Sahih

İbn Hibban

 

BİRR VE İHSAN

 

ANA SAYFA      Kur’an      Hadis      Sözlük      Biyografi

 

Allah için Birbirlerine Nasihat Eden ve imkanlarını Seferber Edenlerin Allah'ın Sevgisini Hak Etmeleri

 

577- Ebu Müslim el-Havlanı der ki: Muaz b. Cebel'e: "Vallahi seni sevmemin sebebi, ne aramızda bulunan akrabalık bağından, ne de dünyevi bir çıkardan dolayıdır" dediğimde: "Peki, niçin seviyorsun?" diye sordu. Ben: "Allah için seviyorum" karşılığını verince, beni giysimin kemerinden çekerek dedi ki:

"Eğer doğru söylüyorsan, müjdeler olsun sana! Ben, Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: ‘‘Birbirlerini Allah için sevenler, onun gölgesi dışında hiçbir gölgenin olmadığı kıyamet günü Arş'ın gölgesi altında olacaklardır. Onların yerlerine, peygamberler ve şehitler gıpta edeceklerdir.’‘"

Sonra Ubade b. es-Samit'in yanına gittim. Muaz'ın hadisini ona anlattığımda dedi ki: "Resulullah'ın (Sallallahu aleyhi ve Sellem) şöyle buyurduğunu işittim: "Yüce Allah buyurur ki: "Benim için birbirlerini sevenlere, benim için birbirlerine nasihatte bulunanlara, benim için birbirlerini ziyaret edenlere ve benim için birbirlerine imkanlarını seferber edenlere muhabbetim vacib oldu. Onlar nurdan minberler üzerindedirler. Onların yerlerine peygamberler ve sıddıkler gıpta ederler.’‘ "

 

[Tahric:] Elbani; Sahih (et-Ta'liku'r-rağib 4/47); Şuayb; İsnadı ceyyiddir. Ahmed 5/239, 5/328; Tirmizi 2390; Bak hadis no: 575.

 

 

Ebu Hatim der ki: Ebu Müslim el-Havlani'nin ismi Abdullah b. Sevb'dir.

Yemenlidir ve tabiunun en faziletli ve hayırlılarındandır. Yalancı peygamber el-Ansi ona: "Benim Allah resulü olduğuma şehadet ediyor musun?" diye sorunca, Ebu Müslim: "Hayır!" karşılığını verdi. Ona: "Muhammed'in Allah Resulü olduğuna şehadet ediyor musun?" diye sorunca, Ebu Müslim: "Evet!" dedi. Bunun üzerine el-Ansı büyük bir ateş yaktırdı ve istediklerini yapmaması halinde Ebu Müslim'in bu ateşe atacağını söyledi. Ebu Müslim kabul etmeyince de onu ateşe attı. Ancak ateş onu yakmadı. Bu durum el-Ansı'nin gücüne gitti ve onun Yemen'den çıkarılmasını emretti. Yemen'den çıkarılınca Medine'ye gitti.

 

Ömer b. el-Hattab'la karşılaşınca Ömer ona nereden geldiğini sordu. Ebu Müslim nereden geldiğini söyledi. Ömer: "Ateşe atılan gence ne oldu?" diye sorunca, Ebu Müslim: "Ateş onu yakmadı" karşılığını verdi. Ömer o gencin kendisi olduğunu tahmin edince ona: "Allah için söyle! Ebu Müslim sensin değil mi?" dedi. Ebu Müslim: "Evet" karşılığını verdi. Bunun üzerine Ömer onu elinden tutup Ebu Bekr'e götürdü ve olanları anlattı. Ebu Bekr bundan çok memnun oldu ve: "Bu ümmette İbrahim peygamber gibi ateşe atılıp yanmayan birini bize gösteren Allah'a hamdolsun" dedi.

Denildiğine göre EbU Müslim'in güler yüzlü bir karısı vardı. Ancak komşularından bir kadın ikisinin arasını bozdu. Bunun üzerine Ebu Müslim:

"Allahım! Karımı bana karşı kışkırtanı kör et!" diye dua etti. Bir gece komşu kadın kocasıyla yemeği yerken: "Lambamı söndü?" dedi. Kocası: "Hayır!" karşılığını verince, kadın: "O zaman kör oldum! Hiçbir şey görmüyorum" dedi. Ebu Müslim'in bedduası kendisine bildirilince yanına geldi ve: "Karını sana karşı kışkırtan ve kandıran bendim. Ama tövbe ettim. Allah'a dua et de gözlerimi geri versin" dedi. Ebu Müslim: "Allahım! Ona gözlerini geri ver" diye dua edince de Allah kadına gözlerini geri verdi.

 

Sonraki sayfa için aşağıdaki link’i kullan:

 

Kitab ve Sünnete Göre Sakıncalı Olmayan Hususlarda Kişinin Müslüman Kardeşinin Kalbini Kendi Tarafına Çekmesinin Müstehaplığı