyleri takdir etmen adalettir. Kendini
isimlendirdiğin bütün isimlerle veya kitabında indirdiğinle veya kendisine
öğretmiş olduğun kullarından birinin ismiyle veya katında bulundurduğun gayb
ilmiyle Kur'an'ı kalbimin baharı, gözlerimin nuru, sıkıntımın ve üzüntümün
gidericisi kıl’‘ diye dua ederse, Yüce Allah mutlaka üzüntüsünü giderir ve
üzüntüsü yerine ferahlık getirir." Sahabeler: "Ey Allah'ın Resulü! Bu
sözleri öğrenmemiz gerekir mi?" diye sorunca: "Evet bunu işiten
kişilerin öğrenmesi gerekir" buyurdu.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 199);
Şuayb: İsnadı sahihtir. Ahmed 1/391,1/452.
Kişinin Düşmanları için
Dua Ederken Kendini de Katmamasının Gerekliliği
973- Sehl b. Said
es-Saidı der ki: Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım!
Kavmimi bağışla, zira bilmiyorlar" buyurmuştur.
[Tahric:] Elbani: Sahih liğayrihi
(es-Silsileru's-sahiha 3175); Şuayb: İsnadı hasendir.
Ebu Hatim der ki: Bedir
savaşında Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) yüzünden yaralandığında
"Allahım! Kavmimi bağışla!" şeklinde dua ederek yüzünü yaralama günahlarını
bağışlamasını istemiştir. Yoksa kafirlerin bağışlanmasına yönelik edilen bir
dua değildir. Zira Resülullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem) kafirlerin
bağışlanması için dua etmiş olsaydı, hemen o anda Müslüman olurlardı.
Kişinin Zorlaşan işlerini
Kolaylaştırması için Allah'a Yalvarmasının Müstehaplığı
974- Enes der ki:
Resulullah (Sallallahu aleyhi ve Sellem): "Allahım! Senin kolay kılmadığın
hiç bir şey kolay değildir. Eğer sen dilersen üzüntüyü bile kolay
kılarsın" diye dua etti.
[Tahric:] Elbani: Sahih (es-Silsiletu's-sahiha 2643);
Şuayb: İsnadı Sahihtir.
Sonraki
sayfa için aşağıdaki link’i kullan:
Acele Etmek -
'Dilersen ver' demek - Kafiye Kullanmak